Hikmetli Ol—Hepsinin En Küçüğü Olarak Davran—Kısım:I
1 İsa’nın şakirtleri ne büyük lütuflar görmüşlerdi. İsa ile beraber krallığın iyi haberini va’zettiler, efendilerinin konuşmalarını dinlediler ve onun tarafından özel olarak eğitildiler. Böyle olmakla birlikte, onlardan hiçbiri hepsinin en küçüğü olarak davranmak istemedi. Acaba rekabetleri barış, uyum ve mutluluk getirdi mi? Yehova Tanrı’yı memnun etti mi? Davranışları hikmetli bir hareket tarzı mıydı? Hayır! Çünkü bir keresinde İsa onlara şöyle demişti: “Hepinizin en küçüğü olan, o büyüktür.”—Luka 9:48.
2 Günümüzde hepsinin en küçüğü olarak davranmak ne kadar zordur! Milletler birbiriyle yarışarak hepsinin en önemlisi, en güçlüsü olmak istiyorlar. Kadınlar da “özgürlük” isteyerek erkeklere oranla ‘daha küçük olanlar’ gibi davranmak istemiyorlar. Çağdaş gençlerin birçoğu aynı ruha sahip olarak anne ve babalarına baş kaldırıyorlar. Oysa ‘hepsinin en küçüğü’ olarak hareket etmek istememek onlara mutluluk getirdi mi? Bu, hikmetli bir hareket midir?
3 ‘Hepsinin en küçüğü’ olarak davranmak istememenin hikmetsizlik olduğunu Şeytan’ın davranışından anlayabiliriz. Tanrı’nın Oğlunu ayartmaya çalışırken, ona bir tapınma fiili karşılığında dünyanın “bütün ülkelerini” vermek istedi. Bu neyi gösterdi? Şeytan Yehova Tanrı’ya eşit olmak istemişti, O’na göre ‘daha küçük’ olmak istememişti. Bu nedenle sonunda yok edilecektir.—Mat. 4:8-10; İbr. 2:14.
4 Havva’nın Tanrı’ya itaatsizlik etmesinin bir nedeni de, ‘hepsinin en küçüğü gibi davranmak istememiş olması değil miydi? Gururlu Kain, kardeşinden daha küçük biri olarak hareket etmek istemediğinden dolayı Habil’i öldürmedi mi? Yusuf’un üvey ağabeyleri de kendilerini Yusuf’tan ‘daha küçük’ saymak istemediklerinden onu sattılar. (Tekv. 3:5; 4:1-16; 37:3-35) Musa’nın ağabeyi ve ablası aynı ruha sahip olarak “Yehova (YD) yalnız Musa vasıtası ile mi söyledi? bizim vasıtamızla da söylemedi mi?” dediler. Fakat ‘bunu işiten’ Tanrı Yehova onların zihni tutumlarından memnun değildi, şöyle dedi: “Şimdi sözlerimi dinleyin . . . . Musa . . . . bütün evimde sadıktır; onunla . . . . açıkça, ağız ağıza söyleşeceğim; . . . . öyle ise kulum Musa aleyhinde söylemekten niçin korkmadınız?” Miryam cüzamla vuruldu.—Say. 12:1-15.
5 Korah, Datan ve Abiram da aynı şekilde isyankâr davrandılar. Saul, Tanrı’nın seçtiği Davud’a oranla, ‘daha küçük olan’ biri gibi hareket etmek istemedi. Bütün bunlar ölümle sonuçlandı. (Say. 16:1-35; 26:9-11; I. Sam. 18:7-9; 31:3-6) Yalnız İbranice Mukaddes Yazılarda değil, Yunanca Kutsal Yazılarda da ‘hepsinin küçüğü olanlar’ gibi davranmak isteyenleri buluyoruz. İsa’nın resullerinden başka, Korintos cemaatinde kendilerini Pavlus’tan daha küçük olanlar gibi saymak istemeyenlere de rastlıyoruz. Resul Yuhanna bu nedenle Diotrefis’i azarlamaya gerek gördü.—II. Kor. 10:1-11; 12:5-9; III. Yuh. 9, 10.
6 İnsanlar, genellikle neden ‘hepsinin en küçüğü’ olarak davranmak istemiyorlar? Bunun nedeni miras aldığımız bencilliktir. Tekvin 8:21 şunu söyler: “Adamın yüreğinin tasavvuru (eğilimi, YD) gençliğinden beri kötüdür.” Sonuç olarak “yürek her şeyden ziyade aldatıcıdır, ve çok çürüktür; onu kim anlayabilir?” (Yer. 17:9) Genel olarak Yehova’nın Şahitleri açıkça daha yüksek mevkide bulunanlara göre ‘hepsinin en küçüğü’ olarak davranmakta pek zorluk çekmezler. Ama denk sayılanlar arasında böyle davranmak pek güç olabilir. İsa’nın resulleri efendilerine göre ‘daha küçük olanlar’ gibi hareket ettiler, ama aralarında böyle davranmak istemediler.
7 Benzer şekilde bugün, Hıristiyan cemaatinde özellikle yetenekleri ve sosyal seviyeleri birbirine benzeyenler arasında bir rekabet veya biraz kadınsı kıskançlık ruhu baş gösterebilir. Bu tutum sürtüşmelere yol açabilir. (Filipililer 4:2, 3 ile karşılaştır) Benzer şekilde hizmet yardımcıları, ihtiyarlar karşısında genellikle ‘hepsinin en küçüğü’ olarak davranmakta güçlük çekmezler. Ama kendi aralarında? İhtiyarlar da çevre veya bölge nazırları karşısında genellikle ‘hepsinin en küçüğü’ olarak hareket etmekte zorluk çekmezler. Ama kendi aralarında acaba durum nasıldır?
8 Mukaddes Kitapta bize örnek olan birçok kimse vardır. ‘Hepsinin en küçüğü’ olarak davranan biri Musa idi. Kendisi “yer yüzündeki bütün adamlardan ziyade alçak gönüllü idi.” (Say. 12:3) Yehova onu geniş çapta kullandı. İsa yerde bulunurken daima Babasının büyüklüğünü kabul etti. Başka insanların hizmetçisi imiş gibi davrandı. (Luka 18:19; Yuh. 14:28; Mat. 20:28; Yuh. 13:2-16) Diriltildikten sonra, Yehova’nın, düşmanlarını ayaklarına basamak koyana kadar beklemeye razı olarak, aynı alçak gönüllülüğü gösterdi. Ayrıca bin yılın sonunda kendisini Tanrı’ya tabi kılacaktır.—Mezm. 110:1; I. Kor. 15:25-28.
9 Öyle ise ‘hepsinin en küçüğü’ olarak davranmak hikmetli bir davranıştır. Gerçi bencil yapımız bu yönden bize zorluk çektirebilir. Ama Musa ve İsa gibi örnek olanları takip edecek olursak, neden ‘hepsinin en küçüğü’ gibi davranmamız gerektiğini anlayacak ve Yehova’yı memnun edeceğiz.—II. Kor. 11:7 ile karşılaştır.