GANA’DA yaşayan ve 17 yıldır Jacob’la evli olan Saraha şöyle yakınıyor: “Genellikle para konusunda anlaşmazlık yaşıyoruz. Ailemle ilgilenmek için elimden geleni yapıyorum fakat Jacob maddi durumumuz hakkında benimle hiç konuşmuyor, bu yüzden ona çok kızıyorum. Bazen haftalarca birbirimizle konuşmuyoruz.”

Jacob ise şöyle diyor: “Evet, birbirimizle öfkeli şekilde konuştuğumuz zamanlar oluyor. Bu duruma genellikle yanlış anlaşılmalar, iletişim eksikliği ve olaylara aşırı tepki vermemiz yol açıyor.”

Yeni evli olan ve Hindistan’da yaşayan Nathan bir keresinde kayınbabasının kayınvalidesine bağırdığını söylüyor ve şunları anlatıyor: “Kayınvalidem çok kırıldı ve evi terk etti. Kayınbabama neden bağırdığını sorduğumda, onu aşağıladığımı düşündü. Sonrasında ise hepimize bağırıp çağırdı.”

Muhtemelen siz de yanlış yerde ve zamanda, yanlış sözler söylemenin evde tartışmalara yol açtığını gözlemlemişsinizdir. Duyguları sakince ifade etme niyetiyle başlayan bir konuşma ağız kavgasının yapıldığı bir tartışmaya kolaylıkla dönüşebilir. Hiç kimse her zaman doğru şekilde konuşamaz, bu yüzden karşımızdaki kişinin söyledikleri veya güdüleri kolayca yanlış yorumlanabilir ya da yanlış anlaşılabilir. Yine de ailede barış ve uyum bir ölçüde sağlanabilir.

Hararetli bir tartışma çıktığında ne yapabilirsiniz? Evde barışı ve huzuru sağlamak için hangi adımları atabilirsiniz? Ailede huzuru korumak için neler yapılabilir? Bir sonraki makalede bu soruların cevapları ele alınıyor.

EVDE sürekli anlaşmazlıklar mı çıkıyor? Belki de artık daha sık ve daha şiddetli tartışmalar yaşanıyor. Muhtemelen tartışmaların nasıl başladığını bile hatırlamıyorsunuz. Yine de birbirinizi seviyor ve incitmek istemiyorsunuz.

Farklı görüşlerinizin olması ailenizin parçalandığı anlamına gelmez. Evinizin huzurlu ya da huzursuz bir ortam olmasını anlaşmazlıklar değil, bu anlaşmazlıkları nasıl ele aldığınız belirler. Şimdi tartışmaları önlemeye yardım edecek bazı noktalara bakalım.

1. MİSİLLEME YAPMAYI BIRAKIN.

Tartışmak için en az iki kişi gerekir, fakat taraflardan biri konuşmak yerine dinlerse, tartışmalar yatışmaya başlayabilir. Bu yüzden öfkelendiğinizde misilleme yapma isteğine karşı koyun. Kendinizi kontrol ederek özsaygı ve ağırbaşlılığınızı koruyun. Unutmayın ki, ailede huzurlu bir ortam sağlamak, tartışmaları kazanmaktan daha önemlidir.

“Odun yoksa ateş söner; iftiracı yoksa ağız kavgası yatışır” (Özdeyişler 26:20)

2. AİLE BİREYLERİNİN DUYGULARINI HESABA KATIN.

Karşınızdaki kişinin sözünü kesmeden ya da onu yargılamadan, dikkatle ve duygudaş şekilde dinlemek öfkeyi yatıştırır, ailede huzuru sağlar. Kişiye kötü niyetler yüklemek yerine onun duygularını hesaba katın. Kusurluluğun yol açabileceği bir davranışın kasıtlı olduğunu düşünmeyin. Söylenen kırıcı sözler kötü niyet ve kindar bir tutumdan çok düşüncesizlik ya da incinmiş duygulardan kaynaklanıyor olabilir.

“İçten şefkat, iyilik, alçakgönüllülük, yumuşak başlılık ve tahammül niteliklerini giyin” (Koloseliler 3:12)

3. SAKİNLEŞMEK İÇİN KENDİNİZE ZAMAN TANIYIN.

Çabuk parlayan biriyseniz, nazik şekilde izin isteyip sakinleşmek için biraz uzaklaşmak yerinde olur. Belki başka bir odaya gidebilir ya da sakinleşene kadar yürüyüş yapabilirsiniz. Bu, kişiyle aranıza set çekmek ya da susarak tavır koymak anlamına gelmez. Tersine Tanrı’ya dua ederek sabır, sağgörü ve anlayış dilemek için uygun bir zaman olabilir.

“Kavga patlak vermeden oradan uzaklaş” (Özdeyişler 17:14)

4. NE SÖYLEYECEĞİNİZİ VE NASIL SÖYLEYECEĞİNİZİ İYİ DÜŞÜNÜN.

Karşınızdaki kişiyi incitecek bir cevap bulmaya çalışırsanız sorun çözülmeyecektir. Bunun yerine sevdiğiniz kişinin incinen duygularını iyileştirecek bir şeyler söylemeyi deneyin. Ne hissetmesi gerektiğini dikte etmektense, alçakgönüllü davranarak ondan açıklama yapmasını isteyin; durumu düzeltmek için yardımcı olduğunda ve anlayış gösterdiğinde teşekkür edin.

“İnsan vardır, kılıç saplar gibi düşüncesizce konuşur; hikmetlilerin dili ise şifadır” (Özdeyişler 12:18)

5. SESİNİZİ ALÇALTIN VE YATIŞTIRICI ŞEKİLDE KONUŞUN.

Ailedeki bir kişinin sabırsızlığı diğerlerinin de kolaylıkla öfkelenmesine neden olabilir. Ne kadar kırılmış olursanız olun, iğneleyici ve aşağılayıcı şekilde ya da sesinizi yükselterek konuşmaktan kaçının. “Beni umursamıyorsun” ya da “Beni hiç dinlemiyorsun” gibi kırıcı suçlamalarda bulunmayın. Bunun yerine eşinize, davranışının sizi ne kadar incittiğini sakin bir şekilde açıklayın (“. . . . için çok kırıldım”). İtmek, tokat atmak ya da tekme atmak gibi şiddet eylemleri asla mazur görülemez. Aynı şey onur kırıcı isimler takmak, aşağılayıcı şekilde konuşmak ya da tehditler savurmak için de geçerlidir.

“Her kötülükle birlikte kindarlık, öfke, gazap, bağırıp çağırma ve sövme sizden tümüyle uzak olsun” (Efesoslular 4:31)

6. HEMEN ÖZÜR DİLEYİN VE DURUMU DÜZELTMEK İÇİN NE YAPACAĞINIZI AÇIKLAYIN.

Olumsuz duygulara yenilerek asıl amacınızın barışı sağlamak olduğunu gözden kaçırmayın. Kavga ederseniz her ikiniz de kaybedersiniz. Barışı sağlarsanız ikiniz de kazanırsınız. Bu nedenle tartışmanın çıkmasında payınız olduğunu kabul edin. Hatalı olduğunuzu düşünmeseniz bile, sinirlendiğiniz, karşılık verdiğiniz ya da istemeyerek de olsa tatsızlık yaşanmasında pay sahibi olduğunuz için özür dileyebilirsiniz. Başkalarıyla barış içinde olmak, gururunuzdan ya da bir tartışmada üstün gelmekten daha önemlidir. Ayrıca karşınızdaki kişi sizden özür dilerse bağışlamaya hazır olun.

‘Gururu bırak, git, yalvar yakar’ (Özdeyişler 6:3)

Bir tartışma sona erdiğinde huzuru sağlamak için ne yapabilirsiniz? Bu soru bir sonraki makalede yanıtlanacak.

KUTSAL KİTAP ailenizde huzuru sağlamanıza yardım eder. Şimdi, söyleşi yapılan bazı kişilerin görüşleriyle Kutsal Kitabın söylediklerini karşılaştırın. Tartışmalardan kaçınmak, huzuru sağlamak ve aile bağlarını güçlendirmek için hangi noktaların yararlı olabileceğine dikkat edin.

BARIŞA KATKIDA BULUNAN KUTSAL KİTAP İLKELERİ

BİRBİRİNİZLE İLGİLİ OLUMLU BİR BAKIŞ AÇISI GELİŞTİRİN.

“Hiçbir şeyi birbirinizle çekişerek veya kendini beğenmiş bir tutumla yapmayın; tersine, başkalarını kendinizden üstün tutarak alçakgönüllü davranın. Sadece kendinizle ilgilenmeyin, başkalarıyla da ilgilenmeye dikkat edin.” (Filipililer 2:​3, 4).

“Birbirimize kendimizden ve başkalarından daha çok önem vermenin yararlı olduğunu gördük” (19 yıldır evli).

DİKKATLE VE ÖNYARGISIZ ŞEKİLDE DİNLEYİN.

‘Kavgacı değil makul olun, herkese karşı yumuşak başlı davranın’ (Titus 3:2).

“Eşimize sert bir ses tonuyla karşılık vermemek birçok gerginliği önleyebilir. Yargılamadan dinlemek ve aynı görüşte olmasak bile eşimizin fikrine saygı duymak önemlidir” (20 yıldır evli).

SABIR VE YUMUŞAK BAŞLILIK GELİŞTİRİN.

“Komutan sabırla ikna edilir; yumuşak dil kemiği kırabilir” (Özdeyişler 25:15).

“Anlaşmazlıklar olacaktır, fakat sonuç gösterdiğimiz tutuma bağlıdır. Sabırlı olmak gerçekten çok önemli. Sabır gösterdiğimizde sorunların kolaylıkla çözüldüğünü görüyoruz” (27 yıldır evli).

ASLA SÖZLÜ YA DA FİZİKSEL ŞİDDETE BAŞVURMAYIN.

“Bunların hepsinden, gazaptan, öfkeden, kötülükten, aşağılayıcı ve açık saçık konuşma tarzından tamamen sıyrılın” (Koloseliler 3:8).

“Kocamın gösterdiği özdenetime hayranım. Her zaman sakin davranır, bana asla bağırmaz ya da beni aşağılamaz” (20 yıldır evli).

BAĞIŞLAMAYA VE ANLAŞMAZLIKLARI HEMEN ÇÖZMEYE İSTEKLİ OLUN.

“İçinizden birinin diğerinden yakınmak için bir nedeni olsa bile, birbirinize katlanmaya ve birbirinizi gönülden bağışlamaya devam edin” (Koloseliler 3:13).

“Stres altındayken sakin kalmak zor olabilir, kolayca eşinizi incitecek şeyler söyleyebilir ya da yapabilirsiniz. Böyle zamanlarda bağışlayıcı olmak çok önemlidir. İyi bir evlilik için bağışlayıcı olmak şarttır” (34 yıldır evli).

CÖMERTÇE VERMEYİ VE PAYLAŞMAYI ALIŞKANLIK EDİNİN.

“Vermeyi alışkanlık edinin, insanlar da size verecektir. . . . . Hangi ölçekle ölçerseniz, aynı ölçekle alacaksınız” (Luka 6:38).

“Kocam beni nelerin mutlu ettiğini biliyor, her zaman sürprizlerle dolu. Bu yüzden ben de sık sık onu nasıl mutlu edebileceğimi düşünüyorum. Birlikte gerçekten çok eğleniyoruz” (44 yıldır evli).

EVDE HUZURU SAĞLAMAYA ÇALIŞMAKTAN VAZGEÇMEYİN

Uyanış! dergisinin söyleşi yaptığı bu kişiler Kutsal Kitap sayesinde huzurlu bir aile ortamına katkı sağlayacak nitelikler geliştiren milyonlarca kişiden sadece birkaçıdır.a Ailede bazı kişiler işbirliği yapmaya istekli olmasa da, barış için çaba harcamaya değer, çünkü Kutsal Kitap şöyle diyor: ‘Barışı öğütleyenler sevinçlidir’ (Özdeyişler 12:20).