Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • g 1/88 s. 20-21
  • “Ölüm Hakkı”—Karar Kimin?

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • “Ölüm Hakkı”—Karar Kimin?
  • Uyanış!—1988 (Bilimsel Seri 25-28)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • BU İKİLEM NEDEN?
  • MUKADDES KİTABIN GÖRÜŞÜ
  • KARARI KİM VERİR?
  • Ölümcül Bir Hastalığa Yakalanmış Kişiyi Teselli Etmek
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2008
  • Sevdiğiniz Biri Son Günlerini Yaşıyorsa
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur (Halka Yönelik)—2017
  • Doktorlar Stres Altında
    Uyanış!—2005
  • Hasta Bizzat Karar Verme Hakkına Sahiptir
    Kan Hayatınızı Nasıl Kurtarabilir?
Daha Fazla
Uyanış!—1988 (Bilimsel Seri 25-28)
g 1/88 s. 20-21

Mukaddes Kitabın Görüşü

“Ölüm Hakkı”—Karar Kimin?

“BENİ bir bitki gibi yaşatmayın!” 88 yaşındaki bir kadın, hastanedeki yatağından böyle haykırdı. Bir haftada üç kez canlandırılan hasta, yaşamının rahat bir şekilde sona ermesini istiyordu. Ölümcül bir hastalığa yakalanan birçok hastanın durumu böyledir; bazıları ölmek için yalvarıyorlar. Bu mesele doktor ve yargıçlar için tartışmaya açık bir sorun—akrabalar için acı veren bir karardır. Oysa, karar hakkı kimindir?

BU İKİLEM NEDEN?

Awareness of Dying (Ölmenin Farkında Olmak) adlı kitaba göre, “bazı hastanelerde çok gelişmiş tıp teknolojisi sayesinde insanın hayatı anlamsızca uzatılıyor.” Bir kişi, muhakkak ölmek üzere ise, onun ölümünü olağanüstü tıbbi yöntemlerle geciktirme çabası, o kimsenin itibarlı şekilde ölme hakkıyla ilgili sorunlar ortaya çıkarır. Hastanın, ıstıraplı veya sakin bir ölüm şeklini seçmeye hakkı yok mudur? The New Encyclopedia Britannica’nın açıkladığı gibi, “bir makine tarafından suni şekilde hayatı sürdürülen hastalar, yaygın çapta tartışılan ahlaksal bir ikilem arz ediyor. Makine durdurulmalı mı yoksa durdurulmamalı mı sorusu ortaya çıkabilir.” Büyük bir Amerikan tıp merkezinin operatörü şunu soruyor: “Solunum aygıtını durdurmak cinayet midir? Solunum aygıtını hiç çalıştırmamakla, başlatıldıktan sonra durdurmak arasında, ahlaksal yönden bir fark var mıdır?”

Mevcut olan ikilem, “canlı” ve “ölü” gibi terimlerin tek biçimli tanımlarının bulunmadığı ve “tedavi edilmez”, “ölümcül hastalıklı” veya “kesinlikle ölmek üzere” gibi ifadelerin doğruluğuna dair bir garantinin de olmadığından dolayı büyümektedir. “Olağanüstü” bir durum, yer, zaman ve uzmanın hünerlerine göre değişebiliyor. Ayrıca hasta, akraba ve sağlık personeli arasında anlaşmazlıklar ortaya çıkabilir. 1982 yılında The College of Medicine, Lagos Üniversitesi (Nijerya) tarafından tıp ahlakı hakkında yapılan bir seminerde Dr. Oladapo Ashiru: “Ölümün fark edilişinin nesnel araştırmasının güç olduğunu” kabul etti.

Bu problemler, ahlaksal ve dinsel inançlara uymaya kendilerini zorunlu hisseden doktorların vicdanlarına meydan okuyor. Dr. Ashiru şu sonuca varıyor: “Her ayrı durum çok dikkat, saygı, tıbbi sağgörü ve ölçülü olmak kadar, kararlılık da gerektirmektedir.”

MUKADDES KİTABIN GÖRÜŞÜ

Hayat, Yaratıcımızın verdiği kutsal bir hediyedir. (Mezmur 36:9) Değerli bir hazine gibi saklanmalıdır. Tanrı’nın hayat hakkındaki görüşüne ve ülke kanunlarına saygı gösterip iyi bir vicdana sahip olmaya uğraşan İsa’nın bir takipçisi, asla bir başkasının ölümüne kasten neden olmayacaktır.—Çıkış 20:13; Romalılar 13:1, 5.

Doktorlar, bir kimsenin hayatını kurtarmak için harcanan yoğun çabaların bazen aslında hayatı uzatmaktansa, ölmeyi uzatmak demek olabileceğini” kabul ediyorlar. Böylece doktorlar, mekanik aygıtlar vasıtasıyla yalnız ölme sürecini uzatabileceklerini söylerlerse, ne yapılmalı? Ölümün hemen yakın veya kaçınılmaz olduğu belli ise, Mukaddes Kitap, ölme sürecinin yapay bir şekilde uzatılmasını talep etmez. Böyle bir durumda ölümün doğal akışına izin vermek Tanrı’nın hiçbir kanununu çiğnemez.

İsa’nın bir takipçisinin Mukaddes Kitaptaki şu olayları düşünmesi yararlı olur: Hem Eyub, hem de Hizkiya ölüm derecesinde hasta oldukları halde, ikisi de iyileşti. (Eyub 7:5, 15; 42:16; II. Kırallar 20:1-11) Dolayısıyla bir kimsenin ölmekte olduğu sonucuna hemen varmayın. Fakat Ben-hadad’ın durumunda sonuç değişikti. (II. Kırallar 8:7-15) Saul’un silahtarı onun ‘itibarlı ölmesine’ yardım isteğini reddetti ve Davud Saul’u ‘merhametle öldürdüğünü’ iddia eden adamı kan suçu yüzünden idam ettirdi. (I. Samuel 31:4; II. Samuel 1:6-16) Bundan dolayı Mukaddes Kitap ölümü hızlandırmayı onaylamaz.

Bu örnekler, bugün de böyle durumlarda dikkatle davranma gereğini gösteriyor. Tüm olayların kendilerine özgü ayrıntıları vardır ve her biri hayatın değeri hakkındaki Tanrı’nın görüşü düşünülerek duayla kararlaştırılmalı. Rebeka bu konuda güzel bir örnektir. Hayatından kaygılandığı zaman “Yehova’dan sormaya gitti.”—Tekvin 25:22.

KARARI KİM VERİR?

Genel bir soru şöyledir: “Aslında, hayat kimin?” Karar başta hastanındır, çünkü Tanrı’nın hayat hediyesinin bekçisi odur. (Resullerin İşleri 17:28) Fakat hasta, karar veremeyecek duruma düşerse, yakın akrabası veya tayin edilen bir vekil onun yerine karar verebilir. Her iki durumda da vekil, kendisinin değil, hastanın haklarını savunmalıdır. Aynı şekilde reşit olmayan çocukların durumunda da ana-babalar çocukları için karar vermeli. Bu, Tanrı tarafından verilen bir görevdir ve kanuni hakka sahiptirler.—Mezmur 127:3.

Öte yandan Columbia Law Review’de belirtildiği gibi: “Tedavi yöntemlerini seçmek için mahkeme odasının uygun bir yer olmadığı yaygın biçimde kabullenilmektedir . . . . Bir başkasının yerine karar verme rolünü üstlenmek için mahkemeler yeterli bir durumda değildir.” Doktorlara gelince, onların hastaya kendi dinsel inançlarını kabul ettirmeleri ahlaken yanlış sayılmaz mı? Doktor, hastanın dininin emirlerine uyarak hareket etmeli. Veya kendi dinsel inançları yüzünden vicdanı cidden rahatsız oluyorsa, olaydan çekilmeli. Genellikle doktorun, din adamının ve ailenin hastayla birlik içinde olup onun iyiliği için karar vermeleri en iyi yoldur.

Kararın sonucu ne olursa olsun, İsa’nın takipçileri, hiç kimsenin “hastayım, demiyece”ği zaman hakkındaki Yaratıcı’nın vaadine güvenebilirler. (İşaya 33:24) Ölümcül hastalığı olanlar için Tanrı’nın, gökteki Krallığı altında sağlık ve hayat dolu bir cennette diriltilmekle ilgili harikulade vaadi vardır. (Resullerin İşleri 24:15; Vahiy 21:1-4) Yehova Tanrı’nın, İsa Mesih vasıtasıyla insanlara ebediyen yaşama hakkını vereceği zaman yakındır!—Yuhanna 3:36.

    Türkçe Yayınlar (1974-2026)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş