Dünyaya Bakış
Brezilya’daki Köle Ticareti
Dünya Kiliseler Konseyinin (WCC) yayımladığı ENI Bulletin’in bir raporuna göre, “Brezilya’ya gönderilen köleler Amerika Birleşik Devletlerine gönderilenlerden on kat fazlaydı—buna rağmen Brezilya’ya gelen kölelerin ölüm oranı o kadar yüksekti ki, 1860’da Brezilya’nın zenci nüfusu Amerika Birleşik Devletlerininkinin ancak yarısıydı.” Afrikalı kölelerin yüzde 40’ının daha gemilerdeyken öldüğü tahmin ediliyor. Afrikalı köleler değerlerini artırmak için, üzerlerine su serpilerek toplu halde vaftiz edilirler ve papazlar da “vaftiz sözlerini” mırıldanırlardı. Salvador’da (Brezilya) yapılan bir “anma, tövbe ve barışma” ayininde konuşan Kamerunlu bir WCC lideri Aaron Tolen şöyle dedi: “Bizi buraya getirenler bu facianın tek sorumlusu değildi. Biz Afrikalılar da sorumluluğu paylaşıyoruz. Erkek ve kız kardeşlerimizi mal gibi satmakla bizler de kendimizi alçalttık.”
Sigara İçen Avrupalılar
Frankfurt’ta (Almanya) yayımlanan Nassauische Neue Presse’de belirtildiğine göre, dünyada kişi başına en çok tütün tüketenler Avrupa ve Çin vatandaşlarıdır. Avrupa Topluluğunda erkeklerin yüzde 42’si ve kadınların yüzde 28’i sigara içiyor. Bununla birlikte, 25-39 yaş grubuna ait yüzdeler belirgin ölçüde daha yüksektir. Sigara içmek her yıl Almanya’da 100.000 ve İngiltere’de 100.000 kişinin ölümüne neden oluyor. Uzun yıllardır sigara tiryakisi olan Çek Cumhuriyeti’nin başkanı Václav Havel geçenlerde akciğer kanseri tedavisi gördü. Süddeutsche Zeitung’un haberine göre, başkan Avrupa’da başlatılan Ya Sigara Ya Sağlık hareketine yazıp, sigara alışkanlığını bırakmayı başaranlara hayranlık duyduğunu söyledi.
Gürültüden Hasta Olunur mu?
Britanya’nın New Scientist dergisinde açıklanan incelemelere göre, nispeten düşük düzeylerde gürültüye maruz kalmanız bile hastalanmanıza neden olabilir. Dünya Sağlık Örgütü bu tür bulguları hesaba katarak gece için güvenli gürültü düzeyleriyle ilgili tavsiyelerini yeniden gözden geçirdi. Çocukların özellikle tehlikede olabileceğini belirten kanıtlar çok endişe yaratıyor. Bir araştırmaya göre, Münih uluslararası havalimanına yakın oturan çocukların hem tansiyonu hem de adrenalin düzeyleri daha yüksektir. Araştırmacılar ayrıca çocukların okuma yeteneklerinin ve uzun süreli belleklerinin zayıf olduğunu saptadılar. Gürültü uzmanı Arline Bronzaft’ın dediği gibi, gürültüye alışmış görünen insanlar bunu “yaparken her zaman fiziksel yönden bir bedel öder. Gürültü strestir ve zamanla vücut belli bir şekilde buna boyun eğer.”
Tarım İlaçlarının Tehlikeleri
Filipinler’deki Uluslararası Pirinç Araştırma Enstitüsüne göre, çiftçiler tarım ilaçlarını hiç kullanmasalar da pirinç üretimi aynı olurdu. Pirinç enstitüsündeki bir bilim adamı Filipinler’de yapılan Dünya Gıda Zirvesinde, ürünleri bol bol ilaçlamanın hem israf hem de gereksiz olduğu konusunda bilgi sundu. New Scientist dergisinde rapor edildiği gibi, çiftçiler ilaçlamayı yanlış mevsimde yapmanın yanı sıra aslında yanlış böcekleri de öldürüyorlar. Bundan başka, birçok çiftçi kimyasal maddeleri ve kolayca solunan ince spreyleri kullanırken güvenlik talimatlarını gözardı ediyor veya yabani otları öldüren ilaçları toprakla karıştırıp elle atıyor. Dünya Sağlık Örgütünün raporuna göre, tarım ilaçları şu anda dünya çapında her yıl 220.000 ölüme ve üç milyon ciddi zehirlenme vakasına neden oluyor.
Gençler İdeal Ana-Babayı Tarif Ediyor
Gençler ideal ana-babayı nasıl tarif eder? Okul danışmanı ve psikolog Scott Wooding bunu öğrenmek için 600’ü aşkın gençle bir anket yaptı. Wooding gençlerin her şeyi hoş gören bir tutumu övmelerini beklediğinden, yanıtlar onu şaşırttı. The Toronto Star gazetesinin bildirdiği gibi, gençler tutarlı bir biçimde “tarafsız muamele, ilgi (‘“seni seviyorum” sözlerini duymak istiyorlar’), mizah duygusu [ve] iyi örnek” istediklerini söylediler. Wooding gençlerin, ana-babalarından kendilerine sorumluluk duygusu geliştirmekte yardım etmelerini istediklerini de öğrendi. Yanlış bir şey yaptıkları zaman düzeltilmeyi bekliyorlar. En önemlisi, genç insanlar ana-babalarının kendileriyle daha çok vakit geçirmelerini özlediklerini söylediler.
Kansız Tedavi
The Globe and Mail gazetesinin bir haberine göre, “kan yoluyla bulaşan hastalık korkusu ve kan bağışının sürekli yetersiz olması, kan naklinden mümkün olduğunca vazgeçmek üzere büyük çabalara neden oluyor.” Kansız tedavi ve ameliyat kan kaybının titizlikle denetlenmesine bağlıdır ve Globe’un söylediği gibi “birçok yeni yöntem başlangıçta Yehova’nın Şahitlerini tedavi etmek için geliştirilmişti.” Kansız ameliyat programları uygulayan birçok hastaneden biri olan Ottawa Üniversitesi Kalp Enstitüsünde görevli anestezist Dr. James A. Robblee şöyle diyor: “Gerçekten onların [Yehova’nın Şahitlerinin] bu konudaki bilincimizi çok büyük ölçüde artırdıklarına inanıyorum.”
“Taş Devrinden” Tüfeklere
Brezilya ve Venezüella arasında bulunan büyük bir yağmur ormanı koruma bölgesi Yanomami yerlilerinin vatanıdır. İlk olarak 1960’larda “keşfedilen” Yanomami’ler giderek olta çengeli, ayna, kibrit ve radyo gibi modern icatlara alıştırıldılar. Oysa, Caracas’ta (Venezüella) çıkan The Daily Journal’ın rapor ettiği gibi, onlara en son ulaşan modern aygıt—tüfek—“Amerika kıtalarındaki son Taş Devri kabilesini” tehdit etmektedir. Altın arayan madenciler, orman tüccarları ve misyonerler değiş tokuş ve ticaret yoluyla tüfekleri Yanomami’lerin ilkel kültürüne soktular. Fakat bir haftada üç Yanomami’nin kazara vurulması, çağdaş uygarlıkla bağlantının ne kadar feci sonuçlar doğurabileceğini çarpıcı bir şekilde hatırlattı. Yanomami Destek Komisyonunun başı Claudia Andujar şöyle diyor: “Birdenbire tüfeklere ve baruta sahip olmanın zehirli oklar, taşlar ve sopalarla savaşabilme yeteneğiyle gurur duyan bir kabile için ne kadar tehlikeli olabileceğini bir düşünün.”
Mavi Balina Dönüyor
Mavi balina avı 1946’dan beri sıkı şekilde denetlenmektedir. O zamana kadar, bu 30 metrelik, 150 tonluk iri memeliler avlanarak neredeyse yok olmanın eşiğine gelmişti. Fakat şimdi, ABD Deniz Kuvvetlerine ait Ses Gözetim Sistemi sayesinde Kuzey Atlantik Okyanusunun Balaenoptera physaluš, Megaptera novaeangliae, Balaenoptera acutorostrata ve nadir görülen mavi balinalar gibi türlerden oluşan oldukça büyük bir balina nüfusuna sahip olduğu ortaya çıktı. Londra’da çıkan The Sunday Telegraph şöyle diyor: “Britanya açıklarında sanıldığından çok daha fazla balina var.” 3.000 metreye varan derinliklerde denizin dibinde yatan hidrofonlar esasında denizaltıları bulmak üzere tasarlanmıştı. Oysa, balinaların düşük frekanslı çağrılarını algılamak için de ideal oldukları anlaşıldı. Mavi balinanın çağrısının suyun altında 3.000 kilometrelik bir yol gittiği söylenmektedir.
Boşanma Dersleri mi?
The Dallas Morning News’ta rapor edildiği gibi, Pima County’de (Arizona, ABD) boşanmak isteyen ana-babalar bunun çocukları üzerindeki etkisini anlamak için dört buçuk saatlik bir seminere katılmak zorundalar. Dersler, ana-babaların “ziyaret programlarının nasıl yapıldığını” öğrenmelerine ve “bir çocuğun hangi yaşta artık yaz tatilini velayet hakkına sahip olmayan tarafın yanında geçirmeye hazır” olduğunun saptamalarına yardımcı olmak amacıyla tasarlandı. Sınıf yöneticisi Frank Williams’ın söylediği gibi, daha da önemlisi, ana-babaların boşanmayı bir çocuğun bakış açısından görmelerine yardım ediliyor. Aile hukuku avukatı Alyce Pennington şöyle diyor: “Bunun gibi bir eğitimin neden sürecin en sonunda zorunlu olduğunu merak ediyorum doğrusu. Evlenmeden önce bunun gibi bir derse katılsalar olmaz mı?”
Dünyadaki En Büyük Cezaevi Nüfusları
ABD Adalet Bakanlığı 1995’te Amerika Birleşik Devletlerindeki her 100.000 kişiye karşılık 615 kişinin cezaevinde yaşadığını söylüyor. The Wall Street Journal’ın haber verdiği gibi, bu 1985’teki cezaevi nüfusu oranının iki katı ve dolayısıyla dünyadaki en yüksek orandır. Eldeki en yeni (1994) verilere göre, Rusya her 100.000 kişiye karşılık 590 kişiyle ikinci sırada yer alıyor.
Geri Dönüşüm Mantıklıdır
Caracas’ın (Venezüella) El Universal gazetesine göre, alüminyum kutuların geri dönüşümü yeni kutuların üretiminde kullanılan enerjinin yüzde 90’ını tasarruf ediyor. Kağıdın geri dönüşümü de ekolojik açıdan mantıklıdır. Kağıdın yeniden kullanılmasıyla yeni kağıt üretiminde tüketilecek enerji yüzde elli düşürülüyor, su kirliliği yüzde 58 oranında ve hava kirliliği yüzde 74 oranında azalıyor. Tam olarak ve tekrar tekrar geri dönüşümlü olduğundan, camdan daha da iyi sonuç alınıyor.