Dipnot

a The Watchtower bir keresinde işin içyüzünü anlamamızı sağlayan şu açıklamada bulundu: “Bu hayatı boş şeylerle harcamamalıyız. . . . . Hayatla ilgili her şey bu kadarsa, hiçbir şeyin önemi yok. Bu hayat havaya fırlatılıp kısa sürede tekrar yere düşen bir topa benzer. Çabucak geçen bir gölge, solan bir çiçek, kesilip çok geçmeden kuruyan bir ot gibidir. . . . . Sonsuzlukla kıyaslandığında ömrümüz ölçülemeyecek kadar küçük bir noktadır. Zaman akışında bir su damlacığı büyüklüğünde bile değildir. Süleyman, birçok insanın yaşamındaki ilgi odaklarını ve etkinlikleri gözden geçirdikten sonra onları boş olarak nitelemekte kuşkusuz haklıdır. Öylesine çabuk gelip gidiyoruz ki, gelip giden milyarlarca kişiden biri olarak dünyaya gelmemize hiç değmiyor ve burada bulunduğumuzdan çok az kişinin haberi oluyor. Bu olumsuz, karanlık, ters ya da anormal bir görüş değildir. Hayatla ilgili her şey bu kadarsa bu bir hakikat, göğüslememiz gereken bir gerçek, pratik bir görüştür.”—1 Ağustos, 1957, sayfa 472.