Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w81 1/5 s. 11-17
  • Yaptığımız Seçime Göre Yaşamak

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Yaptığımız Seçime Göre Yaşamak
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1981 (Dinsel Seri 1-12)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Mukaddes Kitabı Tetkik Etmek Çok Önemlidir
  • Mevhibeni Doğru Şekilde Kullan
  • Istırap Çekmek Nasıl İyiliğimiz İçin İşler?
  • ‘Tanrı’nın Lütfunun Bir Kâhyası’ mısınız?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2009
  • Kutsal Kitaptaki Sırası 60—1. Petrus
    ‘Kutsal Yazıların Tümü Tanrı İlhamıdır ve Yararlıdır’
  • Resul Petrus Sana Hitap Eder
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1984 (Dinsel Seri 37-47)
  • Değerli İmanımızı Sıkı Tutalım!
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1997
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1981 (Dinsel Seri 1-12)
w81 1/5 s. 11-17

Yaptığımız Seçime Göre Yaşamak

1. Süleymanın Meselleri 16:9’da ve I. Petrus 1:13’te gösterildiği gibi, yaptığımız seçime sımsıkı bağlı kalmamız için hepimizin ne yapması gereklidir?

TANRI’NIN vaat ettiği hayatı seçersek, aynı zamanda Tanrı’nın yolunda, yani dolgun, doğru ve dürüst Hıristiyan yolunda yürümeyi de seçmiş oluyoruz. Gayret ve tahammülle birlikte Tanrı’nın vaatlerine iman etmeği gerektiren bu yola sımsıkı bağlanmalıyız. Fakat bu yönde çaba gösterirken, başlangıçta iyice düşünerek yaptığımız seçimi sıkı tutmak üzere kararlar verirken, bize rehberlik etmesi için Tanrı’ya bakmalıyız. Mukaddes Yazılar şöyle diyor: “Adamın yüreği kendi yolunu tasarlar; fakat onun adımını Yehova (YD) kılavuzlar.” (Sül. Mes. 16:9) Petrus bu hususta şöyle diyor: “Bunun için fikrinizin belini kuşatarak ayık olup İsa Mesihin keşfolunmasında size getirilecek olan inayete tamamen ümit bağlayın.”—I. Pet. 1:13.

2, 3. Olumlu faaliyet için ‘zihnimizi kuşatmak’ üzere bize hangi şey yardımcı olabilir?

2 ‘Zihinlerimizi nasıl en iyi şekilde kuşatabiliriz? Dengemizi kaybetmediğimizden ve ‘ayık olmağa devam ettiğimizden’ nasıl emin olabiliriz?

3 Her şeyden önce, Tanrı’nın hakikatini almış olmanın eşsiz bir nimet olduğu hakkında derin düşünebiliriz. Şimdi dünyanın başına gelen sıkıntıdan, üzüntüden ve vaylardan büyük ölçüde uzak bulunan daha iyi bir hayatımız var. Istırap çekince bunların neden geldiğini biliyoruz ve tam bir iman ve güvenle tahammül ettiğimiz takdirde, bu durumlardan daha iyi, daha yararlı Hıristiyanlar olarak çıkacağımızı da fark ediyoruz. Dirilme ümidimiz, sevdiğimiz kişiler ölünce duyulan üzüntünün ve ölüm korkusunun büyük kısmını bertaraf ediyor. Bundan başka, başımızdan geçen bütün nahoş şeyleri, önümüzdeki ebedi hayat karşısında hiçe indiriyor. İsa şakirtlerine şöyle dedi: “Sizin gördüğünüz şeyleri gören gözlere ne mutlu! Çünkü size derim ki, çok peygamberler ve krallar sizin gördüğünüz şeyleri görmek dilediler, ve görmediler; ve işittiğiniz şeyleri işitmek dilediler, ve işitmediler.”—Luka 10:23, 24.

4, 5. (a) I. Petrus 1:12’de belirtilmiş olduğu gibi, meleklerin insanların kurtuluşuyla sonuçlanan meselelere karşı derin bir ilgi duymalarına ne sebebiyet verdi? (b) Onların görüş açısını öğrendikten sonra biz ne hissetmeliyiz?

4 Evet, nail olduğumuz kurtuluş, ölçülmesi imkânsız bir pahadır; ve Tanrı bunu insanlara fevkalade bir yolla ulaştırır. Petrus, peygamberlerin bunun nasıl gerçekleştiğini görmeği dilediklerini ve ‘bu şeylere meleklerin bakmak istediklerini’ söylüyor. (I. Pet. 1:10-12) Meleklerin, yer yaratıldığı zaman ve hatta ondan sayısız yıl önce de var olduklarını biliyoruz. (Eyub 38:7) Onlar, yaratılan milyonlarca şeyde Yehova’nın izzetini, hikmetini, kudretini ve şahsiyetinin başka yönlerini görmüşlerdi. Fakat burada yeryüzünde yeni bir durum vardı. Tanrı, acaba günahkâr insanlığı nasıl kurtarabilirdi? Melekler buna büyük ilgi duydular. Onlar, insanın günahının bir insan olan kurbana dayanarak nasıl bağışlanabileceğini anlamak istediler; çünkü böyle bir şeyi hiçbir zaman görmemişlerdi. Tanrı’nın, kudret ve hikmetten çok daha çekici ve yürek ısındırıcı olan şahsiyetinin ince özelliğini teşkil eden fevkalade merhamet niteliği, insanlığı fidye ile kurtarmak üzere Mesih’i göndermesiyle gösterildi. Aynı zamanda Tanrı’nın, Oğluna iman edenlere rehberlik etmesiyle günahkârlara karşı sevgisi izhar edildi.

5 O halde, eğer melekler, Tanrı’nın gösterdiği bu merhametini evrendeki en büyük şeylerden biri olarak sayarlarsa, ona nail olmuş olan ve her gün ondan yararlanan bizlerin ne kadar daha coşkun şekilde sevinmesi ve ona her şeyden çok değer vermesi gerekir! Yaptığımız seçimde mutlu olmak ve ona sıkı şekilde bağlanmak için bundan daha üstün bir saikimiz herhalde olamaz!

Mukaddes Kitabı Tetkik Etmek Çok Önemlidir

6. I. Petrus 2:2, 3’e göre, Mukaddes Kitabı okumak ve tetkik etmek hayatımızda nasıl bir rol oynamalıdır?

6 Ümidimizi emin kılmak üzere bugün ne yapabiliriz? Petrus bunun cevabını veriyor: “ Eğer Rabbin lâtif olduğunu tattınızsa yeni doğmuş çocuklar gibi, Tanrısal söze ait katıksız sütü (YD) özleyin, ta ki kurtuluş için onunla büyüyesiniz.” (I. Pet. 2:2, 3) Mukaddes Kitabı samimi ve dikkatli şekilde okuyup tetkik etmekle, sahip olmamız gereken ruhi kuvvete biz de sahip olabilirz. Başka yol yoktur. Mukaddes Kitabı Kendimiz okumalıyız; söyledikleri hakkında düşünüp onu ailece de okumalı ve hakikatlerini müzakere etmeliyiz. Bunu yaparak Tanrı’nın Sözü için daha büyük sevgi geliştirerek ondan daha çok bilgi almağı arzulayacağız. Eğer İsrail’deki krallardan, günlerinde var olan Kanunun bir kopyasını bizzat yazmaları ve onu her gün yavaş sesle okumaları Tanrı’nın kanununda talep edildiyse, bugün kurtuluş için bizi hikmetli kılabilen Mukaddes Yazıların tümüne sahip olanlar olarak nasıl bundan daha azını yapabiliriz? —Tesn. 17:19, 20; II. Tim. 3:15.

7, 8. (a) Veriya’nın havrasında olanlar, Tanrı tarafından övülmek üzere ne yaptılar? (b) Duyulan hakikatleri bizzat Mukaddes Kitaptan okumak neden çok önemlidir?

7 Resuller “iyi haber”i ilan ettikleri zaman, Tanrı, Sözü vasıtasıyla kimleri övdü? Veriya’daki havrada bulunan insanları; zira Mukaddes Kitap: “Bu şeyler [Pavlus’un dahi söylemiş olduğu şeyler] böyle midir, diye her gün kitapları araştırarak sözü (Pavlus ve Silas tarafından konuşulan iyi haber sözünü) yürekten kabul ettiler.” der. (Res. İşl. 17:11) Onlar, sadece hemfikir olarak sözü dinlemekle kalmadılar, istekle zihin ve yüreklerine koydukları şeylerin Mukaddes Yazılara dayanan sağlam temelini de araştırarak bu şeyleri kendilerine mal ettiler.

8 Biz de bu samimi Veriyalıların takip ettikleri yolu izlemeliyiz. Neden? Çünkü hakikati, insan olan öğretmenler tarafından va’zedilip öğretilirken işitebiliriz, fakat onu Mukaddes Kitaptan bizzat okuduğumuz zaman, o, yüreklerimizde tamamıyla temelleşmiş, kalıcı ve bizi harekete sevk eden bir güç oluyor; zira “Allahın kelâmı canlıdır ve müessirdir, ve iki ağızlı her kılıçtan daha keskindir; ve canı ve ruhu, hem de mafsalları ve iliği bölünceye kadar saplanır, ve yüreğin düşüncelerini ve niyetlerini temyiz edicidir.” (İbr. 4:12) Mukaddes Kitabı devamlı olarak tetkik etmemiz, ruhen bebek kalmamızı engeller. Tanrı’nın Sözü, O’nun ruhunun yüreklerimizde işlemesini sağlar ve bu ise bizi kuvvetlendirir ve olgunlaştırır. Aynı prensip “iyi haber”i başkalarına ilan ettiğimiz zaman da geçerlidir. Sadece kendi sözlerimizi kullanmaktansa, eğer insanların Mukaddes Kitaptan “iyi haber”i okumalarına fırsat verirsek, Sözün etkisi daha kuvvetli olur.

9. Denemeler ve güçlükler bizi nasıl olumsuz yönden etkileyebilir? Böyle kötü etkileri önlemek üzere bize hangi şey yardım eder?

9 Resul Petrus, birinci mektubunda Hıristiyan olarak kurtuluşumuzu emin kılmak ve Tanrı’nın verdiği mükâfatı almak üzere neler yapmamız gerektiğini belirterek güçlükler, denemeler ve zulümler karşısında cesaretimizin kırılmaması için, bize öğüt veriyor. Bu şeylerin bizi acılaştırıp itaatsiz, hiçbir şeyin bizi frenleyemediği insanlar olmamıza izin vermemeliyiz. En değerli şeyle, yani uğrumuza ölerek günahlarımızı taşıyan İsa Mesih’in kanı ile satın alındığımıza göre, günahlar hususunda “ölü” olmalıyız. Mesih’in kurbanlığını günahlarımıza bir kefaret olarak kabul etmekle, artık günah işlemeğe devam etmemek gerektiğini fark ediyoruz. Bu nedenle bizde, ne türden olursa olsun kötülük, hile, iki yüzlülük, kıskançlık ve çekişme olmamalı veya bir an için olsa bile, kendimizi bunlara kaptırmamalıyız.—I. Pet. 2:1.

10. Aramızda dünyanın pis alışkanlıklarının sözünün dahi edilmemesi gerektiği hakkındaki resulün öğüdünü nasıl uygulayabiliriz?

10 Resul Pavlus, bu mesele hakkında belirgin şekilde konuşarak, dünyanın yaptığı ve bir Hıristiyan’ın da hakikat bilgisine gelmeden önce belki yapmış olabildiği şeyleri çok kötü olduklarından, artık Hıristiyanlar arasında konuşmamak gereğini vurguladı. (Efes. 5:3) Pavlus, gayet tabii, Mukaddes Yazılara aykırı olan şeylerden “bahsetti”, fakat onların kötü olduklarını göstermek için bunu yazdı. Hıristiyanlara, bunlar üzerinde durmamayı, onları korkunç ayrıntılarına kadar tarif etmemeyi, bu şeylerin ne şekilde yapıldığı hakkında konuşmamayı veya onları sohbet konusu yapmamayı öğütledi. Geçmişte bu şeyleri yapmış olan kimse bunları bedeninde bir tatmin duygusuyla hatırlamamalı, fakat aksine, onlardan utanmalı.—Rom. 6:21.

11. I. Petrus 4:8, 9’da Petrus, imanımızın hangi ifadelerinin bizim için büyük önem taşıdığını belirtiyor? Böyle şeyler nasıl belli olacak?

11 Bununla beraber, önünde olan ümide nail olmaya çalışan bir Hıristiyan’ın hareket tarzı, kötü ve olumsuz şeylerden kaçınmakla bitmiyor. Resul Petrus 4:8, 9’da şunları yazıyor: “Her şeyden evvel birbirinize olan sevginiz coşkun olsun, çünkü sevgi birçok günahları örter; birbiriniz için söylenmiyerek misafirperver olun.” İman kardeşlerimiz başta olmak üzere, komşularımıza karşı devamlı bir görevimiz var. Sevgimiz, kardeşlerimizde olan birçok hata ve günahı görmezlikten gelecek. Hakiki Hıristiyanlar başkalarında hata bulmaya çalışmazlar; kendilerinde hatalar gördükleri için, onlardan şüphe etmezler veya onları mahkûm etmezler. Misafirperverlik göstermeğe arzulu muyuz? Başkalarına karşı saygılı olup onlara yardım etmek üzere fedakârlık yapmaya hazır mıyız? Yoksa böyle fırsatlar ve durumlar ortaya çıkınca söyleniyor muyuz? Böyle yaptığımız takdirde, sahip olabileceğimiz sevinci ve iyilik yapmakla alacağımız mükâfatı kaybederiz. Yürekten sevk edilerek yapılmayan şeyler Tanrı’yı memnun etmez.

Mevhibeni Doğru Şekilde Kullan

12. (a) Cemaatte kimler yardımcı ‘mevhibeler’ alıyorlar? Herkesin aynı yeteneklere sahip olmaları beklenir mi? (b) Bu gibiler nasıl Tanrı’nın “kâhyaları” oluyorlar? Bundan doğan sorumluluk nedir?

12 Petrus, aynı zamanda mevhibelerimizin kullanılışı hakkında da konuşuyor. Herkesin bazı yetenekleri var; fakat hiç kimse bunların tümüne sahip değildir. Aynı zamanda, bazıları belirli mevhibelere başkalarına oranla daha büyük ölçüde sahiptirler. Başkalarının tıpkı bizim yaptığımızı yapmalarını veya sanki arzu ettiğimiz kalıba girmelerini beklememeliyiz. Petrus şöyle diyor: “Her biri nasıl mevhibe aldı ise, birbirinize Allahın çeşit çeşit inayetinin iyi kâhyaları gibi o mevhibe ile hizmet edin.” (I. Pet. 4:10) Eğer, bir kimse cemaate yardımcı olabilecek bir yeteneğe sahipse, kendisini bu mevhibeyi kullanmakta Tanrı’nın bir kâhyası olarak telakki etmelidir. Bu mevhibenin, her iyi ve kâmil hediyeyi veren Tanrı’dan geldiğini bilmelidir. Bu mevhibeye sahip olan kişi, onu veren ve efendisi olanın kâhyası olur. (I. Kor. 4:2) Bu mevhibeyi Tanrı’nın hak edilmemiş inayeti sayesinde aldı ve bu hak edilmemiş inayet Hıristiyan cemaati için gerekli yararları sağlar. Bu hak edilmemiş inayet cemaatteki farklı kişilerin birçok yol ve tarzda gerekli olanı sağlamalarıyla ifade ediliyor. Eğer bizden birinin bir yeteneği varsa ve onu cemaatin yararına kullanmıyorsa, kâhyalık konusunda noksan bulunuyor demektir.

