Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • g 4/86 s. 21
  • Bir Bardak Su İle Daha Sağlıklı

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Bir Bardak Su İle Daha Sağlıklı
  • Uyanış!—1986 (Bilimsel Seri 17-20)
  • Benzer Malzeme
  • Su—Değerli Hayat İksiri
    Uyanış!—2003
  • Yeryüzündeki Sular Tükeniyor Mu?
    Uyanış!—2001
  • Sonsuz Yaşam Vermek İçin Fışkıran Su
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2008
  • Yaşam Suyu Arayışı
    Uyanış!—2001
Daha Fazla
Uyanış!—1986 (Bilimsel Seri 17-20)
g 4/86 s. 21

Bir Bardak Su İle Daha Sağlıklı

O, mutfakta var. Genellikle herkes onu kolaylıkla elde edebilir. Fiyatı düşüktür, ama size sağlık verebilir. Vücudumuzun en önemli besin maddelerinden biridir. Söz konusu olan soğuk ve arı sudur. Bununla beraber, fazla su içmek için verilen basit öğüt, sağlıklarını çok düşünen kişiler tarafından da sık sık unutulmaktadır.

Vücut ağırlığımızın yaklaşık yüzde 70’ini suyun oluşturduğunu biliyor muydunuz? Bu nedenle, vücudumuzun sağlıklı şekilde işlemesi için neden bol suya ihtiyacımız olduğunu anlamak zor değildir.

Tabii, böbreklerimiz harikulâde bir iş başarırlar. Milyonlarca filtre birimiyle donatılmış olan böbrekler, kandaki zararlı maddeleri ayırır ve arıtılmış sıvıyı tekrar kana karıştırırlar. Böbreklerimiz bedenimizdeki sıvıları arıtmamış olsaydı, günde binlerce bardak su içmemiz gerekecekti.

Fakat iyi işleyen sağlıklı böbreklerimiz olsa da, vücudumuz durmadan su kaybeder, dolayısıyla yeniden suya ihtiyaç duyar. Hücre metabolizmasının yan ürünlerini atmak için yeterince sıvı bulunmazsa hücreler yavaş yavaş bu maddelerle zehirlenebilirler.

İyi ki, yiyeceklerin ve içeceklerin büyük bir bölümü ihtiyacımız olan suların büyük oranını sağlar, çünkü birçok besin maddesi en çok sudan oluşmaktadır. Örneğin, yumurtayı ele alalım. Belki farkında değilsiniz, ama yumurtanın yüzde 74’ü sudur. Bir bonfilenin hemen hemen yüzde 74’ü sudur ve karpuzun ise yüzde 92’si sudur. Böyle olmakla beraber su içmekten daha çok yararlanırız.

Weekend Australian dergisinde yazan Michael Boddy, aşırı yorgunluğun vücut hücrelerinde biriken zehirli artıkların sonucu olabileceği iddiasını desteklemek için, dağcıların tecrübelerini anlatıyor. Şöyle diyor: “İsviçreli dağcılar su noksanlığı yüzünden Everest tepesine tırmanamadılar ve Sir Edmund Hillary’nin yönetimindeki İngiliz keşif grubunu başarılı kılan neden ise, su idi: Tepeye tırmanırken günde on iki bardak su içiliyordu.”

Aynı yazar, su içmenin değerini gösteren Harvard Üniversitesi tarafından yapılan bir deneyi de anlatıyor. Birkaç atlete hiç su içmeden saatte 5 kilometre hızla yürümeleri söylendi. Atletler yaklaşık üç buçuk saat yürüyebildiler. O anda vücutlarının ısısı birdenbire 39 derece santigrada yükseldi. Kısa süre sonra bitkin durumda yere serildiler.

İkinci gruba da aynı talimatlar verildi, ama istedikleri anda arzu ettikleri miktarda su içebildiler. Bu grup yaklaşık altı saat yürüyebildi, sonra da önceki grubun tepkisini gösterdi.

Üçüncü bir grup da denendi. Ancak bu grup yakından izlendi. Her on beş dakikada bir bardak su kaybettikleri anlaşıldı. Kaybolan su miktarı kendilerin içirildiğinde bu gruptakilerin vücut ısısının yükseldiği görülmedi; bitkin olacak kadar da yorulmadılar. Aslında herkes daha uzun süre yürüyebileceğini iddia etti. Öyle ise, doğal susama duygumuz, vücudumuzun suya ihtiyacının doğru belirtisi olmayabilir. Başka sözlerle susadığımızdan fazla suya ihtiyacımız olabilir.

Belki hepimiz Tanrı vergisi olan soğukça ve arı sulardan daha fazla içmekle sağlığımızı iyi hale getirebiliriz.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş