İlgi Gösterecek Yakınlarımızın Farkında mıyız?
1 Hakikate nasıl geldiniz? İlk defa size hakikatten kim bahsetti? Birçoğumuz bu soruya ‘bir yakınım vasıtasıyla’ diye cevap verecektir. Bu yakın, bazen akraba, bazen arkadaş, bazen arkadaşımızın arkadaşı olabilir. Her kim ise o yakınımız bize yaklatı, bir vesile ile hakikatten bahsetti, ilgi gösterdik ve Mukaddes Kitabı tetkik etmeğe başladık. Şimdi hakikatte olmanın mutluluğu içinde o yakınımızı sevgiyle anıyor, bize yaptığı bu iyilik için ona müteşkir olduğumuzu hissediyoruz. Onun hayatımızda özel bir yeri vardır. Bizi Tanrı’nın büyütmesine vesile olan odur.—I. Kor. 3:6.
2 Biz de şimdi aynı mükellefiyet altında değil miyiz? (Mat. 10:18) Bizi tanıyan fakat hakikati hiç işitmemiş veya sadece bir şeyler duymuş fakat oturup iyice konuşamadığımız kaç kişi var? Akrabalarımız, okul arkadaşlarımız, komşularımız, eski komşularımız, iş arkadaşlarımız, eşimizin arkadaşları, devamlı alış-veriş yaptığımız kimseler, doktorumuz, avukatımız, öğretmenizim, çouğumuzun öğretmeni, eski dostlarımız . . . . daha da sayabileceğimiz bu kimseler bizim yakınlarımız değil mi? Şimdi düşünelim bütün bu kişiler hakikate karşı mı? Artık onlariçin yapılacak bir şey kalmadı mı? onların arasında bizim farkında olmadığımız ilgi gösterecek kiişler olamaz mı? Onlara hakikati kim götürecek? Hezekiel’in 3:16-21 ayetlerini bir kere daha okuyalım. Bu bizim onlara karşı büyük bir sorumluluk altında olduğumuzu hatırlatacak.
3 Yakınlarımızı saymağa başlayınca çıkan rakam bizi şüphesiz şaşırtacaktır. Bu yönden her birimizin çok geniş bir sahası vardır. Yakınlarımızın, diğer tüm insanları için olduğu gibi, yürek durumunu bilemeyiz. Onu bile Yehova’dır. (Yer. 20:12) O sebeple belki bir zamanlar hakikate ilgi göstermedilerse de, artık onların asla ilgi göstermeyeceklerine hükmedemeyiz. Durum ve şartlar değişince insanların tutumu da değişebilir. Onların hakikati duymaları veya bir kere daha duymaları için gayret etmeliyiz.
4 Bu yakınlarımıza hakikati nasıl ulaştıracağız? acaba onların bizi ziyaret etmesini mi veya rastlantı olmasını mı bekleyelim? Bunu beklersek bu kişilerle belki çok uzun zaman sonra, belki de hiç karşılaşamayabiliriz. Neden biz inisiyatifi ele alıp bu kişileri aramayalım! Her şeyden önce yakınlarımızın bir listesini çıkarmalıyız. Bu listeyi yakın bir yerde muhafaza edersek, zaman zaman aklımıza gelenleri ekleyebiliriz.
5 Bu yakınlarımızdan bazıları belki başka şehirlerde oturuyorlardır. Onlara mektop yazıp onlar için uygun olacağını düşündüğümüz yayınlarımızdan gönderebiliriz. Cevap alırsak vakti geçirmeden hemen yazmalıyız. Eğer mektuplaşmak bizim için zorsa onların adreslerini bazı birader veya hemşirelere verebiliriz. Tabii böyle bir durumada, adresini verdiğimiz yakınımız hakkında ayrıntılı bilgi de vermeliyiz. Şöyle ki, mektubu alan, yazanın herhangi biri değil, yakınının ricasıyla yazdığını bilsin. Bu güven duyması açısından çok önemlidir.
6 Aynı şehirde oturan yakınlarımızı özel olarak ziyaret edebiliriz. Yanımıda ziyaret edeceğimiz yakınımıza yas veya diğer etkenler açısından uygun gördüğümüz birader veya hemşireler alabiliriz. Eğer bu ziyaret için biz vakit bulamıyorsak, onların adreslerini onlar hakkında ayrıntılı bilgi ile birlikte kardeşlere verebiliriz. Ama bizim gönderdiğimiz özellikle söylemelerini istemeliyiz. Böylece ev sahibi olan yakınımız, onu ziyaret eden kardeşi bizim namımıza kabul edecektir.
7 Bu yakınlarımıza hakikatle ulaşmanın başka bir yolu da sosyal münasebetle yaptığımız toplantılardır. Eğer bir yakınımızı yemeğe davet ettiysek neden bir birader veya hemşireyi de o akşam davet etmeyelim. Böylece sohlet kolayca hakikatle ilgili bir konuya dönebilir. Hoşca geçireceğimiz bir gecenin bizim veya davet ettiğimiz kardeşin bir ev Mukaddes Kitap tetkiki randevusuyla sonuçlanması ne büyük bir sevinç hasıl edecek?
8 Evet hepimizin çok geniş özel bir sahası var. Bu, yakınlarınızın oluşturduğu sahadır. orada yapılacak çok işimiz var. Bu işimizi kolaylaştıracak çok da fırsatımız var. Bu fırsatlardan faydalanmak, ilgi göstercek yakınlarımızı fark etmek, onlara karşı sorumluluğumuzu yerine getirmek açısından çok önemlidir. Şüphesiz hepimiz onların kanından temiz olmak istiyoruz.—Res. İşl. 20:26..