13. Cemaatte konuşanların ne şekilde “Tanrı’nın kutsal beyanlarına göre” konuşmaları isteniyor?

13 Resul, devamen mevhibelerin çeşitlerini ve bunların nasıl kullanılması gerektiğini tarif ederek şöyle diyor: “Eğer biri söyliyorsa, Tanrı’nın kutsal beyanlarına göre (YD) söylesin.” (I. Pet. 4:11a) Bu, kişinin konuştuğu zaman, daima haklı olduğunu ve söylediği şeylere göre insanların hareket etmeleri gerektiğini zannetmesi anlamına gelmez. Biri konuşunca kendi fikirlerini söylememeli veya delil olmaksızın bir şeyler ileri sürmemeli. Söylediklerinin hakikat olduğundan, sağlam şekilde Tanrı’nın söylediklerine dayanıp Mukaddes Kitabın ruhuyla uyumlu olduğundan ve onları Mukaddes Kitapla ispat edeceğinden emin olmalıdır. Ancak bir kimse, bu şekilde, başka bir kimseye yardımcı olabilir.

14. (a) I. Petrus 4:11’e göre, biri cemaatte bir başkasına nasıl “hizmet” edebilir? (b) Böyle biri bu şekilde hizmet ederken daima neyi zihninde tutmalıdır? Nasıl mükâfatlandırılacaktır?

14 Petrus, ondan sonra, sözlerden işlere geçerek şöyle diyor: “Eğer biri hizmet ediyorsa, Allahın tedarik ettiği kuvvetten olarak hizmet etsin.” (I. Pet. 4:11b) Bir kardeşe veya muhtaç durumda olan komşusuna yardım etmek üzere maddi imkânlara sahip olan veya herhangi bir fırsatta yardım yaparak hizmet edebilen Hıristiyan cemaatine mensup biri, kardeşleri arasında sevgi niteliğini geliştirebilir. Eğer bir kimse yapabilecek durumdaysa, bu fırsatın ve onu sağlayan şeylerin kendisine Tanrı tarafından verildiğini kabul etmeli ve yardımını esirgememeli. Bu sadece Tanrı’yı memnun etmekle kalmaz, aynı zamanda bunu yapan Hıristiyan’ın hizmetini de etkili kılar, zira Tanrı böyle alçak gönüllülükle hizmet edeni bereketler. Böyle yapan biri şu meselin söylediği gibi daha büyük bir iman ve başarı elde etme fırsatıyla mükâfatlandırılacaktır: “Cömert olan can semiz olur; ve sulayan kendisi de sulanır.”—Sül. Mes. 11:25.

15. Kâhyalığımızı sadakatle yerine getirmekle İsa Mesih vasıtasıyla Tanrı nasıl izzetlendirilebilir?

15 Mevhibe ve yeteneklerimizi bu tarzda kullanmanın sonucu acaba nedir? Ümidimizin tam gerçekleşmesine bizi daha çok yaklaştırır mı? Evet, zira Tanrı’ya hizmet etmek üzere yaptığımız ilk seçimimizin en önemli yönünü, yani şunu oluşturur: “İsa Mesih vasıtası ile Allah her şeyde taziz olunsun.” (I. Pet. 4:11c) Eğer Mukaddes Kitapla uyum içinde olan mükemmel işler yaparsak, Mesih izzetlendirilmiş olur, çünkü onun vasıtasıyla kurtulma ümidine sahip olarak Tanrı’nın önünde makbul bir durumumuz vardır. Böylece Tanrı da izzetlendirilmiş olur, çünkü kendisi Oğlunu Gönderendir; o halde Mesih’i izzetlendirirken Tanrı’yı da izzetlendirmiş oluruz.

Istırap Çekmek Nasıl İyiliğimiz İçin İşler?

16. Bir Hıristiyan baskılarla veya zulümlerle karşı karşıya kaldığı zaman dahi, sevinmek için ne gibi nedenler bulabilir?

16 Bu hayat yolu, hem Tanrı’yı, hem de Oğlu İsa Mesih’i izzetlendirir ve onlara hizmet ederken bize de sevinç sağlar. Bunu bilmekle tatmin hissi duyabilir ve neşeli olabiliriz. Birçok baskılar, hatta güçlükler ve zulüm olsa dahi, hayat yolumuzda mutluluğu koruyabiliriz. Resul Petrus mektuplarında ıstırap çekmenin nedenini, amacını ve sadakatle dayanmanın sonucu hakkında sık sık konuşuyor. Günlerindeki Hıristiyanlara, ümitleri ve Tanrı’nın onlar için sağladığı koruma hakkında şöyle yazdı: “Şimdi lüzumuna binaen bir müddet çeşit çeşit tecrübelerle kederlendiniz ise de, bununla çok mesrur olursunuz; ta ki İsa Mesihin keşfolunmasında, fani olduğu halde ateşle kaledilen altından çok kiymetli olan imanınızın imtihanı [imanınızın denenmiş niteliği, YD] size medih ve izzet ve şeref olsun.”—I. Pet. 1:6, 7.

17, 18. (a) Hıristiyanların çektikleri ıstıraplardan bahseden resul Petrus neden “eğer Allahın iradesi bu ise” diyor? (b) Resul Pavlus gibi, bugün bir Hıristiyan, yaptığı seçime sımsıkı bağlı kaldığından dolayı başına gelen sıkıntıları nasıl telakki etmelidir?

17 Petrus, birinci mektubunun üçüncü babında Hıristiyanların çektiği ıstıraplara dikkatimizi çekip şöyle diyor: “Çünkü eğer Allahın iradesi bu ise, iyilik işleyerek elem çekmeniz kötülük işliyerek çekmenizden daha iyidir.” (Ayet 17) Böyle ıstırap çekmek hakkında neden “eğer Allahın iradesi ise” diyor? Kendisi bunu şöyle açıklıyor: “Ey sevgililer, sizi imtihan için olan aranızdaki ateşli tecrübeyi size garip bir şey oluyormuş gibi, garip saymayın; fakat Mesihin elemlerine hissedar olduğunuz derecede sevinin, ta ki onun izzetinin keşfolunmasında, çok mesrur olarak sevinesiniz. Eğer Mesihin adı için sitem olunursanız, size ne mutlu! çünkü izzetin ve Allahın Ruhu üzerinizde kalır.”—I. Pet. 4:12-14; Resullerin İşleri 5:41, 42 ile karşılaştır.

18 Her ne kadar Hıristiyanlar ıstırap çekmeyi tercih etmiyorlarsa ve şehit olmak için çalışmıyorlarsa da, Efendileri olan Mesih’i sadakatle takip ettiklerinden dolayı ıstırap çekmek zorunda kalırlarsa mutlu olurlar. Bir Hıristiyan’ın imanı uğruna ölmesinden daha büyük şeref olmaz. Resul Pavlus bir hayli ıstırap çekmeyi gerektiren Mesih’in yolunu takip etmeyi seçmeden önce, ün, şeref ve mevki açısından önünde parlak imkânlar bulunan bir adamdı. Bu hususta duygularını nasıl dile getirdiğine dikkat edin: “Fakat benim için kâr olan şeyleri Mesih için zarar saydım. Evet, kendisi uğruna her şeyi zayettiğim Rabbim İsa Mesih bilgisinin yüksekliğinden ötürü, gerçekten her şeyi zarar sayıyorum, ve süprüntü sayıyorum, ta ki Mesihi kazanayım;. . . .onun ölümünün suretini alarak onu ve onun kıyamının kudretini ve onun elemlerine iştiraki bileyim.” (Fil. 3:7-10) Pavlus her yönden Mesih gibi olmak isteyerek Mesih’e benzer şekilde ölmesi gerektiği takdirde, bunu en büyük şeref sayıyordu.

19, 20. (a) Tanrı, hizmetçilerinin ıstırap çekmelerine ne ölçüde izin verir? (b) Muhalefet ve zulmedenlerin gazabı en sonunda nasıl Tanrı’ya hamt edilmesiyle sonuçlanabilir? (c) Tanrı’nın ıstırapların çekilmesine izin verdiği ölçüyle ilgili başka hangi etkenler bizi tahammül göstermeye teşvik edebilir?

19 Petrus sadece ıstırapla gelen mükâfatı belirtmekle kalmadı, fakat aynı zamanda eğer Tanrı ıstırap çekmemize müsaade ediyorsa, O’nun bize ancak ferden ihtiyacımız olan yol ve tarzda eğitim ve disiplin sağlamak üzere buna müsaade ettiğini de belirtti. Mezmur yazarı şunları yazdı: “Gerçek, insanın gazabı sana hamdeder.” (Mezm. 76:10) Eğer Tanrı, insanların bize karşı gazaplarını göstermelerine müsaade ederse, çektiğimiz ıstırapların veya ölümün iyi bir maksada hizmet edeceğinden emin olabiliriz. Bu, sadece bizim için bir eğitim olmakla kalmayacak, aynı zamanda ismi uğruna sadakatla ıstırap çektiğimizi gören Tanrı, başkalarını da kendisini izzetlendirmeğe sevk etmekle kötülerin amacını bozacaktır. Ayrıca, ıstırap nispeten kısa sürecek ve sona erecektir.

20 Böylece Petrus Hıristiyanları teselli ediyor: “Ve sizi Mesihte kendi ebedî izzetine çağıran bütün inayetlerin Allahı, sizi bir müddet elem çektikten sonra kendisi ikmal edecek, pekiştirecek, kuvvetlendirecektir.”—I. Pet. 5:10.

21. (a) Kendimize hangi özel soruları sormamız yararımızadır? (b) Resul Petrus, ikinci mektubunun sonunda belirttiği hangi noktalarla bizi kuvvetlendiriyor?

21 Şimdi doğru bir seçim yaptığını hissediyor musun? Yaptığın bu seçime sadece gelecek şeylere pasif şekilde tahammül ederek değil, fakat aynı zamanda faal şekilde hizmet ederek bağlı kalabileceğini hissediyor musun? Mevhibelerini kardeşlerine hizmet etmek için kullanarak kendini gayrete getirmek üzere çalışmağa hazır mısın? Başkalarının “iyi haber”i öğrenmelerine ve aynı seçimi yapmalarına yardım etmek üzere arzun ve gayretin var mı? Yaptıkları seçime uygun davranırlarken, sabit durmaları için onlara yardım etmeğe istekli misin? Petrus bizi ikinci mektubunun şu kapanış sözleriyle teselli edip kuvvetlendiriyor: “İmdi, ey sevgililer, fasıkların sapıklığı ile sürüklenerek kendi sebatınızdan düşmiyesiniz diye, önceden bunları bilerek sakının. Ancak Rabbimiz ve Kurtarıcımız İsa Mesihin inayetinde ve bilgisinde büyüyün. Şimdi ve ebediyen ona izzet olsun.”—II. Pet. 3:17, 18.

[Sayfa 13’teki resim]

Mukaddes Kitabı kendi kendimize okumak, hakikatin yüreğimizi derin şekilde etkilemesine yardım edebilir.

[Sayfa 15’teki resimler]

Doğru şekilde yardım etmek için, verdiğin nasihatin Mukaddes Kitaba dayandığından emin ol.

    Türkçe Yayınlar (1974-2026)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş