Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w86 1/6 s. 29-32
  • Megiddo Peygamberlik Anlamı Olan Eski Savaş Alanı

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Megiddo Peygamberlik Anlamı Olan Eski Savaş Alanı
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1986 (Dinsel Seri 61-72)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • ESKİ DÜNYADA BAZI YOLLARIN BİRLEŞTİĞİ NOKTA
  • KESİN SONUÇ VEREN SAVAŞ ALANI
  • MEGİDDO—NİHAİ SAVAŞ İÇİN BİR YER Mİ?
  • Armagedon Tüm Savaşları Sona Erdirecek Tanrı’nın Savaşı
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2008
  • Okuyucuların Soruları
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2007
  • Armagedon Mutlu Bir Başlangıç
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2005
  • Armagedon
    Kutsal Yazılardan Kanıtlar Gösterin
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1986 (Dinsel Seri 61-72)
w86 1/6 s. 29-32

Megiddo Peygamberlik Anlamı Olan Eski Savaş Alanı

“YA YEHOVA bütün düşmanların böyle yok olsunlar.” (Hâkimler 5:31) 32 yüzyıl önce yazılmış olan bu zafer ilahisi bu sözlerle sona ermişti. Bununla eski Megiddo şehrinin yakınında kazanılan bir zafer kutlanmıştı.

Mukaddes Kitabın kaydına göre, İsrail’in hâkimi Barak’a, yanına silahlı 10.000 kişi alarak Tabor dağına çıkması Tanrı tarafından emredilmişti. Bu sayı etkileyici bir sayı değil mi? Belki. Fakat bu 10.000 gönüllü, gereğinden az silahla donatılmış bulunuyordu. Aralarında “kalkan yahut mızrak görül”medi. (Hâkimler 5:8) Buna karşılık, düşman aksine silahsız değildi. General Sisera tarafından yönetilen Kenân ordusu, askeri teknolojinin en son silahlarıyla, “dokuz yüz demir cenk arabası” ile donatılmıştı. (Hâkimler 4:3) Bu arabalar Kenânlılara hızlı manevra yapmakta üstünlük sağlıyor ve psikolojik açıdan da onları güçlendiriyordu.

Böyle olmakla beraber beklenen zafer, askerlerin yiğitliği ve silah donatımı sonucu gelmeyecekti. Sisera’nın güçlü ordusu, o anda toprağı kuru olan Kişon vadisine çekildi. Yehova oraya inmesi için Barak’a işaret verdi. Dağdan 10.000 kişinin vadiye doğru hızla akın edişini gözünüzde canlandırmağa çalışın! Fakat Yehova aniden bir sağanağın başlamasına yol açtı. Rüzgârla yağan yağmur düşmanın yüzünü kamçılıyordu. Kabaran sular Kişon vadisini hemen bir çamur denizine dönüştürdü ve Sisera’nın savaş arabaları çamura saplandı. Şaşkınlık ve dehşete kapılan Sisera’nın askerleri kaçtı, fakat İsrail, onların ardını kovaladı. Yakalanıp öldürüldüler. “Bir kişi bile kalmadı.”—Hâkimler 4. ve 5. bapları.

Bu görkemli zaferin sonunda ilham edilen şu sözlere hayret edilmemeli: “Ya RAB (Yehova) bütün düşmanların böyle yok olsunlar; fakat seni sevenler kuvvetinde doğan güneş gibi olsunlar.” (Hâkimler 5:31) Lütfen “böyle” sözcüğüne dikkat edin. Bu sözcük savaşın peygamberlik niteliği taşıdığı, yani ilerde Tanrı’nın tüm düşmanlarının yok olacakları büyük kapsamlı bir savaşı işaretlediği fikrini uyandırmaktadır. Bununla beraber İsrail’i kuşatan düşmanlar bu feci sonucu çabuk unuttu. Sadece 47 yıl sonra Midyan’ın yönetiminde birleşen bazı uluslar, Megiddo’nun uzantısında “bir araya toplandılar ve geçip Yizreel vadisinde ordugâh kurdular.” (Hâkimler 6:33) Ordugâh kuran bu düşmanlar “çoklukça çekirge gibi” idiler. Oysa bu kez İsrail ordusu, Gideon’un yönetiminde, düşman ordugâhının çevresinde duran, sadece 300 kişilik küçük fakat cesur bir grup idi. Bu 300 kişi, işaret verildiğinde boruları çalıp, gürültüyle testileri kırmış, meşaleleri sallamış ve büyük bir çağırışla “Yehova’nın ve Gideon’un kılıcı” diye bağırmışlardı! Midyanlılar paniğe kapıldılar! “Yehova her birinin kılıcını arkadaşına karşı . . . . koydu” ve Gideon’un küçük grubu bozgunu tamamladı.—Hâkimler 7. bap.

Bugün bizler de, Midyanlıların düştüğü hataya düşmeyip Megiddo’nun önemini gözden kaçırmayalım. Mukaddes Kitap, bu sözü geçen savaş alanına yaklaşık 12 defa değinir. Mukaddes Kitap, Megiddo’da cereyan eden olayların, günümüze dair ciddi bir anlam taşıdığını gösterir. Bundan dolayı hem Mukaddes Kitabın, hem de arkeolojinin bu tarihi alan hakkında neler dediğine bir göz atalım.

ESKİ DÜNYADA BAZI YOLLARIN BİRLEŞTİĞİ NOKTA

Megiddo, Hatsor ve Gezer şehirleriyle birlikte bir zamanlar Asya ile Afrika kıtaları arasında bağlantı sağlayan önemli askeri ve ticaret yollarına hâkim bir şehirdi. Megiddo’nun konumu, diğer iki şehir arasında bulunduğundan, stratejik yönden büyük önem taşıyordu. Tüm yönlerden gelen doğal geçitler, patikalar ve yollar onun vadisinde birleşirdi. The Geography of the Bible adlı kitap “Megiddo” için, “ticaret yollarının kavşağında, aslında eski dünyada en önemli yolların birleştiği bir noktada bulunuyordu” der.

Megiddo, Karmel sıradağlarının kuzeydoğusunda, yaklaşık olarak 32 km. uzunluğunda büyük bir vadiye hâkimdi. Kışın yağışlı mevsimde etrafı kuşatan dağlardan inen sular, yanındaki Kişon Irmağının taşmasına neden olurdu. Bunun için bu bölgeye “Kişon Irmağı” da denilmekteydi. (Hâkimler 4:13) Geography of Israel adlı kitap şöyle der: “Kış yağmurlarından dolayı” vadinin toprağı “koyu çamura dönüşürdü . . . . Kişon’un meyili çok azdır ve girişi . . . . kolayca tıkanır; bunun için burada bataklıklar oluşur.” Sisera ve ordusu bu ovanın ne kadar çamurlu olabileceğini çok iyi anladı. Bununla beraber yaz mevsiminde kuru havada bu açık ova, savaş arabalarının kolayca hareket edebilecekleri mükemmel bir yerdi. (Neşideler Neşidesi 6:11, 12 ile karşılaştır.) Ordular burada rahatlıkla toplanabilirdi.

Şu halde, Kral Süleyman’ın Megiddo’yu kuvvetlendirmek için girişimde bulunmasına şaşmamalı: “Ve kıral Süleymanın angaryacıları toplamasının sebebi . . . . Yeruşalimin duvarını, ve Hatsoru, ve Megiddoyu, ve Gezeri yapmaktı.” (I. Kırallar 9:15) Bugün geniş ve açık bir vadiye bakan 21 metre yüksekliğinde bir tepe, Megiddo’nun bulunduğu yeri işaretler. Eski zamanlarda çok kere harabelerin üstünde yeni binalar inşa edilirdi. Bundan dolayı, her tabaka tarihte özel bir zamanı işaretleyebilir. Arkeologlar tepeden başlayıp tabana doğru tarihe göre kazarlar. Megiddo’da şehrin birçok kez inşa edildiğini gösteren en az 20 tabaka bulunmuştur. Bıkmadan kazı yapan bu kişilere acaba Mukaddes Kitap nasıl yardım etti?

Şehir kapılarının yapımı o zaman şüphesiz Süleyman’ın Megiddo, Hatsor ve Gezer şehirlerini sağlamlaştırma tasarısında hayati bir rol oynadı. Bir süre önce Megiddo’da böyle kapılar bulundu. Kısa zaman sonra Hatsor’da da aynı stilde kapılar bulundu. Böylece arkeologlar, Mukaddes Kitaptan bir ipucu alarak Gezer’de de araştırmalara başladılar. Burada da aynı stilde kapılar bulunduğuna şaşmamak gerek. Mukaddes Kitap tetkikçileri için acaba bu ne anlam taşır? Tanınmış bir arkeolog olan profesör Yohanan Aharoni şöyle diyor:

“Üç yerde yapılan kazılarda MÖ  onuncu yüzyıldan kalma tabakalarda aynı plana göre yapılmış kapılar bulundu. . . . . Üç bekçi odasıyla ve geçidin her tarafında bulunan dört takım kemer payandasıyla bu gibi kapılar şimdiye kadar sadece iki yerde bulunmuştur . . . . Bundan dolayı Hatsor, Megiddo ve Gezer kapıları, üçlü odalarıyla birlikte Süleyman’ın hükümdarlığına aittir; böyle olduğuna dair Mukaddes Kitap bilginleri arasında adeta tam bir görüş birliği vardır.”

Benzer şekilde Dr. Yigael Yadin şu sonuca varır: “Süleyman’ın Hatsor, Megiddo ve Gezer şehirlerindeki istihkâmlarının kalıntıları arkeologlar için Mukaddes Kitabın nasıl önemli ve pratik bir rehber olduğuna dair öğretici bir örnektir.”

KESİN SONUÇ VEREN SAVAŞ ALANI

Megiddo’nun stratejik konumu düşünülürse, onun adının eski tarihte bile savaş alanı fikrini uyandırdığı kolayca anlaşılır. Aslında İbrani dilinde “Megiddo” sözcüğünün “orduların toplanması” anlamında olduğu söylenmiştir. Profesör Aharoni şöyle yazdı:

“Tarihsel kaynaklarda MÖ  onbeşinci yüzyıla kadar Megiddo’nun anılmamış olması gerçeğine rağmen, o, büyük önem taşıyan istihkamlı bir şehirdi. MÖ  15. yüzyılda III. Thutmose’un yazıtlarında görülür. Bu firavunun tarihsel kayıtları Megiddo’nun, baş kaldıran Kenân şehirlerinin itifakının başında bulunduğunu yazar. . . . . Mısır ve Kenân’ın savaş arabaları Megiddo dolaylarında bu ayaklanmanın nihai savaşını yaptılar. Bu, ayrıntıları muhafaza edilen en eski askeri çarpışmadır. Firavun, savaş alanında Kenânlı askeri kuvvetleri tamamen bozguna uğrattıktan sonra içinde 924 savaş arabası olmak üzere zengin çapul malı ele geçirdi!”

Ayrıca The New Israel Atlas eserinin yazarı Dr. Zev Vilnay, vadiyi “eski tarihten başlayarak I. Dünya Savaşına kadar ünlü savaşların sahnesi” olarak tanımlar.

MEGİDDO—NİHAİ SAVAŞ İÇİN BİR YER Mİ?

Mukaddes Yazıların sonuncusu olan Vahiy kitabındaki bir rüyette “bütün dünyanın kıralları”nın “her şeye kadir olan Allahın büyük gününün cengi için Har–Magedon [Megiddo Dağı] Armagedon”da bir araya toplandıkları kayıtlıdır.a Bazıları bu isimlerdeki benzerlikten dolayı, bu savaşın harfi Megiddo’nun uzantısındaki vadide yapılacağı sonucuna vardılar. Oysa Megiddo tepesi aslında bir “dağ” olarak nitelendirilemez. Şu hususu da lütfen düşünün: Megiddo vadisi, büyük orduları ve geniş askeri donatımlarıyla birlikte dünyanın tüm yöneticilerini kapsayacak kadar büyük müdür? The International Standart Bible Encyclopedia bize: “Bu, vahiye ait bir dildir, ve Armagedon’un özel bir yer için değil, nihai, kesin bir çarpışma için kullanılan sembolik bir terim olması mümkündür” der.

Şu halde “Armagedon” nedir? Anlaşıldığı gibi, anlamı semboliktir. Kesin savaşların yeri olarak Megiddo’nun tarihten hareket eden Vahiy kitabı onu, Tanrı’nın kavmine karşı “tüm milletler”in beslediği nefretin doruğa ulaştığı zamanki durumunu tasvir etmek için kullanır. (Matta 24:9, 14) Mesih’in takipçileri, Tanrı’nın gökteki Krallığını sadakatle desteklemeğe devam edeceklerinden dolayı, dünyanın yöneticileri, bir araya gelecekler ve gerçekte onları yok etmek için ‘toplanacaklar.’ Böyle olmakla beraber, Yehova’nın Şahitleri misilleme yapmayacaklardır. (İşaya 2:1-4) Tanrı, Kralları Rab İsa Mesih’i onlar için savaşmak üzere tayin etmiştir. Gökteki bu Kral, en kritik anda ‘gökteki ordusu’ ile müdahale edecek ve “dünya kıralları ve onların ordularına” saldıraçaktır. Tıpkı Megiddo’da yapılan çarpışmalarda olduğu gibi, bu küresel savaşın sonucu da kesin olacaktır. Tanrı’nın tüm yeryüzündeki düşmanları, Debora ve Barak’ın zafer ilahisinde aynen peygamberlik edildiği gibi, “yok” olacaklardır! — Vahiy 19:11-21; Hâkimler 5:31.

Yehova’yı sevenler arasında mı, yoksa O’nun düşmanları arasında mı olmak istersin? Mukaddes Kitap, Yehova Tanrı ve O’nun kavminin tarafında duruş almayan kişilerin, gerçekte hayatlarını kaybetme tehlikesinde olduklarını gösterir. (Tsefanya 2:3; II. Selânikliler 1:7-9) Dolayısıyla duruş almakta gecikmemeliyiz; vakit kısadır! İzzetlendirilmiş olan İsa Mesih, özellikle “büyük sıkıntı”nın doruğu olan Armagedon’a değinerek şöyle uyarır: “İşte! Hırsız gibi geliyorum.”—Vahiy 16:15; Matta 24:21.

“Her şeye kadir olan Allahın büyük gününün cengi” şanlı bir zaferle sonuçlanacaktır. Tanrı’nın gökteki Krallığı için yeryüzünü cennete dönüştürme yolunu açacaktır. (Matta 6:9, 10; Vahiy 21:3-5) Fakat bu savaş her şeyden çok, peygamberlik niteliğindeki şu duanın görkemli bir gerçekleşmesi olarak, evrendeki en büyük ismin hakkını teyit edecektir:

“Bunlara, Midyana, Kişon vadisinde, Siseraya, Yabine yaptığın gibi yap. . . . . Böylece onları fırtınan ile kov, ve kasırgan ile onları dehşete koy. Onların yüzlerini utanç ile doldur, ta ki, senin ismini arasınlar, ya Yehova. Ebediyen utansınlar ve şaşkın olsunlar; rüsvay olsunlar ve yok olsunlar; ta ki, bilsinler, sen ki, ismin Yehovadır, bütün dünya üzerinde yalnız sen Yücesin.”—Mezmur 83:9, 15-18.

[Dipnot]

a (Vahiy 16:14, 16)

[Sayfa 30’daki haritalar]

(Ayrıntılı bilgi için lütfen yayına bakın.)

Megiddo, Asya ile Afrika kıtaları arasında bağlantı sağlayan önemli askeri ve ticaret yollarına hâkimdi.

Ticaret Yolları-------

Hatsor

Megiddo

Gezer

Yeruşalim

[Harita]

ASYA

AFRİKA

[Sayfa 32’deki pasaj]

“Bütün yüreğimle RABBE (Yehova’ya) şükredeyim; bütün hârikalarını anlatayım. Sevineyim ve sende sevinçle coşayım; senin ismine terennüm edeyim, ey Yüce Olan. Düşmanlarım yüzgeri döndükleri zaman, senin önünde sürçer, yok olurlar. Çünkü hakkımı ve davamı sen gördün; adaletle hükmederek tahtta oturursun.”—Mezmur 9:1-4.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş