Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • g 1/89 s. 4-6
  • Nükleer Çıkmaz

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Nükleer Çıkmaz
  • Uyanış!—1989 (Bilimsel Seri 29-32)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • YOK EDİLMELERİ İÇİN ÇAĞRI
  • BOMBA CAYDIRICI BİR VASITA
  • Kutsal Kitap Nükleer Savaş Hakkında Ne Der?
    Ek Konular
  • Düşünülmeyecek Bu Olay Meydana Gelebilir Mi?
    Uyanış!—1982 (Bilimsel Seri 1-4)
  • Nükleer Tehdit—Nihayet Sona Erdi mi?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
  • Nükleer Bir Katliam Ne Derece Gerçek Bir Tehdit
    Uyanış!—1985 (Bilimsel Seri 13-16)
Daha Fazla
Uyanış!—1989 (Bilimsel Seri 29-32)
g 1/89 s. 4-6

Nükleer Çıkmaz

ŞAFAK vaktinden az önce New Mexico eyaletindeki bir çölde yüksek bir kulenin tepesinde, Gadget olarak adlandırılan metal bir küre asılıydı. Yaklaşık dokuz kilometre uzaktaki siperlerden fizikçiler, kimyacılar, matematikçiler ve askerler sinirli bir şekilde saatlerine bakıyor ve Gadget’in gerçekten çalışıp çalışmayacağını merakla bekliyorlardı.

Gadget çalıştı. Sabah 5:30’a 15 saniye kala, nükleer enerjisini saniyenin milyonda biri kadar bir süre içinde serbest bırakarak patladı. Başka bir gezegenden görülebilecek bir ateş topunu bir gülle gibi yukarı fırlattı ve yaklaşık 320 km’den duyulabilecek bir patlama meydana getirdi. Gadget’in patlama anındaki merkez sıcaklığı güneşin merkezindeki sıcaklıktan daha büyüktü—sekiz yüz metre yarıçapındaki çöl kumunu yeşim taşı renginde radyoaktif cama dönüştürdü. Bazıları o gün güneşin iki kez doğduğuna yemin ediyorlardı.

21 gün sonra 6 Ağustos 1945’te, ikinci atom bombası, Japonya’nın Hiroşima kentini yerle bir ediyor ve sonunda 148.000 kişinin ölümüne neden oluyordu. Nükleer çağ artık başlamıştı.

Bunlar 44 yıl önce oldu. O zamandan bu yana 4.000 katına ulaşan çok daha güçlü silahlar geliştirilip denendi. Dünyadaki tüm nükleer başlıkların toplam gücünün, yaklaşık 20 milyar ton TNT’ye eşdeğer olduğu hesaplanmaktadır; bu da, Hiroşima’ya atılan bombanın tahrip gücünün bir milyon katından daha fazladır.

YOK EDİLMELERİ İÇİN ÇAĞRI

Dünya Sağlık Teşkilatının 1983 yılındaki bir araştırmasına göre, topyekün yapılacak bir nükleer savaş, bir milyar insanı derhal öldürecektir. İkinci milyar ise, patlama, ateş ve radyasyonun etkisiyle daha sonra ölecektir. Yapılan araştırmaların sonuçları bunlardan daha da kötümserdir. Kolayca anlaşılabilen nedenlerle, nükleer silahların tümünün yok edilmesi için yoğun çığlıklar duyulmaya başlanmıştır.

Nükleer silahların yok edilmesi için yapılan çağrıların tamamı sadece insani nedenlerle yapılmamaktadır. Bazı kişiler, nükleer silahların savaşlarda çok az ya da hiç yararı olmadığını savunuyorlar. Korkunç tahrip gücünden dolayı, ancak aşırılığa kaçan tahrikler, bu silahların kullanımını haklı çıkaracaktır. Bu nedenle, Amerika Birleşik Devletleri, Kore veya Vietnam da nükleer silah kullanmamıştır. İngilizler Falkland adalarında ve Sovyetler de Afganistan’da nükleer silah kullanmadılar. Eski A.B.D. Savunma Bakanı Robert McNamara şöyle demektedir: “Nükleer silahlar, askeri yönden hiçbir amaca hizmet etmezler. Düşmanın bu silahları kullanmasını caydırmaktan başka bir işe yaramazlar.”

Benzer şekilde, nükleer silahlar, diğer ülkeleri tehdit etmek ya da etkilemek üzere diplomatik sopalar olarak da pek kullanılmazlar. Her iki süper güç de, zarar görecek durumdadır. Nükleer güce sahip olmayan ülkeler de, bir nükleer girişimden fazla korkmadan, cesaretle süper güçlere karşı durabilmektedirler.

Son olarak, konunun maliyet yönü de vardır. Bulletin of the Atomic Scientist (Atomik Bilim Adamları Bülteni) yayınında açıklanan bir araştırmaya göre, 1945-1985 yılları arasında sadece A.B.D. 60.000 adet nükleer başlık üretmiştir.a Bunun maliyeti acaba ne kadardır? Yaklaşık olarak 82.000.000.000 dolar—hiçbir zaman kullanmayı ümit etmedikleri bir şey için bu, çok yüksek bir değerdir.

BOMBA CAYDIRICI BİR VASITA

Caydırıcılık kavramı belki de çatışmaların geçmişi kadar eskidir. Ancak nükleer çağda caydırıcılık yeni bir boyut kazanmıştır. Nükleer bir saldırıya kalkışacak her ülkenin, hızlı ve harap edici bir nükleer misillemeyle karşılaşacağı kesindir.

A.B.D. Stratejik Hava Kuvvetlerinin komutanı General B. L. Davis şöyle söylemektedir: “Nükleer silahların, dünyayı, daha emin bir yer haline getirdiği . . . inandırıcı olarak gösterilebilir. Ancak nükleer silahlar savaşları sona erdirememiştir; her yıl binlerce kişi, ilgili devletler için, hiç de küçük sayılmayacak çatışmalarda hayatlarını kaybetmeye devam etmektedir. Ancak bu tür çatışmaların nükleer ya da konvansiyonel olarak artması ve bu nedenle de doğrudan doğruya karşılaştıkları tehlikeler açısından, süper güçlerin bu tür çatışmalara katılmaları konusu çok dikkatle hesaba alınmaktadır.”

Silahla dolu bir evde, birinin yanlışlıkla vurulma tehlikesi her zaman mevcuttur. Aynı prensip nükleer silahlarla dolu bir dünya için de geçerlidir. Nükleer bir savaş aşağıdaki nedenlerden herhangi birinden dolayı çıkabilir:

(1) Bir ülkenin nükleer bir saldırıya hedef olduğunu sanmasına neden olacak bir bilgisayar hatası ya da mekanik bir arıza. Bunun tepkisi hemen nükleer bir saldırı olacaktır.

(2) Nükleer silahlar, bunları kullanma yönünden kendisini daha az kısıtlı sayacak aşırı uçlar ya da terörist güçlerin eline geçebilir.

(3) Süper güçlerin çıkarlarının bulunduğu bir bölgedeki küçük bir savaşın tırmanması—Basra Körfezinde olabildiği gibi.

Bu tür tehlikelere rağmen, ülkeler, bugüne kadar, caydırıcılığa dayanan bir güvenlik politikası sürdürebilmişlerdir. Ancak nükleer silahlarla dolu bir dünyada, insanlar, kendilerini emniyette hissedememektedirler. Güç dengesi, gerçekte bir terör dengesi ve dünyadaki milyarlarca insanın mecburen taraflardan biri olduğu bir intihar paktı halindedir. Nükleer silahlar, eğer Demokles’in kılıcı ise, caydırıcılık da onu tutan saç telidir. Eğer caydırıcılık işe yaramazsa, ne olacak? Bunun cevabı düşünülemeyecek kadar korkunçtur.

[Dipnotlar]

a Nükleer maddeler çözülmeye uğradıklarından, yaşlanan silahlar yenileri ile değiştirilmelidir.

[Sayfa 5’teki çerçeve]

BİR MEGATONLUK BOMBANIN GÜCÜ

Termal Radyasyon (Işık ve Isı): Nükleer bir patlama, kendisinden çok uzaktaki insanları kör eden veya gözlerini kamaştıran şiddetli bir ışık topu meydana getirmektedir—bir megatonluk patlama için bu mesafe gündüzün 21 km gece ise, 85 km’dir.

Sıfır noktasında (patlayan bombanın tam altındaki nokta) ya da yakınında, ateş topunun yoğun ısısı insanları buharlaştırmaktadır. Yaklaşık 18 kilometreye kadar, cildin açık yerlerinde ikinci ve üçüncü derece yanıklar meydana gelmektedir. Elbiseler ateş almakta, halılar ve mobilyalar tutuşmaktadır. Belli şartlar altında, insanları kuşatabilecek süper ateş fırtınaları oluşabilmektedir.

Patlama: Nükleer patlama, kasırga şiddetinde güçlü rüzgârlar meydana getirmektedir. Sıfır noktası yakınında harabiyet tamdır. Daha uzaklarda, binalardaki insanlar çöken tavanlar ve yıkılan duvarların altında ezilmekte; diğerleri ise, uçuşan enkaz ve mobilyaların etkisiyle ölmektedir. Başkaları, parçalanan sıva ve tuğlaların yarattığı yoğun tozdan boğulmaktadır. Rüzgârın yaratığı basınç kulak zarlarının yırtılmasına ve ciğerlerin kanamasına neden olmaktadır.

Radyasyon: Yoğun ve şiddetli bir nötron ve gamma ışını oluşmaktadır. Düşük derecede radyasyona maruz kalındığında bulantı, kusma ve yorgunluk belirtileri görülmektedir. Kan hücrelerine verdiği zarar, enfeksiyonlara karşı vücut direncini azaltmakta ve yaraların iyileşmesini geciktirmektedir. Daha şiddetli radyasyonun etkisinde kalındığında, çırpınma, titreme, beden faaliyetlerinde düzensizlik ve derin uyuşukluk hali görülmektedir. 1 ilâ 48 saat içersinde ölüm kaçınılmaz olmaktadır.

Sağ kalanların ise, kanser olma ihtimalleri çok yüksektir. Doğum oranında azalış, kendiliğinden düşük, kusurlu ya da ölü doğumlar ve diğer bünyesel bozukluklar gibi kalıtımsal kusurlar çocuklara geçebilmektedir.

Kaynak: Birleşmiş Milletler Teşkilatı tarafından yayımlanan Comprehensive Study On Nuclear Weapons (Nükleer Silahlar Üzerine Kapsamlı Bir Çalışma)

    Türkçe Yayınlar (1974-2026)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş