sahip olmadığını, fakat sadece sanatsal bir tanım olduğunu kabul ediyoruz. Bu resimler, bilginlerin çelişen ve değişen fikirlerini de yansıtmıyor, ayrıca orada eski putperestlikten kaynaklanan dinsel simgeler de kesinlikle kullanılmıyor.

Konstantin’den Önce Hıristiyan Haçı Var mıydı?

“Haç, hemen hemen bütün uygarlıklarda bulunan çok eski bir semboldür. Her ne kadar haç, kötülükten korunmak için mezarlarda bir süs olarak kullanılırsa da, antropologlar, haçın anlamını tam olarak bilmiyorlar. Fakat ağızdan çıkarken temsil edilen ünlü Mısırlı “crux ansata” her halde hayat veya soluğu temsil ediyor. Haçın çok geniş şekildeki kullanımı, özellikle Golgota’da cereyan etmiş olaylarla ilgili ve de diğer ilk Hıristiyan kalıntılarında onun mevcut olmayışını daha kesin şekilde meydana çıkarıyor. Bugün bilginlerin çoğu, haçın İsa’nın ıstırap çekmesine işaret eden sanatsal kullanımı, Konstantin’den önceki zamanlarda bulunmadığı konusunda hemfikirdirler.”—Ante Pacem—Archaeological Evidence of Church Life Before Constantine (1985) Profesör Graydon F. Snyder tarafından (s. 27).

İlginç Sorulara Cevaplar

◼ “Kılıcın yediğinden fazlasını orman yedi” diyen II. Samuel 18:8’de ne kastediliyor?

Kral Davud’un yakışıklı oğlu Abşalom, tahtı gaspederek babasının Yeruşalim’den kaçmasına neden oldu. Daha sonra (belki Erden Nehrinin doğusunda bulunan) Efraim ormanına, Abşalom’un kuvvetleri ile Yehova’nın meshedilmiş Kralı Davud’a bağlı kalanlar arasında savaş çıktı. II. Samuel 18:6, 7’deki kayda göre yapılan şiddetli savaşta Davud’un adamları 20.000 isyankârı kılıçtan geçirdiler. Sonraki ayet ise kısmen şöyle devam eder: “Ve o gün kılıcın yediğinden fazlasını orman yedi.”

Bazıları, bu sözlerin, isyankâr askerlerin ormanda yaşayan vahşi hayvanlar tarafından parçalandığına değindiğini söylediler. (I. Samuel 17:36; II. Kırallar 2:24) Fakat “kılıç” öldürülenleri harfiyen nasıl ‘yemiyorsa’ hayvanlar da onları yememiş olabilir. Aslında “orada cenk bütün memleket üzerine yayıldı.” Bu nedenle Abşalom’un bozguna uğratılan adamlarının paniğe kapılıp kaçarken kayalı ormanda belki çukurlara ve gözden saklı tuzaklara düşüp sık çalılıklarda sıkışıp kalmaları, daha olası bir açıklama tarzı görünmektedir. Kaydın devamen, bizzat Abşalom’un da ormanın kurbanı olduğunu anlatması ilginçtir. Herhalde uzun ve gür saçları nedeniyle büyük bir ağacın dalına asılı kaldığından, Yoab ile adamlarının saldırısı sonucu öldürüldü. “Ve Abşalomu aldılar, ve onu [cesedini] ormandaki büyük çukura attılar, ve üzerine çok büyük bir taş yığını yaptılar.”—II. Samuel 18:9-17.

1987 Yılının Dinsel Seri Kitaplarındaki Konuların İndeksi

(Rakamlar Makalenin Bulunduğu “Dinsel Seri”deki Kitapların Numaralarıdır)

ÇEŞİTLİ KONULAR

Araştırıcı Bir Ruha Sahip Misin? 75

Bacakları Hangi Durumda Çivilenmişti? 84

Çocuk Kurbanları—Neden Çok İğrenç? 75

Duvardaki El Yazısı, 77

Dünya Çapındaki Kudret Mücadelesi, 75

Geleceğinizi Öğrenmenin Daha İyi Bir Yolu, 79

Haçın Hıristiyanlar İçin Ne Anlamı Var? 84

İman Dağları Nakledebilir, 84

Öfkeyi Kontrol Altına Almak, 83

Ölüler Yaşıyor Mu? 73

Özgürlüğü İlan Et!, 77

Sonun Vaktinde Mi Yaşıyoruz? 76

Tufan Geçmişten Gelen Bir Uyarı, 73

Tüm Peygamberlikler Tanrı’dan Mı Geliyor? 82

William Tyndale’in Halka Yönelik Mukaddes Kitabı, 83

ESAS İNCELEME MAKALELERİ

Açlık Zamanda Hayatı Korumak, 80

Ana-Babalar Ailenizi Nasıl ‘Bina Edebilirsiniz?’, 76

“Anlayışlı Olanlar” İçin Tanrısal Nimetler, 82

“Barış Reisi”nin Hükümdarlığı Altında Dünya Çapında Güvenlik, 80

Barış Tanrısı Tarafından Teselli Edilmek, 75

Bolluk Zamanında Öldürücü Açlık, 80

Büyük Reis Mikael Kalkar, 82

Denenmek ve Elekten Geçirilme Zamanı, 82