Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w94 1/7 s. 3-4
  • Dinle Neden İlgilenelim?

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Dinle Neden İlgilenelim?
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
  • Benzer Malzeme
  • Kendilerini Gönüllü Olarak Sundular: Arnavutluk ve Kosova
    Yehova’nın Şahitlerinin Tecrübeleri
  • Doğru Dini Buldunuz mu?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
  • Manevi İhtiyaçlarınızı Nasıl Karşılayabilirsiniz?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2004
  • Din
    Kutsal Yazılardan Kanıtlar Gösterin
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
w94 1/7 s. 3-4

Dinle Neden İlgilenelim?

DÜNYA üzerindeki her ülkede dine ilgi duyulur. Diğer yandan, dinle hiç ilgilenmediğini tam bir açık sözlülükle belirten birçok kişi de vardır. Acaba onlar her zaman mı böyle bir düşünüşe sahiptiler?

İnsan, yaratılışı gereği sadece maddi şeylerle gerçek doyumu bulmaz. Manevi şeylere de ihtiyacı vardır. Ara sıra eğlenceye de vakit ayırarak sadece maddi şeyler elde etmeye dayanan günlük yaşam, insanın içindeki ihtiyaçları bütünüyle doyurmaz. İnsanlar, hayvanlardan farklı olarak şunları bilmek ister: ‘Yaşamın amacı nedir?’ ‘Birçok güzelliklerle ve aynı zamanda çirkinliklerle dolu kısa bir hayat; hepsi bu kadar mı?’ Siz de bunlara benzer sorular sormadınız mı?

Öte yandan, bugün yaşayan milyonlarca insan, dine karşı anlamlı bir ilgi duymak bakımından cesaret kırıcı ortamlarda yetişti. Bu etki, belki ana-babalarından, öğretmenlerden, yaşıtlardan ve hatta hükümetten bile gelmiş olabilir.

Arnavutluk kökenli Skalabrino isminde genç bir adam, Komünist yönetim altında insanlara Tanrı’nın olmadığının öğretildiğini anlattı. Ayrıca, din hakkında konuşmak onlar için tehlikeliydi; bu hapsedilmeleriyle sonuçlanabilirdi. Bununla birlikte, 1991 yılında bir mülteci olarak İsviçre’de bulunduğu sırada, kendisine Mukaddes Kitabı tetkik etmesi teklif edildi. O da bunu kabul etti. Neden?

Arnavutluk’ta iken, Mukaddes Kitap olarak adlandırılan bir kitabın varlığını duymuştu, fakat onun hakkında gerçekten hiçbir şey bilmiyordu. Bu nedenle, başlangıçta onu harekete geçiren asıl neden belki Mukaddes Kitabı anlama isteği değildi. Kendisine, Tanrı’nın insanlıkla ve yeryüzüyle ilgili amacını inceleyeceği söylenmesine rağmen, o bunu, aynı zamanda yaşadığı ülkede konuşulan dili ilerletmesine yarayacak bir fırsat olarak gördü. Fakat kısa zamanda, öğrendiği şeylerin, ruhi şeylere karşı içinde duyduğu kuvvetli özlemi doyurduğunu fark etti. Tanrı’nın, insanların içinde ebediyen yaşayabileceği ve hayat için gerekli olan her şeyin bolluğundan zevk alabileceği bir dünya, evet barışın hâkim olacağı yeni bir dünya ile ilgili vaadi yüreğini ısıttı. Kendisinin ve ailesinin bu yeni dünyanın bir kısmı olabileceğini öğrendiği zaman ilgisi daha da arttı. İyi haberi sadece kendine saklayamayacağı için, onlarla paylaşmak amacıyla Arnavutluk’taki ailesine telefon etti.

Rusya’da yaşayan Aleksei de, Mukaddes Kitabın tam bilgisinin insanın hayatı üzerinde yaptığı etki karşısında çok şaşırdı. Problemlerden bunaldığından ve yaşamın amacı hakkında tatmin edici bir açıklama bulamadığından intihar etmeyi düşünüyordu. Yine de, önce bir arkadaşını ziyaret etmek üzere Finlandiya’ya gitti. Trenle yaptığı yolculuk sırasında bazı yolculara kendi problemlerinden bahsetti. Bu yolcular arasında, onu, bu tür problemlere çözüm getirdiği için Mukaddes Kitabı tetkik etmeye teşvik eden Yehova’nın Şahitlerinden biri vardı. Aleksei şüpheci biriydi. Dönerken benzer bir deneyimi oldu. Bu kez başka bir Şahit onunla konuştu ve kendisinin de aynı tür problemleri olduğunu fakat Mukaddes Kitabın bunları yenmesine yardım ettiğini anlattı. O da Aleksei’yi Mukaddes Kitabı tetkik etmeye teşvik etti. Eve geldiğinde telefon çaldı. Şahitlerle tetkik eden ve çok mutlu olduğunu söyleyen başka bir arkadaşı arıyordu. Aleksei, Mukaddes Kitabın ihtiyacı olan şeyi gerçekten sağlayabileceğini anlamaya başlıyordu, fakat yardım olmaksızın onu öğrenemeyeceğini biliyordu. Yehova’nın Şahitleri ile düzenli olarak bir ev Mukaddes Kitap tetkiki yapmayı kabul etti ve ibadetlerine katılmaya başladı. Yaşamlarına Mukaddes Kitabın öğrettiği şeylere göre şekil veren kişilerin, kendileri de insanlığın ortak problemleriyle karşı karşıya olmasına rağmen, neden bu kadar mutlu olduklarını anlaması fazla zaman almadı.

İnsanın yaratılışını bilen İsa Mesih şunu söyledi: “İnsan yalnız ekmekle yaşamaz.” (Matta 4:4) O ayrıca şunu söyledi: “Ne mutlu ruhi ihtiyaçlarının farkında olanlara.” (Matta 5:3) Bu kişilerin mutlulukları, ihtiyaçlarının iyice farkında olmalarından, onu doyurmak için uygun adımlar atmalarından ve Tanrı’nın bereketini hissetmelerinden kaynaklanıyor. Bununla birlikte, ruhi ihtiyacımız sadece bir kiliseye katılmakla veya bazı dinsel ayinlerde hazır bulunmakla karşılanmaz. Bol bol ayinler içeren bir din, kişinin duygularına hitap edebilir, fakat hayatın problemlerine gerçekçi çözümler getirir mi? Bir din, bazı sağlıklı temel kuralları savunsa bile, yaşamın asıl amacıyla ilgili doğru bir anlayış sağlamakta başarısız olursa ruhi ihtiyacınızı karşılar mı? Daha önemlisi böyle bir dini uygulamak Tanrı ile iyi bir ilişkiye yol açar mı? Bu olmaksızın gerçek doyum söz konusu olmayacaktır.

Bu konuda birçok insan henüz bulamadığı bir şeyin arayışı içindedir.

[Sayfa 3’teki resim]

Ruhi ihtiyaçlarınız bir kiliseye katılmakla gerçekten doyurulacak mı?

[Sayfa 4’teki resim]

Birçok kişi, Mukaddes Kitabı öğrendiği zaman hayatın yeni bir anlam kazandığını gördü

    Türkçe Yayınlar (1974-2026)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş