Tarla Hizmetinde Kendimize Güven Duymamız İçin Nedenler.
1 Ferden ve toplum olarak, acil olan krallığı va’zetme ve şakirt etme işine dikkatimizi verirken sevinç dolu bir güven duymak için birçok nedenlere sahibiz. Birinci yüzyılda olduğu gibi bugün de insanlar değil, Yehova Tanrı ve Oğlu İsa Mesih ile görünmez melekler bu işin büyük kısmını yapmaktadır. Bizler ise, alçak gönüllü şekilde ve arzuyla bir vasıta olarak hizmet ediyoruz. Kişisel yeteneğimiz konusunda gereksiz yere kaygı çekmemeliyiz. Tanrı’ya arz ettiğimiz hizmette ilerlemeğe samimiyetle gayret ettiğimiz müddetçe eksiklerimizi giderebiliriz. (I. Tim. 4:15) Tanrı’nın hizmetçileri olarak ehliyetli sayılmak için İsa’nın ve resullerinin bu dünyanın herhangi bir ilâhiyat fakültesinde yetiştirilmeğe ihtiyaçları olmadığı gibi, bizim de buna ihtiyacımız yoktur.—Yuh. 7:14-17; Res. İşl. 4:13.
2 Tanrı’nın iradesi, ‘her çeşit insanın kurtulması ve tam bir hakikat bilgisine gelmesi’ olmakla birlikte O, bize insanların tümünü imana çevirme görevi vermemiştir. (I. Tim. 2:4) Sözü, insanlar arasında bir ayırım işi yapıldığını göstermektedir. (Mat. 25:31-46) Bu iyi haber, bu şeyler sisteminin sonu gelmeden önce “milletlerin hepsine bir şehadet olmak üzre” va’zedilmektedir. (Mat. 24:14) İnsanlara hakikati zorla kabul ettiremeyiz, fakat “ebedî hayata takdir olunanlar”a yardım edebiliriz. (Res. İşl. 13:48) Pavlus, kendilerine yardım etmek üzere sarf ettiği samimi çabalara muhalefet edenlerle karşılaşınca, yardımını daha iyi şekilde kabul edecekleri bulmak üzere onlardan uzaklaşmıştı. Biz de aynısını yapabilliriz. Onun gibi, helâk edilecek olanların kan suçundan uzak olabilmemiz için mümkün olduğu kadar bütün insanlara fırsat vermek istiyoruz.—Res. İşl. 18:5-11; Hez. 2:7; 3:17-21 ile karşılaştır.
3 İlk Hıristiyanlar arasından olduğu gibi, bugün de insanlara verilen mevhibeler ve yetenekler farklıdır. (I. Kor. 12:4-31) Bazıları Krallığı va’zetmekte çok etkili oldukları halde öğretmek ve şakirt etmekte o kadar etkili olmayabilirler. Bazıları tanıdık, iş ve seyahat arkadaşlarıyla veya başkalarıyla rahatlıkla bir sohbete başlayabilir, başkaları ise, kapıdan kapıya faaliyetinde çok iyi sonuçlar elde edebilirler. Cemaatte olduğu gibi cemaatin dışındaki va’zetme faaliyetimizde de, resulün I. Petrus 4:10’da verdiği: “Her biri nasıl mevhibe aldı ise, birbirinize Allahın çeşit çeşit inayetinin iyi kâhyaları gibi o mevhibe ile hizmet edin” sözleriyle uyum içinde hizmet etmek istiyoruz. Evet, yeteneklerimiz ne olursa olsun, Yehova’ya bütün zihnimiz, yüreğimiz ve kuvvetimizle hizmet ederek bütün canımızla çalışalım.—Luka 10:27.
4 Dünya durumu giderek kötüleştiğinden, Krallığı va’zetme ve şakirt etme işi, yani insanlara iyi haberle erişebilmemiz, gittikçe daha çok maharet gerektirebilir. İyi haberi ilan edenler bugün yasaklandıkları ülkelerde olduğu gibi, dikkat çekmeyen yöntemler kullanmak zorunda kalabilirler. Mukaddes Kitap bunun böyle yapılmasına müsaade eder. İsa Mesih ve resulleri, bu faaliyetin nasıl yürütüleceği konusunda sadece bir temel talimatlar verdiklerinden, şakirtleri, daima Mukaddes Kitabın adalet standartlarına riayet etmek ve onun ahlak kurallarına karşı bütünlülüklerini korumak şartıyla duruma göre, hangi yöntemin en iyi olacağını seçme serbestisine sahiptirler.
5 Söylediğimiz sözlerin etkisinin, büyük ölçüde bunlara uygun yaşamamıza bağlı olduğunu asla unutmamalıyız. Yehova, İsrail milletini şahitleri olarak hizmet etmeğe çağırdığı zaman, onlar, o vakit milletlere va’zetmeğe ve onları şakirt etmeğe çalışmıyorlardı. O halde nasıl O’nun şahitleri olarak hizmet edeceklerdi? Yaşayış tarzlarıyla korunma ve kurtuluş için kesinlikle Yehova’ya güvendiklerini, o zamanda ve gelecekteki tüm nimet ve mutlulukları için ümitlerini insanlara, milletlere, putlara veya maddi şeylere değil, Yehova’ya bağladıklarını göstererek bunu yapabileceklerdi.—İş. 43:1-4; 10-13.