Cemaatin Temizliğini Korumak
1 Resul Pavlus, Korintoslulara yazdığı birinci mektubunda 5 ve 6 baplarında tövbe etmeyen herhangi ciddi bir suç işlemiş olanları aralarında çıkartmakla cemaati temiz tutmalarını kardeşlere tembih etti. Böyle birinin çıkartılması iki yönlü bir amaca hizmet eder: İlk olarak cemaati temiz tutup mensuplarını söz konusu kötü etkiye karşı korur, ikinci olarak tövbe etmemiş olanı vaktinde tövbe etmesi için tedip etmeğe yarar. (I. Tim. 1:19, 20) Bu nedenle böyle birinin çıkartılması, hem cemaat, hem de müşareketten kesilen için semavi Babamız tarafından sevginin bir ifadesi olduğunu görebiliriz.
2 Bu nedenle cemaatteki her fert, cemaatin temiz tutulmasıyla ilgili büyük bir sorumluluk taşımaktadır. Bu sorumluluğunu, bizzat kendi hayatında her gün örnek bir hareket tarzıyla yerine getirebilir. (I. Pet. 2:12; II. Kor. 7:1) Ve cemaate mensup birinin ağır bir suç işlediğini bildiği takdirde bunu ihtiyarların dikkatine arz etmekle de yapabilir. (Mezm. 31:23) Bunu yaparak hem Yehova’ya, hem de günah işleyene karşı sevgisini göstermiş olur, zira Hıristiyan’a yakışmayan hareket tarzını gizlemesi, suç işleyene karşı gerçekten inayet göstermek değildir. Bunun yanısıra ciddi bir suç hakkında bilgisi olup bunu (önce suçu işlemiş olanı şahsen suçunu ihtiyarlara bildirmeğe teşvik ettikten sonra) sorumlu ihtiyarlara bildirmeyen bir kimse o kişinin işlediği kötülüğün suç ortağı oluyor. (Tesn. 13:6-8) Eski İsrail’de belirli bir suç veya cürümle ilgili gerçekleri bilip bunlar hakkında şahadet etmeğe gelmeyen birine alenen lânet edildi. (Lev. 5:1; Sül. Mes. 29:24) Yehova ve İsa’ya gerçekten vefakâr olan bir kimse, bir mesele hakkında adli bir heyet önünde şahadet edecektir.—Çık. 23:2, 3.
3 Gayet tabii meseleye hükmetmek adli heyetin sorumluluğudur, ve eğer bir heyet, bir kimsenin müşareketten kesilmesine karar verdiyse, bütün cemaat böyle bir karara saygı göstermeli. (Say. 16:41-50 karşılaştır.) Bu, müşareketten kesilen kimse, bunun haksızlık olduğunu iddia edebileceğinden ve bir tövbe etme görünümüne bürünebileceğinden her zaman kolay olmayabilir. Bununla beraber böyle bir davayı ele almak zorunda kalan sadık kardeşlerimize adilane davrandıklarına dair daima güvenimiz olmalı. Evet, böyle bir suç işyelene, şayet bunu arzu ederse, bir temyiz heyeti önünde dahi davasını savunmak için yeter kadar fırsat verildiğini bilmeliyiz. Bu nedenle eğer bir karar kesinleştiyse, şüphe etmek için hiçbir sebep kalmamalı.
4 Böylece müşareketten kesilen birine karşı doğru tutum ne olmalı? Vaftizli olan herhangi bir kimsenin kasten kötü bir hareket tarzını takip etmekle aslında Mukaddes Kitabın öğretilerini reddettiğini hatırlayalım. Böylece kendisi Mukaddes Kitabın Tanrı, fidye tedariği, v.s. hakkında söylediklerinin tersini öğreten biri olarak telakki edilmeli. (Titus 3:10, 11; II. Tim. 2:16-19’u karşılaştır) Tanrı’nın Sözü böyle bir kimse hakkında şunları söyler: “İleri gidip Mesihin taliminde kalmıyan her adamda Allah yoktur; . . . . eğer biri size gelir, bu talimi getirmezse, kendisini eve kabul etmeyin, ve ona selâm vermeyin. Çünkü ona selâm veren onun kötü işlerine hissedar olur.”—II. Yuh. 9-11.
5 Bu nedenle cemaatte hiç kimse böyle bir kimse ile herhangi bir şekilde müşareket etmemeli. (I. Kor. 5:5, 11-13) İhtiyarlar kurulu bazı vakalarda müşareket kesimini ilân ettikten sonra bile böyle bir meselenin ciddiyetini cemaattekilerin zihinlerinde iyice yerleştirmek üzere kısa bir konuşma vermeği gerekli görebilir. Hatta eğer tanımış olup başkalarını kötü işleriyle etkileyebileceği intibaı varsa, böyle bir kimsenin durumu hakkında komşu cemaatleri bile haberdar etmek gerekli olabilir. İsa Mesih’in bir muhalifi olmak, sadece Mukaddes Kitaba aykırı olan şeyleri öğretmek demek değildir, fakat cemaatin verdiği kararı veya Rabbin işi kendilerine emanet edilmiş olan sadık ve basiretli köle sınıfının tanzimlerini reddetmekle de bir kimse Mesih muhalifi haline gelebilir, zira Hıristiyan cemaatiyle uyum halinde olmaması, aynı zamanda İsa Mesih ile uyum halinde olmaması anlamına gelir.—Mat. 24:45; Yuh. 15:4, 6; İbr. 13:17.
6 Gayet tabii, müşareketten kesildikten sonra akılları başına gelmiş olan kimseler olabilir. Onlar, kötü hareket tarzlarından vazgeçip tövbe ettiklerini gösterip iade edilmek için dilekte bulunabilirler. Onlar, nihayet kendilerine verilen disiplini alçak gönüllülükle kabul ettiler. Kendilerini haklı çıkarmazlar ve başkalarını da olumsuz yönde etkilemezler. İhtiyarlarca kararlaştırılan şeylere tamamıyle baş eğerler. Fakat yine de gerçekten iade edilmeden önce belirli bir zamana kadar beklemelidirler. Fakat gene de müşareketten kesilmiş durumda oldukları sürece, kimse onlarla müşareket etmemeli. Gayet tabii böyle bir durumda, İsa’nın böyle bir olayda bahsettiği gibi, onlara genel olarak her insana gösterilen nezaketi göstermek uygun olur. (Mat. 18:17) Bu nedenle herkese verdiğimiz bir selâmla onları selâmlamak yanlış değil. Bununla beraber müşareketten kesilmiş durumda oldukları sürece cemaate mensup olan hiç kimse onlarla müşareket etmeğe çalışmamalı. Onları eğer bir köşede oturdularsa, özel olarak aramağa, kendileriyle sohbet etmeğe gerek yok, çünkü cemaatteki ihtiyarlar böyle bir kimseye yardım etmek üzere gerekli olan herhangi bir meseleye bakacaklardır.
7 Müşareketten kesilen bir kimse, durumuna göre doğru şekilde davrandığı sürece salondaki toplantılarda hazır bulunabilir. Fakat genel olarak hususi evlerde yapılan toplantılara davet edilmeyeceklerdir. (Bu meseleyi ilgili ek bilgiler için Aralık 1974 s. 7 “Hizmet Programı”na bak.) Kendisi yayınlar da alabilir, fakat tarlada dağıtmak için değil, sadece kendisi için. (Hizmet Toplantısı Programı ise ancak gerçekten tövbe ettiği ve yakında iade edileceği belli olduğu zaman kendisine verilecek.) Kendisine saha da verilmeyecek ve ondan raporlar kabul edilmeyecektir.
8 Görebileceğimiz gibi cemaatteki herkes gerçekten Mukaddes Kitabın bu mesele hakkında söylediklerine uygun davranarak Tanrı’nın teşkilâtının temiz tutulmasını korumak üzere katkıda bulunabilir. Tanrı’nın ruhu ancak o zaman cemaat üzerinde serbestçe çalışacaktır.—I. Sel. 5:22, 23.
9 Şimdi Yehova’nın adil taleplerine göre yaşamağa gayret etmemiz, Tanrı’nın yeni şeylerin sisteminde yaşayabilmek için bir hazırlık teşkil eder. Bu sebepten şimdi Yehova’nın kendi teşkilatı vasıtasıyla yaptığı bütün tanzimlere riayet etmemiz, gerçekten çok önemlidir, zira ancak bu şekilde “büyük sıkıntı”dan sağ geçmeği bekleyebiliriz.