Düşünme Yeteneğini Koru
1 Tanrı’nın Sözündeki standartlar sayesinde tam bilgi edinebiliriz. Konuları, Tanrısal prensiplerin ışığında gerekli şekilde inceleyebiliriz. Sağlam kararlar alabilir ve Tanrı’yı memnun eder tarzda davranabiliriz. Mukaddes Yazılar, düşünme yeteneğimizi korumak üzere kuvvetle bizi teşvik eder.—Sül. Mes. 3:21, 22; 5:2.
2 Bunu başarabilmek için, hangi kaynaklardan bilgi aldığımıza dikkat etmeliyiz. Dünyevi düşünüşü teşvik eden dünyevi yayınlar konusunda dikkatli olmalıyız. Özellikle televizyon programları ve video kasetleri ile dünyevi düşünüşü benimsetmeye çalışan başka araç ve yayınlar için de uyanık ve dikkatli olmalıyız. Bir kimse, sunulan bilginin değerini tartmak üzere standard olarak Mukaddes Kitabı kullanmazsa, dengesini kaybedip dünyevi düşünüşe kurban gidebilir.—Kol. 2:8; Mat. 15:9.
3 Dünyanın görüş ve fikirleri, felsefe, kuram, boş hile ve insanların geleneğine dayanmaktadır. Dünyevi düşünceleri reddetmezsek, bunların, İsa’nın takipçileri üzerinde felakete yol açan bir etkisi olabilir. (Romalılar 12:2) Olumsuz düşünüş tarzından da sakınmalıyız. Bir misal olarak, Kaleb ve Yeşu’dan başka, diğer on çaşıt olumsuz, abartılan bir rapor verip, İsraillilerin yaşları yirmi ve daha büyük olanların, Vaat Edilen Diyara girmelerini engellemesine ve çölde ölmelerine neden olmuştu.—Say. 13:30-33; 14:1-10.
4 Bağımsız düşünüş de tehlikelidir. Bu tür düşünüş, Balam’ın yanlış hareket tarzı ve Korah’ın isyankâr konuşmasında görülebildiği gibi, bir kimsenin maddiyatı sevmesine ve teşkilata karşı saygısız davranmasına yol açabilir. (Yahuda 11) Bağımsız düşünüşe ilk sebep veren Şeytan’dır. Çünkü o, isyan ederken, Tanrı’nın hareket tarzına meydan okudu. Şeytan, insanı bağımsız düşünmeye teşvik etti. O, Havva’ya ‘neyin iyi ve neyin kötü olduğu konusunda bizzat karar verebilirsin; Tanrı’yı dinlemene gerek yok. O sana, zaten hakikati söylemiyor’ demişti? (Tekv. 3:1-5) Nakamil insanlık, bu eğilimi ilk ana-babamızdan miras aldı ve üstelik Şeytan da bugüne kadar, Tanrı’nın kavmini bu tür bir düşünüşle bozmaya çalışıyor.—Rom. 5:12; II. Tim. 3:1, 13.
5 Bu tür bağımsız bir düşünüş, kendini nasıl belli eder? Çoğu kez, Tanrı’nın görünür teşkilatının verdiği öğüdü şüpheyle karşılar. Örneğin, Tanrı’nın teşkilatı, zaman zaman belirli ahlaksız ve tahrik edici müzik, diskotekler ve böyle müziklerin çalındığı başka eğlence yerleri hakkında uyarmaktadır. (I. Kor. 15:33) Fakat bazıları, bilmişlik taslayıp bu ve başka öğütlere karşı gelip kendilerine göre doğru olanı yaptılar. Sonuç ne oldu? Bazıları cinsel ahlaksızlık işlediler; başkaları ise, ruhen büyük zarar gördüler. Biri, bu duruma düşmese bile, kendisini takip eden kişi bu tür kötü sonuçlardan zarar gördü ise, bundan sorumludur.—Mat. 18:6
6 Ne kadar vurgulansa yine de azdır, ancak gerçek şudur: Bizler, insanüstü düşmanlarla savaşmak zorundayız ve sürekli olarak bunun bilincinde olmalıyız. (Efes. 6:12) Mukaddes Kitabı incelerken, Yehova’nın, daima teşkilatı vasıtasıyla hizmetçilerine rehberlik ettiğini görüyoruz. Birinci yüzyılda, sadece tek hakiki Hıristiyan cemaati vardı ve böylece bugün de Yehova sadece tek teşkilat kullanıyor. (Efes. 4:4, 5; Mat. 24:45-47) Bazıları teşkilatın devamlı ayarlamalar yaptığına dikkati çekerek: ‘Demek nelere inanmamız gerektiği konusunda bizzat kendimiz karar vermeliyiz’ diyorlar. Bu, bağımsız bir düşünüş tarzıdır. Bu, acaba neden çok tehlikelidir?
7 Bu tür bir düşünüş, gururdan kaynaklanır. Mukaddes Kitap, “kırgından önce kibir, ve düşmeden önce mağrur ruh gelir” der. Eğer konuları teşkilattan daha iyi bildiğimizi düşünmeye başlarsak, kendimize şunları sormalıyız: “Mukaddes Kitabın hakikatini başlangıçta kimden öğrendik? Teşkilat bize rehberlik etmemiş olsaydı, hakikat yolunu bulabilir miydik? Tanrı’nın teşkilatından gelen rehberlik olmazsa, doğru yolda kalabilir miyiz?” Katiyen!—Res. İşl. 15:2, 28-29; 16:4, 5 karşılaştır.
8 Teşkilat kanalıyla gelen Tanrı’nın Sözüne dayanan bilginin, senin için ne ifade ettiğini ve davranışının nasıl olması gerektiğini fark etmen çok önemlidir. Düşünme yeteneğimizin korunması için, yanlış bir muhakeme tarzıyla kendimizi aldatmaktan sakınmalıyız. (Yak. 1:22) Bizim için uygun standartları koyanın Yehova olduğunu unutmayalım. Böylece, Tanrı’nın Sözünü ve “Sadık ve basiretli kölenin” yayınlarını incelediğimiz zaman ve ister küçük ister büyük olsun, ibadetlerde hazır bulunduğumuzda, öğrendiklerimizi şahsen nasıl uygulayabileceğimizi anlamak için, düşünme yeteneğimizi kullanmalıyız.