-
Mucizelerin Olması Gerçekten Mümkün mü?: Üç Yaygın İtirazGözcü Kulesi—2012 | 1 Ağustos
-
-
Mucizelerin Olması Gerçekten Mümkün mü?: Üç Yaygın İtiraz
1. İTİRAZ: Doğa kanunlarına aykırı olduğundan mucizelerin gerçekleşmesi imkânsızdır. Doğa kanunlarıyla ilgili anlayışımız bilim insanlarının doğada olup bitenlerle ilgili gözlemlerine dayanır. Fakat bu kanunlar bir dilin gramer kurallarına benzer ve bilindiği gibi kurallarla ilgili bazı istisnalar olabilir. Aslında bu kanunlarla ilgili anlayışımız çok kısıtlıdır (Eyüp 38:4). Bir bilim insanı tüm hayatı boyunca belli bir doğa kanununu incelemiş olabilir. Fakat tek bir istisna, o kanunla ilgili anlayışını yeniden gözden geçirmesine yol açar. Şu söz gerçekten de doğrudur: “Tek bir siyah kuğu, tüm kuğular beyazdır teorisini çürütmeye yeter.”
Her ayrıntısını bilmediğimiz bir şey hakkında kolaylıkla sabit bir fikre kapılabileceğimizi şu hikâye gösteriyor. John Locke (1632-1704) Hollanda büyükelçisi ile Siyam kralı arasında geçen bir diyaloğu anlatır. Büyükelçi krala Hollanda’yı anlatırken orada bazen bir filin bile suyun üzerinde yürüyebileceğini söyler. Kral hemen karşı çıkar ve büyükelçinin yalan söylediğini düşünür. Oysa büyükelçi sadece kralın daha önce görmediği bir şeyi anlatıyordur. Kral suyun donunca buza dönüştüğünü, dolayısıyla bir fili taşıyabileceğini bilmiyordur. Kral tüm ayrıntıları bilmediğinden bunun gerçekleşmesi ona imkânsız görünmüştür.
Bundan sadece 20-30 yıl önce imkânsız gözüyle bakılan bazı gelişmeleri görelim:
● Bir uçak hiç aktarma yapmadan saatte 900 kilometre hızla uçarak New York’tan Singapur’a 800’den fazla yolcu götürebiliyor.
● Video konferans programları sayesinde farklı kıtalardaki insanlar yüz yüze görüşebiliyor.
● Binlerce şarkı kibrit kutusundan bile daha küçük bir aygıta sığdırılabiliyor.
● Cerrahlar kalp ve başka organ nakilleri yapabiliyor.
Bu gerçekleri düşündüğümüzde mantıken şu sonuca varabiliriz: İnsanlar sadece 20-30 yıl önce imkânsız olarak görülen şeyleri başarabiliyorsa, evreni ve içindeki her şeyi yaratan Tanrı henüz kavrayamadığımız ya da şu anda taklit edemediğimiz olağanüstü şeyleri elbette yapabilira (Başlangıç 18:14; Matta 19:26).
2. İTİRAZ: Mucizeler Kutsal Kitabın insanları kandırmak için kullandığı olaylardır. Kutsal Kitap tüm mucizelere inanmamızı söylemez. Aksine bizi bu konuda uyarır. Mucizelere ve etkileyici alametlere inanmak konusunda çok dikkatli olmamızı söyler. Şu uyarıya dikkat edin: “Kanunsuz adam, Şeytan’ın kontrolünde gerçekleştirdiği işlerden aldığı destekle varlığını sürdürürken, etkileyici işler, sahte alametler, şaşılacak şeyler gerçekleştirerek, her türlü kötülüğe ve hileye başvura[cak]” (2. Selanikliler 2:9, 10).
İsa Mesih de gerçek takipçisi olmayan birçok kişinin onun izinden gittiğini ileri süreceğini söylemişti. Hatta bazıları ona şöyle diyecekti: “Efendim, Efendim, biz senin adınla peygamberlik etmedik mi, senin adınla cinler çıkarmadık mı ve senin adınla büyük işler yapmadık mı?” (Matta 7:22). Fakat İsa onları takipçileri olarak kabul etmeyecekti (Matta 7:23). Açıkça görüldüğü gibi İsa her mucizenin Tanrı’dan kaynaklanmadığını öğretti.
Tanrı, kullarının sadece mucizelere bakarak iman etmelerini istemiyor. Onlar imanlarını sağlam bir şekilde gerçeklere dayandırmalıdır (İbraniler 11:1).
Örneğin Kutsal Kitapta kayıtlı en ünlü mucizelerden biri olan İsa Mesih’in diriltilişini ele alalım. Bu olaydan yıllar sonra Korintos cemaatindeki bazı kişiler İsa’nın diriltilip diriltilmediğinden şüphe duymaya başladılar. İsa’nın elçisi Pavlus onlara nasıl yardım etti? Sadece “İmanlı olun” mu dedi? Hayır. Onlara güçlü kanıtları hatırlatarak şöyle dedi: “[İsa] gömüldü. Evet o, Kutsal Yazılara göre üçüncü günde diriltildi. Sonra Kifas’a, ardından onikilere göründü. Ardından bir kerede beş yüzü aşkın kardeşe göründü. Onlardan çoğu bugün de hayattadır” (1. Korintoslular 15:4-8).
Onların bu mucizeye inanıp inanmaması önemli miydi? Pavlus devamen şöyle dedi: “Mesih dirilmemişse, elbette yaptığımız duyuru da boş, imanımız da boştur” (1. Korintoslular 15:14). Pavlus bu konuyu hafife almadı. İsa’nın diriltildiği ya doğruydu ya da değildi! Ve Pavlus bunun doğru olduğunu biliyordu, çünkü bu olaya tanık olan yüzlerce kişi o sırada hâlâ hayattaydı. Hatta onlar gördükleri bu mucizeyi inkâr etmektense ölmeyi tercih ediyorlardı (1. Korintoslular 15:17-19).
3. İTİRAZ: Mucizeler eğitimsiz insanların yanlış anladığı doğa olaylarından başka bir şey değildir. Bazı bilginler Kutsal Kitaptaki mucizeleri Tanrı’nın müdahalesi olmadan gerçekleşmiş doğa olayları olarak açıklamaya çalışıyor. Onlar bunun Kutsal Kitaptaki kayıtları daha inanılır kıldığını düşünüyor. Bazı mucizelerin deprem, salgın hastalık ve toprak kayması gibi olaylarla bağlantısı olabilirse de göz ardı edilmemesi gereken bir şey vardır: Kutsal Yazılarda anlatılan mucizelerin zamanlaması.
Örneğin Mısır’ın başına gelen ilk bela olan Nil Irmağı sularının kana dönmesini ele alalım. Bazıları bu mucizenin, içinde kamçılılar adı verilen kırmızımsı mikroorganizmaların bulunduğu kızıl toprağın Nil’e karışması sonucunda gerçekleştiğini ileri sürüyor. Fakat Kutsal Kitap ırmağın kırmızı çamura değil, kana dönüştüğünü söyler. Çıkış 7:14-21’i dikkatle okuduğumuzda, bu mucizenin tam da Harun’un Musa’nın talimatı üzerine Nil Irmağının sularına değneğiyle vurduğu anda gerçekleştiğini görürüz. Irmağın sularındaki değişime doğal bir etken yol açmış olsa bile, bunun Harun’un sulara vurduğu anda gerçekleşmesi başlı başına bir mucizedir!
Mucizenin zamanlamasının önemi hakkında bir diğer örnek de İsrail ulusu Vaat Edilmiş Topraklara girmek üzereyken olanlardır. Ürdün Irmağının taşan suları onların yolunu kapatmıştı. Kutsal Kitap sonra olanları şöyle anlatır: “Sandığı taşıyanlar Ürdün Irmağına geldikleri zaman, sandığı taşıyan kâhinlerin ayakları suya değdiği anda yukarı yönden akan sular durdu. Çok uzaklara, Tsaretan kenarındaki Adam şehrine kadar bir yığın halinde yükseldi” (Yeşu 3:15, 16). Acaba bu, bir deprem ya da toprak kayması sonucunda mı gerçekleşmişti? Kayıt bunu söylemez. Fakat zamanlaması bu olayın bir mucize olduğunu gösterir, çünkü tam olarak Yehova’nın önceden söylediği anda gerçekleşmiştir (Yeşu 3:7, 8, 13).
O halde, mucizeler gerçekten oldu mu? Kutsal Kitap olduğunu söyler. Kutsal Kitaba göre bunlar sadece doğa olayları değildir. Öyleyse sırf her gün olmuyor diye mucizelerin gerçekleşmesinin imkânsız olduğunu söylemek mantıklı mı?
[Dipnot]
a Tanrı’nın varlığından şüphe ediyorsanız Tanrı Bizimle Gerçekten İlgileniyor mu? ve Hayat Nasıl Başladı? adlı kitapçıklara bakabilir ya da bu dergiyi size veren kişiden daha fazla bilgi isteyebilirsiniz.
[Sayfa 5’teki resim]
Sadece 20-30 yıl önce birçok kişi insanların saatte yüzlerce kilometre hızla uçmasının imkânsız olduğunu düşünürdü
-
-
Kutsal Kitaptaki Mucizelere İnanabilir misiniz?Gözcü Kulesi—2012 | 1 Ağustos
-
-
Kutsal Kitaptaki Mucizelere İnanabilir misiniz?
SİZE şaşırtıcı bir olay anlatılsaydı buna inanır mıydınız? Herhalde bu büyük ölçüde anlatan kişiye ne kadar güvendiğinize bağlı olurdu. Sadece kişinin olayı anlatma şeklini değil dürüst biri olup olmadığını da hesaba katardınız. Eğer yıllardır size hep doğruyu söylediyse ve hiç yalan söylemediyse, anlattıklarına inanmak için sağlam bir nedeniniz olurdu.
Aynı şey Kutsal Kitaptaki mucizeler için de geçerlidir. Bu olaylar olduğunda hiçbirimiz hayatta değildik. Fakat Kutsal Kitapta anlatılanların güvenilir ve doğru olup olmadığını tespit edebiliriz. Nasıl mı? Şimdi, Kutsal Kitaptaki mucizelerin güvenilirliğini artıran bazı etkenleri görelim.
Birçok mucize halkın gözü önünde gerçekleşti. Mucizelere zaman zaman binlerce, bazen de milyonlarca kişi tanık oldu (Çıkış 14:21-31; 19:16-19). Bunlar gözlerden uzak yerlerde değil, halkın bulunduğu yerlerde gerçekleşti.
Mucizelerin önemli bir özelliği gösterişsiz olmalarıydı. Özel bir donanım, şatafatlı gösteriler ya da ışık oyunları yoktu. Kutsal Kitaptaki mucizeler çoğunlukla tesadüfi karşılaşmalar ya da birinin ricası sonucunda gerçekleşti (Markos 5:25-29; Luka 7:11-16). Bu mucizeler, yapan kişi tarafından kurgulanmış olamazdı.
Mucize yapanların amacı şan şöhret ya da para kazanmak değildi. Onların amacı Tanrı’yı yüceltmekti (Yuhanna 11:1-4, 15, 40). Mucizevi güçleri para kazanmak için kullanmak Kutsal Kitapta mahkûm ediliyordu (2. Krallar 5:15, 16, 20, 25-27; Elçiler 8:18-23).
Kutsal Kitaptaki mucizelerin çeşitliliği bunların insanlar tarafından yapılmış olamayacağını gösterir. Örneğin deniz ve rüzgâr sakinleşti, su şaraba dönüştü, yağmur durdu ve tekrar başladı, hastalar iyileşti ve körlerin gözleri açıldı. Tüm bu mucizeler ve daha birçoğu, bunların ardında evrendeki her şeyin üzerinde yetki sahibi olan insanüstü bir gücün olduğunu gösterir (1. Krallar 17:1-7; 18:41-45; Matta 8:24-27; Luka 17:11-19; Yuhanna 2:1-11; 9:1-7).
Mucizeleri gören muhalifler bunların gerçekleşmediğini iddia etmedi. İsa, dostu Lazar’ı dirilttiğinde onun düşmanları Lazar’ın aslında ölmediğini ileri sürmedi. Zaten bunu yapamazlardı, çünkü Lazar dört gündür mezardaydı (Yuhanna 11:45-48; 12:9-11). İsa’nın ölümünden yüzlerce yıl sonra Talmud’u kaleme alan Yahudiler bile İsa’nın mucizevi güçleri olduğunu kabul ettiler ve bunu sorgulamadılar. Onlar sadece bu güçlerin kaynağını sorguladılar. Benzer şekilde İsa’nın öğrencileri Yahudi mahkemesine çıkarıldıklarında onlara “Mucize yaptınız mı?” diye sorulmadı. Bunun yerine şu soruldu: “Hangi yetkiyle veya kimin adıyla bunu yaptınız?” (Elçiler 4:1-13).
Öyleyse Kutsal Kitabın mucizeler hakkında anlattıklarına güvenebilir misiniz? Ele aldığımız kanıtların gösterdiği gibi, Kutsal Kitapta kayıtlı mucizelerin kesinlikle güvenilir olduğu açıktır. Kutsal Kitaptaki kayıtlara güvenmemizin başka nedenleri de vardır. Örneğin Kutsal Kitap bir olayı anlatırken çoğunlukla zaman, yer ve kişi isimleri gibi ayrıntılar verir. Kutsal Kitabı eleştirenler bile bu tarihsel ayrıntıların doğruluğuna hayran kalmışlardır. Bu kitabın önceden bildirdiği yüzlerce olay en ufak ayrıntısına kadar gerçekleşmiştir. Ayrıca Kutsal Kitap insan ilişkileri hakkında birçok yararlı tavsiyede bulunur. Bu öğütler her yaştan ve her kesimden insana yarar sağlamıştır. Kutsal Kitabın insan ilişkileri konusunda verdiği öğütlerin eşsiz olduğu açıkça görülmüştür.
Bu makaleleri okuduktan sonra Kutsal Kitaba hâlâ tam olarak güvenemiyorsanız, onu daha dikkatle araştırmak için zaman ayırmaya ne dersiniz? Kutsal Kitap hakkında bilgi aldıkça ona duyduğunuz güven artacak (Yuhanna 17:17). Geçmişte gerçekleşmiş mucizeler hakkında anlattıklarına güvenebileceğinizi fark edeceksiniz. Bu kayıtların doğruluğuna inandığınızda, Kutsal Kitabın yakın geleceğimiz hakkında söylediklerine de güvenmek için sağlam bir nedeniniz olacak.
[Sayfa 7’deki resim]
İsa’nın düşmanları Lazar’ın ölmediğini ileri sürmedi
-
-
Yakında Gerçekleşecek MucizelerGözcü Kulesi—2012 | 1 Ağustos
-
-
Yakında Gerçekleşecek Mucizeler
ZOR bir ameliyata girecek olsaydınız ve cerrahın daha önce hiç bu tür bir ameliyat yapmadığını öğrenseydiniz ne hissederdiniz? Şüphesiz kaygılanırdınız. Peki ya bu doktorun kendi alanında önde gelen bir cerrah olduğunu ve daha önce sizinkine benzer yüzlerce ameliyatta başarılı olduğunu öğrenseydiniz ne hissederdiniz? Size yardım edebileceğine güvenmez miydiniz?
Benzer şekilde hasta dünyamızın da kapsamlı bir “ameliyata” ihtiyacı var. Yehova Tanrı, Sözü olan Kutsal Kitapta bu dünyayı cennete dönüştüreceğini vaat ediyor (2. Petrus 3:13). Fakat bunun olabilmesi için önce kötülüğün yeryüzünden tamamen silinmesi gerekir (Mezmur 37:9-11; Özdeyişler 2:21, 22). Cennet yeniden kurulmadan önce, etrafımızdaki tüm kötü koşullar ortadan kaldırılmalı. Bunun için, gerçek anlamda bir mucizeye ihtiyaç var (Vahiy 21:4, 5).
Yehova’nın Şahitleri, yakında bu büyük değişikliklerin gerçekleşeceğine inanır. Çünkü Yehova Tanrı’nın şu ana dek yaptığı mucizeler, vaatlerini yerine getirme gücüne sahip olduğunu gösterir. Şimdi, Kutsal Kitapta kayıtlı mucizelerden sadece altısını ve bunların ileride bizim için ne anlama geleceğini görelim.
Kutsal Kitabın geleceğimizle ilgili vaatleri hakkında bilgi almaya devam edin. İmanınız arttıkça ümidiniz de güçlenecek. Ve bu ümidiniz gerçekleştiğinde, Yehova’nın mucizelerinden bizzat yararlanabileceksiniz.
[Sayfa 9, 10’daki çerçeve/resimler]
MUCİZE:
İSA BİRKAÇ EKMEK VE BALIKLA BİNLERCE KİŞİYİ DOYURDU. MATTA 14:13-21; MARKOS 8:1-9; YUHANNA 6:1-14
VAAT:
“Yeryüzü ürününü esirgemeyecek; Tanrı, bizim Tanrımız nimetler verecek” (MEZMUR 67:6).
BİZİM İÇİN ANLAMI:
BİR DAHA HİÇ KİMSE AÇLIK ÇEKMEYECEK.
MUCİZE:
İSA KÖRLERİ İYİLEŞTİRDİ. MATTA 9:27-31; MARKOS 8:22-26
VAAT:
“Körlerin gözleri açılacak” (İŞAYA 35:5).
BİZİM İÇİN ANLAMI:
TÜM KÖRLER ARTIK GÖRECEK.
MUCİZE:
İSA SAKAT İNSANLARI İYİLEŞTİRDİ. MATTA 11:5, 6; YUHANNA 5:3-9
VAAT:
“Topallar geyik gibi sarp yerlere tırmanacak” (İŞAYA 35:6).
BİZİM İÇİN ANLAMI:
TÜM ENGELLİLER İYİLEŞECEK.
MUCİZE:
İSA BİRÇOK HASTAYI İYİLEŞTİRDİ. MARKOS 1:32-34; LUKA 4:40
VAAT:
“Orada oturan hiç kimse ‘Hastayım’ demeyecek” (İŞAYA 33:24).
BİZİM İÇİN ANLAMI:
TÜM HASTALIKLAR ORTADAN KALKACAK. KUSURSUZ BİR SAĞLIĞIMIZ OLACAK.
MUCİZE:
İSA DOĞA OLAYLARI ÜZERİNDEKİ GÜCÜNÜ GÖSTERDİ. MATTA 8:23-27; LUKA 8:22-25
VAAT:
“Evler yapacaklar, içinde oturacaklar; bağlar kuracaklar, meyvesini yiyecekler. Boş yere emek vermeyecekler” (İŞAYA 65:21, 23).
“Hiçbir şeyden korkmayacaksın. Felaket senden uzak olacak, sana yaklaşmayacak” (İŞAYA 54:14).
BİZİM İÇİN ANLAMI:
ARTIK DOĞAL AFETLER OLMAYACAK.
MUCİZE:
İSA ÖLÜLERİ DİRİLTTİ. MATTA 9:18-26; LUKA 7:11-17
VAAT:
“Mezarlarda olan herkesin . . . . çıkacağı zaman geliyor” (YUHANNA 5:28, 29).
“Deniz kendisinde bulunan ölüleri geri verdi. Ölüm ve ölüler diyarı da kendilerinde bulunan ölüleri geri verdiler” (VAHİY 20:13).
BİZİM İÇİN ANLAMI:
ÖLEN SEVDİKLERİMİZİ TEKRAR GÖREBİLECEĞİZ.
-