Kahve İkilemi

GÜNDE 1.500.000.000’den fazla fincan! Bu, yakın zamanlarda yapılan bir tahmine göre, dünyanın içtiği kahve miktarıdır. Geçen yıllar boyunca bilim adamları, kahve içenlerin kalp hastalıklarından şeker hastalığına, hatta çeşitli kanser türlerine kadar çok sayıdaki tehlikeye maruz kaldığı konusunda tekrar tekrar uyardılarsa da, kahve tüketimi azalmadı. Öyle ise, neden kahve içenlerin sadece çok az bir kısmı fincanlarını bırakıp bu içecekten kaçındı?

Geçen 40 yıl boyunca bilim adamları kahve içmenin etkileri üzerinde beş yüzden fazla rapor hazırladılar. Fakat şimdiye kadar vardıkları sonuçların kesinlik kazanmadığı görülüyor. Neden mi? Bir yandan kahve göründüğünden daha karmaşıktır. Bir fincan kahvede, doğal olarak var olan beş yüz kadar kimyasal madde bulunabilir. Böyle olmakla birlikte, yapılan incelemelerin çoğu sadece bir tek bileşenin, uyarıcı bir madde olan kafeinin üzerinde durur.

Kafein, bazı insanlarda uykusuzluk ve sinirliliğe yol açabilir veya kişinin dikkatini toplamasını zorlaştırabilir. Ya kanser hakkında ne söylenebilir? Tüketici dergisi Which? şu haberi veriyor: “[Kafein ile kanser arasında] olası bir bağlantıyı gösteren hemen hemen her araştırmaya karşı aksini belirten bir başkası vardır.” Öyle ise, Londra’daki bir kahve uzmanının, çoğunlukla halk arasında “sağlık nedeniyle kahveden kaçışın olmadığını” söylemesi şaşılacak şey değildir. Ayrıca, birçok kişi çay, kakao ve kolalı içeceklerin de kafein içerdiklerini biliyor. Aslında, Which? dergisi “bir gram çayda bir gram kahveden daha fazla kafein bulunduğunu, ancak bir bardak çay demlemek için genelde gramca kahveden daha az kullanıldığını” söylemektedir.

Bununla beraber, kahve içenlerin dikkat etmek isteyebileceği birkaç uyarıcı söz vardır. Yakın bir zamanda Londra’da yayımlanan The Times gazetesi Hollanda’da yapılan bir araştırmaya ait şu bulguları aktardı: “Kaynayan suyun telveyle doğrudan karıştığı kahve, filtre edilmiş kahve içmek veya hiç kahve içmemekle karşılaştırılınca, kolesterol düzeyini yüzde 10 artırabilir.” Kolesterolun kalp hastalıklarına katkıda bulunduğu iyi bilinmektedir. Başka bir sayısında The Times ileri gelen bir İngiliz beslenme uzmanının şu sözlerini aktardı: ‛Düzenli olarak kahve içenler, devamlı kaynatılan veya demlenmiş olandan kaçınarak, bir bardak taze kahve içmelidirler.’

Kahve konusunda uzmanların görüş birliğine vardığı bir husus varsa o da, ölçülü olmaktır. Doktorlar genel olarak günde altı fincandan (dört büyük bardak) fazla içilmemesini tavsiye ediyor. Kalp veya böbrek hastalığı ya da yüksek tansiyonu olanlar bundan daha az içmelidirler. Hamile veya çocuk emziren kadınlar da günde bir fincandan fazla içmemelidirler.