Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • km 10/79 s. 1-3
  • İsa Mesih’in Hakiki Bir Şakirdi Olduğunu İspat Et

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • İsa Mesih’in Hakiki Bir Şakirdi Olduğunu İspat Et
  • Krallık Hizmetimiz—1979
Krallık Hizmetimiz—1979
km 10/79 s. 1-3

Sevgili Üye, Kardeşlerimize,

İsa Mesih’in Hakiki Bir Şakirdi Olduğunu İspat Et

1 Hıristiyanlığın kurucusu İsa Mesih meshedilen Mesih olarak faaliyetine başladığında yepyeni bir iş başlattı. Bu daha önce hiç bir zaman yapılmamış ve o vakit hâlâ Kanun ahdi altında yaşayan Yahudiler için de yeni olan bir işti. Bu iş acaba ne idi? Tanrı’nın krallığının evden eve ve köyden köye va’zedilmesiydi. Matta 9:35’te şunu okuyoruz: “İsa, bütün şehirler ve köylerde, onların havralarında öğreterek ve krallığın iyi haberini (YD) vâzedip her türlü hastalığı ve her tür zayıflığı iyi ederek dolaşıyordu.” Evet, o, dağda, evlerde, havralarda, mabette, deniz kenarında va’zedip öğretti.—Mat. 5:1; 9:10, 28, 35; 12:9; 13:54; 15:29; 21:23; Mar. 1:21, 38, 39; 2:13; 3:19, 20; Luka 4:15, 16; 5:1-3; 7:36; 8:1; 13:22; 19:1-6; Yuh. 4:7-15; 7:14; 18:20.

2 İsa, hayatını insanlık uğruna bir fidye olarak vereceğine göre, burada yeryüzünde sadece kısa bir süre yaşayacağını gayet iyi biliyordu. Bu nedenle bütün dünyaya krallık mesajını duyurulması için başlattığı işe devam etmeleri için kendisini takip edenleri yetiştirmeliydi ve kayıtlar, şakirtlerini yetiştirdiğini göstermektedir. Böylece birkaç sefer resul ve şakirtlerinin diğerlerini bir araya toplayıp onları va’zetmeye gönderdi. Bir seferinde yetmiş kişiyi kendisinin daha sonra ziyaret edeceği yer ve şehirlere önünden ikişer ikişer gönderdi. Onlara verilen talimat neydi? Şu: “Her hangi şehir veya köye girerseniz, orada değerli kim olduğunu araştırın.” (Mat. 10:11) “Hangi eve girerseniz önce: Bu eve selâmet, diyin. Ve orada selâmet oğlu varsa, selâmınız onun üzerinde kalır.” (Luka 10:1-16) Gayet tabii eğer bir kimse onları kabul etmeyip dinlemediği takdirde onları hiç olmazsa: “Fakat bunu bilin ki, Tanrı’nın krallığı (YD) size yaklaştı” diyerek uyarmalıydılar.—Luka 10:11.

3 Resuller ve ilk şakirtler İsa’nın emrine riayet ederek ta bugüne kadar tüm hakiki Hıristiyanların takip etmeleri gereken bir örnek bıratılar. Onlar iki yönlü bir iş yaptılar, yani onları seve seve kabul eden evlerdekilere öğrettiler ve Tanrı’nın gelecek hükümleri hakkındaki “iyi haberi” reddedenleri uyardılar. İsa göğe alınmadan az önce iyi haberin bütün dünyada va’zetmek ve öğretmek olan önemli işlerini bir kere daha belirtmişti.—Mat. 28:19, 20; Res. İşl. 1:8.

4 Yeni kurulan Hıristiyan cemaati, M. S. 33 Pentikost’tan itibaren iyi haberi her fırsatta ve özellikle evden eve va’zetme örneğini takip etti. Zulümle karşılaştıkları zamanlarda bile iyi haber hakkında konuşmaktan vazgeçmediler. (Res. İşl. 4:18-24; 5:29-32) Ve resuller, Egemen Rab Yehova’yı ve İsa Mesih’i desteklemekte boyun eğmezce sabit kaldıkça va’zetme ve şakirt etme işlerinde kendilerine mukaddes ruh yardım edecekti.—Res. İşl. 4:31.

5 Resul Pavlus, bu evden eve va’zetme ve öğretme örneği takip eden başka bir göze çarpar örnektir. Efesos’taki ihtiyarlarla konuşurken şöyle dedi: “Ve size faideli olan hiç bir şeyi beyan etmekten çekinmedim, ve Allaha tövbe ve Rabbimiz İsa Mesihe imanı Yahudilere hem de Yunanlılara şahadet ederek açıkça ve evden eve size öğrettim.”—Res. İşl. 20:20, 21.

6 Bu “evden eve” sözleri Yunanca katoikoustan tercüme edilmiştir. Bu edat kata, “dağılım” anlamında kullanılmıştır. (Luka 8:1’de katanın benzer şekilde kullanılışına dikkat et—“şehirden şehre” “köyden köye (YD)” Res. İşl. 15:21.—“her şehirde.”) Böylece Pavlus’un şahadet edişinin bir evden öbür eve dağıldığı söylenebilir. Mukaddes Kitap bilgini Dr. A. T. Robertson, Resullerin İşleri 20:21 ile ilgili şu açıklamada bulunuyor: “Evlere göre: Tüm vaizlerin bu en büyüğünün ziyaretlerini sadece misafirlik şeklindeki ziyaretler yapmayıp evden eve va’zettiği dikkate değerdir.” Böylece bugün de hakiki Hıristiyanlar ruhi şeylere eğilimli olan ev sahiplerini arıyorlar, bu evlere tekrar ziyaretler yaparlar ve ilgi gösterenlerle tetkik ederler.

7 Resul Pavlus’un günlerinde evden eve va’zetmek ve öğretmek için acillik kespeden bir ihtiyaç vardı, zira Yahudi şeyler sistemi hızla helâkine yaklaşıyordu. Fakat evden eve, rastlandılarda şahadet etme, tekrar ziyaretler yapıp Mukaddes Kitap tetkikleri idare ederek titizlikle bir şahadet verme ihtiyacı bugün daha da çok acillik kazanmıştır, çünkü bu kötü şeyler sisteminin tümü şimdi helâk edilmek üzeredir. Ve layık olanlar nasıl bulunabilir? Sadece rastlantılarda şahadet etmekle değil, buna layık olan insanları evden eve aramakla.

8 İsa, krallık yetkisiyle olacak ikinci huzuruna dair verdiği peygamberliğinde büyük bir ayırma işi yapmak üzere gökteki mukaddes melekleriyle birlikte geleceğini belirtti. (Mat. 25:31-46) Vahiy 14:6-8’deki beyandan da bu büyük va’zetme işinin nasıl yapıldığını görebiliriz. Bu meleklerin rehberliği altında yapılmaktadır. O halde insanlar koyun mu keçi mi olduklarını nasıl gösterecekler? İyi haberi duyan herkesin ferden kralın kardeşleri ve arkadaşlarına karşı olan tepkileriyle. (Mat. 25:35) Ve bir kimsenin samimiyetle Tanrı’ya yardım için dua ettiğinde birdenbire Yehova’nın Şahitlerinden birinin kapısını çalması birçok defa vuku bulan bir olaydır. Ve birçok defa bir Şahit ruhen yardıma en çok ihtiyaç duyulduğunda herhangi olağanüstü bir durum yüzünden böyle bir eve bir ziyaret yapmağa sevk edildi. Bütün bunlar Yehova’nın Şahitlerinin günlerimizde yaptıkları layık olanları evden eve büyük arama işinin meleklerin rehberliği altında yapıldığını ispatlar.

9 Yehova’nın Şahitleri, bir çağdır süren faaliyetlerinin ta başlangıcından itibaren, İsa Mesih’in hakiki takipçileri olmak istedikleri takdirde, bu iyi haberi evden eve va’zetmeleri gerektiğini anlamışlardı. O ilk Hıristiyanların yaptığı gibi onlar da Tanrı’ya ve komşularını seven herkesi bu evden eve işine katılmağa teşvik ettiler. Ve onların, bu örneği tam bir şekilde takip eden tek dinsel insan topluluğu oldukları söylenebilir. Bu gerçek birçok diğer dinsel gruplar veya dinsel liderler tarafından sık sık kabul edildi. Geçenlerde buna dair verilen sadece bir beyanı iktibas edelim. Kolumbia, Bogota’da çıkan “El Catholicismo” gazetesinin 14 Eylül 1975 tarihli sayısı İspanya’da yapılan dinsel liderler konferansı hakkında haber verip şöyle diyor: “(Kiliseler) galiba Şahitlerin kesinlikle en büyük meşguliyetleri teşkil eden şeyde, yani ilk kilisenin resullere ait yöntem bilimin kapsamına giren evlerde yapılan ziyaretleri yapmak konusunda pek çok ihmalkârdırlar. Kiliseler, genellikle mabetlerini inşa etmek, insanları cezbetmek üzere kilise çanlarını çalmak ve toplantı yerlerinin içinde va’zetmek üzere kendilerini sınırlandırırken, Şahitler resullerin evden eve gidip her fırsatta şahadet etme fırsatını değerlendirme yöntemini takip ediyorlar.” Evet, Yehova’nın Şahitleri bu özgürlüğe sahip oldukları her yerde iyi haberi almağa layık olan insanları aramak üzere evden eve va’zedip öğretiyorlar.

10 Dünyanın çoğu ülkelerinde bu va’zetme faaliyetinin bir kimsenin inancını ve dinini icra edebilmesinin bir ifadesi olarak anayasalar tarafından teminat altına alınmış olması çok ilginçtir. Memleketimizde adlî kararlar bu gerçeği belirtmişlerdir. Bir misal olarak sadece geçenlerde İstanbul’daki Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığı tarafından 6 Eylül 1979’da 79/276 Nolu verilen Takipsizlik Kararını zikredelim. Başkalarını ziyaret eden Yehova’nın iki Şahidinin İstanbul, Bakırköy’de tutuklanmaları üzerine şu karar verildi: “Sanıkların Hıristiyanlık dininin mezheplerinden olan Yehova’nın Şahitleri mezhebine mensup bulundukları . . . mezhebin üyeleri olarak sadece mezheplerinin propagandasını yaptıkları, zorla veya tehditle iane toplamadıkları, zorla kitap, risale ve saire satmadıkları . . . meteaddit C. Savcılıkları, Sıkıyönetim As. Savcılığı, Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı mahkemeler gibi adli mercilerin kararlarında bu mezhebin üyelerinin okudukları propagandasını yaptıkları kitap ve risalelerde, yaptıkları toplantılarda TCK 163 ve 175’inci maddelerine nümas suç unsurları bulunmadığının saptandığı, mezheplerinin propagandasını silahsız ve saldırısız yapan sanıkların eylemlerinin tamamen Anayasa’nın güvencesi altında bulunan vicdan ve din özgürlüğü ile düşünce özgürlüğüne dayalı bulunduğu, anlaşıldığından haklarında 353 sayılı K.nun 105’inci md.si uyarınca KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA KARAR verilmiştir.”

11 Bu, gerçekten memleketimizdeki Yehova’nın tüm Şahitlerine İsa’nın ve ilk şakirtlerinin yaptıkları aynı tarzda layık olan insanları aramağa devam etmek üzere büyük örnekleri olan İsa Mesih’i ve ilk şakirtlerini takip etmek konusunda ağır bir sorumluluk yükler. Böyle hakiki bir Hıristiyan olan herkes şu önemli soruyla karşı karşıya gelmiş oluyor: “Layık olan insanları evden eve arıyor muyum?” Özellikle ihtiyar ve hizmet-yardımcısı olanlar kendilerini şu sorunun karşısında buluyorlar: “Bu işte önderlik ederek sürü için mükemmel bir örnek bırakıyor muyum?”—I. Pet. 5:1, 2.

12 Bu şeyler sisteminin son günlerinde yaşadığımıza şüphe yoktur. İnsanların hayatları tehlikededir. Bizzat kendi hayatımız da. Ve Yehova herkesi yapmağa muktedir olduğu şeyi yapmadığından sorumlu tutacaktır. (Hez. 3:18) Bu sebepten Pavlus gibi: “Bütün insanların kanından temizim” diyebilenlere ne mutlu! Bunu neden diyebildi? Efendisinin evden eve va’zetme yöntemini takip ettiğinden dolayı.—Res. İşl. 20:26, 27.

    Türkçe Yayınlar (1974-2026)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş