Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • g99 Haziran s. 27-28
  • Ölüler Onurlandırılmalı mı?

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Ölüler Onurlandırılmalı mı?
  • Uyanış!—1999
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Sahte Bir Varsayıma Dayanan Törenler
  • Dengeli Bir Görüş
  • Övmek Yanlış mı?
  • Ölüleri Şereflendiriyor musun?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1981 (Dinsel Seri 1-12)
  • Cenaze Âdetlerine İsa’nın Takipçilerinin Bakışı
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1998
  • Tanrı’yı Memnun Eden Saygın ve Mütevazı Cenaze Törenleri
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2009
  • Yehova’nın Şahitlerinin Cenaze Törenleri Hakkındaki Görüşü Nedir?
    Yehova’nın Şahitleri Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Daha Fazla
Uyanış!—1999
g99 Haziran s. 27-28

Mukaddes Kitabın Görüşü

Ölüler Onurlandırılmalı mı?

“KÖKLÜ BİR İNANCIN ETKİSİYLE ÇOĞU KİŞİ ÖLÜ BİR İNSAN BEDENİNE, ÖLÜ BİR HAYVANA DUYULMAYAN BİR SAYGIYLA DAVRANIR.”—ENCYCLOPÆDIA BRITANNICA

ÇOĞU insan ölmüş olan sevdiklerini bir şekilde onurlandırır. Ölenler, gazetelerdeki ölüm ilanlarıyla onurlandırılır ve haklarında övgüler sıralanır. Bazı ülkelerde dinsel ya da geleneksel âdetlere göre ayrıntılı biçimde hazırlanan cenaze törenleri yaygındır. Ölüler için düzenlenen törenler, günler, haftalar ya da aylar sürebilir. Okullara, havalimanlarına, caddelere ve kasabalara ölen ünlülerin isimleri verilmiştir. Kahramanlaşmış kişilerin anısına özel tatil günleri düzenlenir ve anıtlar dikilir.

Bununla birlikte Tanrı’nın Sözüne göre ölüler kendilerine verilen herhangi bir onurdan tamamen habersizdirler. (Eyub 14:10, 21; Mezmurlar 49:17) Ölüler sadece onları hatırlayanların anılarında yaşamaktadır. Mukaddes Kitap şöyle der: “Yaşıyanlar biliyorlar ki, öleceklerdir; fakat ölüler bir şey bilmezler.” (Vaiz 9:5) Kutsal Yazılar gelecekte gerçekleşecek olan dirilmeyle ilgili bir ümit sunar. (Yuhanna 5:28, 29; 11:25) Fakat o zamana kadar, ölüler var olmaktan çıkmıştır. Onlar gerçek anlamda toprak haline gelirler.—Tekvin 3:19; Eyub 34:15.

Mukaddes Kitabın ölülerin durumuyla ilgili net görüşü dikkate alındığında, onları onurlandırmak bir amaca hizmet ediyor mu? İsa’nın takipçileri ölen sevdiklerinin cenazesi ve defnedilmesiyle ilgili geleneksel âdetleri yerine getirmeli midir?

Sahte Bir Varsayıma Dayanan Törenler

Ölülerle ilgili geleneksel âdetlerin birçoğu, belki de büyük bir çoğunluğu tamamen Mukaddes Kitap dışı öğretilerden kaynaklanmaktadır. Encyclopedia Britannica, bazı törenlerin “ölmüş olanları cinlerin saldırısından korumayı, bazen de ölümün yaşayanlara geçmesini engellemeyi ya da onları ölülerin gazabından korumayı” amaçladığını söylemektedir. Ölülerin görünmeyen bir dünyada yaşamaya devam ettikleri inanışına dayalı bu tür âdetlerin her biri Mukaddes Kitaptaki hakikatle doğrudan çelişmektedir.—Vaiz 9:10.

Birçok insan, ölülerine tapınır. Bu tür bir tapınma, kurbanlar sunmayı ve ölü atalara dualar etmeyi içerir. Bu tür ayinlere katılanlar, bu faaliyetleri bir tapınma olarak değil ölülerine hürmet ya da derin saygı göstermek olarak kabul ederler. Yine de, ölü atalara bu tür bağlılığın temelinde dinsel unsurlar vardır ve Mukaddes Kitap öğretileriyle uyuşmamaktadır. İsa Mesih şöyle demiştir: “Rab Allahına tapınacak, ve yalnız ona kulluk edeceksin.”—Luka 4:8.

Dengeli Bir Görüş

Ölmüş olanlara onur vermek ve saygı göstermek her zaman sahte dinle ilişkili değildir. Örneğin bir Mukaddes Kitap kaydı sadık Kral Hizkiya’nın ölümünden sonra nasıl onurlandırıldığını anlatır. Tanrı’nın kavmi “onu Davud oğullarının kabirleri yokuşunda gömdüler; ve öldüğü zaman bütün Yahuda ve Yeruşalimde oturanlar ona saygı gösterdiler.” (II. Tarihler 32:33) Başka bir örnek İsa ile ilgili olanıdır. Mukaddes Kitap, öğrencilerinin ‘İsa’nın cesedini alıp Yahudilerin gömme âdeti üzre, onu baharlarla beraber keten bezlerine sardıklarını’ söylemektedir.—Yuhanna 19:40.

Kutsal Yazılarda, ölen kişilerin bedenine ve gömülmesine ilişkin özel yöntemlerin uygulandığı başka birçok olay kayıtlıdır. Bu uygulamalar atalara tapınma olmadığı gibi ölülerin yaşayanların işlerini etkilemeye devam ettikleri şeklindeki yanlış inanışa da dayanmıyordu. Bunun yerine, yas tutanlar sevdiklerine olan derin saygılarını gösterdiler. Mukaddes Kitap doğal insan duygularına dayalı bu tür bir saygıyı mahkûm etmese de, cenazelerdeki savurgan ve isterik hareketleri onaylamaz. Diğer taraftan, İsa’nın takipçilerini sevilen biri kaybedildiğinde duygusuz ve kayıtsız kalmaya da teşvik etmez.

Bu nedenle, Yehova’nın Şahitleri sevdiklerinin cenaze töreninde ya da defnedilmesinde de hazır bulunduklarında, ölen kişiye uygun bir saygı ve hürmet gösterirler. (Vaiz 7:2) Çiçekler, cenaze töreni uygulamaları ve diğer yerel âdetler söz konusu olduğunda, İsa’nın takipçileri Mukaddes Kitap öğretileriyle uyuşmayan uygulamalardan kaçınmak için kişisel tercihlerini dikkatlice yaparlar. Bu konuda iyi bir muhakeme ve denge gereklidir. Encyclopedia of Religion and Ethics “bir törenin önemi ve değeri farklı zamanlarda farklı anlam taşır, bu nedenle daha sonraki zamanlarda taşıdığı anlam ilkinden oldukça farklı olabilir ve güncel anlamı asıl kaynağıyla ilgili bir fikir vermeyebilir” demektedir.a

Övmek Yanlış mı?

Dengeli olma prensibi ölenleri övme konusunda da geçerlidir. Yehova’nın Şahitleri cenaze törenlerinde yakınlarını kaybedenleri teselli etmeye gayret ederler. (II. Korintoslular 1:3-5) Resmi program bir ya da daha fazla konuşmacı içerebilir. Ancak bu olayı ölen kişiyi göklere çıkaran bir övgücüler geçidine çevirmek uygun olmayacaktır. Bunun yerine, cenazeler Tanrı’nın bize dirilme ümidini vermesindeki şefkati de dahil O’nun harikulade niteliklerini övme fırsatı sağlar.

Bununla birlikte bu, bir cenaze konuşması sırasında ölen kişinin iyi niteliklerinin hatırlanmasının yanlış olacağı anlamına da gelmez. (II. Samuel 1:17-27 ile karşılaştırın.) Kişi ölümüne kadar Tanrı’ya sadık kalmışsa, izlenecek harika bir örnek olur. (İbraniler 6:12) Tanrı’nın hizmetçilerinin bütünlüklerini nasıl korudukları üzerinde durmak iyidir. Bir cenaze töreni sırasında bu olumlu düşünceleri paylaşmak yaşayanları teselli eder ve ölen kişinin anısına onur verir.

İsa’nın gerçek takipçileri ölülere tapınmazlar. Toplumca benimsenmiş, ancak Mukaddes Kitapla çelişen törenlerde bulunmazlar. Diğer yandan, Tanrı’nın hizmetçileri, ölüler sadece toprak olduğundan tüm cenaze âdetlerinin amaçsız ve gereksiz olduğu şeklindeki aşırıya kaçan görüşü reddederler. Yas tutarlar ve ölülerini hatırlarlar. Ancak onların acıları ve kederleri, ölülerin acı çekmediği ve bir dirilme ümidinin var olduğu şeklindeki Mukaddes Kitap hakikatleriyle hafiflemektedir.

[Dipnot]

a Kule dergisinin 1 Ekim 1992 tarihli sayısının 32. sayfasında şu yönlendirme sunulmuştur: “İsa’nın gerçek bir takipçisi şunu düşünmelidir: Bir âdeti yerine getirmem, başkalarının gözünde Mukaddes Yazılara aykırı bir inanç veya alışkanlığı benimsediğim anlamına mı gelir? Zaman ve bulunulan yer verilecek cevabı etkileyebilir. Bir âdet (veya şekil) binlerce yıl önce sahte dinsel bir anlam taşımış veya hâlâ bugün bizden uzak bir ülkede taşımakta olabilir. Oysa çok zaman alan araştırmalara girmeden, kendinize şunu sorun: ‘Oturduğum yörede genel görüş nedir?’—I. Korintoslular 10:25-29 ile karşılaştırın.”

[Sayfa 27’deki resim]

1632’de İsveç Kralı II. Gustav’ın ölümünün ardından onuruna düzenlenen cenaze alayı

[Tanıtım notu]

Bildersaal deutscher Geschicte adlı kitaptan

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş