“Hayatımız ve Hizmetimiz İbadeti Kitapçığı” İçin Kaynaklar

Hayatımız ve Hizmetimiz İbadeti Kitapçığı İçin Kaynaklar

12-18 MAYIS

TANRI’NIN SÖZÜNDEKİ HAZİNELER | ÖZDEYİŞLER 13

“Kötülerin Kandili” Sizi Yanıltmasın

it-2-E 196 p. 2-3

Kandil

Diğer Mecazi Kullanımlar. Bir kişinin yolunu aydınlatmak için bel bağladığı şeyler kandille simgelenir. Şu özdeyiş bu benzetmeyi kullanarak doğrularla kötüleri birbiriyle karşılaştırır: “Doğruların ışığı sevinç saçar; kötülerin kandili ise söner” (Öz 13:9). Doğruların ışığı gitgide parlar. Kötülerin kandili ise ne kadar parlak olursa olsun ya da tuttukları yol ne kadar başarılı görünürse görünsün, Tanrı en sonunda onların kandilini söndürecek ve karanlıkta ayakları mutlaka tökezleyecek. Anne babasına lanet edenin sonu da aynı olacak (Öz 20:20).

Birinin ‘kandilinin söndürülmesi’, bir geleceğinin olmaması anlamına da gelir. Başka bir özdeyiş şöyle der: “Kötülerin geleceği olmayacak; hepsinin kandili söndürülecek” (Öz 24:20).

Kutsal Kitap’tan İnciler

it-2-E 276 p. 2

Sevgi

Sevgi yanlış şekilde gösterilebilir. Bir kişi ancak Tanrı’nın ruhunu ve O’nun Sözündeki bilgiyi arayıp bunlara uygun davranırsa gerçek sevgiye sahip olabilir ve sevgisini doğru şekilde gösterebilir. Örneğin anne babalar çocuklarını sever. Fakat dikkat etmezlerse bu sevgileri azalabilir. Ya da aşırı duygusallıklarından dolayı sevgilerini yanlış şekilde gösterebilirler. Örneğin çocuklarının her istediğini yapıp ona hiç hayır demiyor olabilirler. Çocuklarını terbiye etmeyip gerektiğinde ceza vermeyerek otoritelerini göstermiyor olabilirler (Öz 22:15). Böyle anne babalar sözde bir sevgiye sahiptir. Belki ailelerinin itibarının zedelenmemesi için bu şekilde davranıyor olabilirler, fakat bu bencil bir düşüncedir. Kutsal Kitap böyle birinin çocuğunu sevmek bir yana, ondan nefret ettiğini ortaya koyar. Çünkü onu, hayatını kurtaracak terbiyeden yoksun bırakır (Öz 13:24; 23:13, 14).

19-25 MAYIS

TANRI’NIN SÖZÜNDEKİ HAZİNELER | ÖZDEYİŞLER 14

Kutsal Kitap’tan İnciler

it-2-E 1094

Düşünme Yeteneği

Bazıları düşünme yeteneğini kullanan kişilerden nefret edebilir. Özdeyişler 14:17’deki “Aklını kullanandan nefret edilir” sözüyle bu kastediliyor olabilir. Fazla düşünmeyen kişiler, zihinsel yetilerini kullanan kişilerden genelde pek hoşlanmaz. Ayrıca zihnini Tanrı’nın isteğini yerine getirmek için kullanan kişiler de nefret görebilir. İsa şöyle demişti: “Siz dünyaya ait değilsiniz, fakat ben sizi dünyadan seçip aldım. Bu yüzden dünya sizden nefret ediyor” (Yhn 15:19). Tabii orijinal dilde Özdeyişler 14:17’de geçen “akıl” ifadesi kötü niyetli düşüncelere de atfediyor olabilir. Başka sözlerle ayet, kötülük tasarlayan kişilerden nefret edildiğini kastediyor olabilir. Bu ayet bazı tercümelerde şöyle geçer: “Düzenbazdan herkes nefret eder” (Yeni Çeviri).

2-8 HAZİRAN

TANRI’NIN SÖZÜNDEKİ HAZİNELER | ÖZDEYİŞLER 16

Kutsal Kitap’tan İnciler

it-1-E 629

Terbiye

Dinlemenin ve Dinlememenin Sonuçları. Kötüler ve akılsızlar yani ahlaki değerlerden yoksun kişiler, Yehova’nın terbiyesini reddederek bundan nefret ettiklerini gösterir (Me 50:16, 17; Öz 1:7). Bu akılsızlıkları daha ağır bir terbiyeyle, genelde ciddi bir cezayla sonuçlanır. Şu özdeyiş bu gerçeği ortaya koyar: ‘Ahmakların cezası kendi ahmaklıklarıdır’ (Öz 16:22). Terbiyeyi kabul etmedikleri için yoksulluğa düşebilir, rezil olabilir, hastalanabilir, hatta canlarından olabilirler. İsrailoğullarının tarihi böyle kişilerin ne büyük bir kayba uğrayabileceğini açıkça gösterir. Yehova çeşitli yollarla İsrailoğullarını terbiye etmeye çalıştı. Peygamberleri aracığıyla yanlışlarını gösterdi ve onları yollarından dönmeye teşvik etti. Fakat buna kulak asmadılar. Yehova, korumasını ve bereketini çekerek de onları terbiye etmeye çalıştı ama bunu da umursamadılar. En sonunda, tıpkı önceden bildirildiği gibi çok daha ağır bir cezayla karşı karşıya kaldılar: Memleketleri ele geçirildi ve sürgüne götürüldüler (Yr 2:30; 5:3; 7:28; 17:23; 32:33; Ho 7:12-16; 10:10; Tsf 3:2).

9-15 HAZİRAN

TANRI’NIN SÖZÜNDEKİ HAZİNELER | ÖZDEYİŞLER 17

Kutsal Kitap’tan İnciler

it-1-E 790 p. 2

Göz

Gözle yapılan hareketler kişinin duygularını çok iyi ifade eder. Örneğin, acıma duygusunu ya da eksikliğini yansıtabilir (Tkr 19:13, dipnot). Birisi alaycı veya samimiyetsiz bir şekilde gözünü ‘oynatabilir’ ya da ‘kırpabilir’ (Me 35:19; Öz 6:13; 16:30). Kutsal Kitap, gerçeği görmek istemeyen ya da başkası için bir şey yapmayı arzulamayan birinin, gözlerini kapadığını veya kaçırdığını söyler (Mt 13:15; Öz 28:27). Ayrıca “akılsızın gözü dünyanın öbür ucundadır” der (Öz 17:24). Böyle birinin gözleri bir şeye odaklanmadan oradan oraya gezinir. Yani zihni odaklanması gereken düşünceler dışında her yerdedir. Bir kişinin sağlığı, enerji durumu ya da mutluluğu da gözlerine yansır (1Sa 14:27-29; Tkr 34:7; Ey 17:7; Me 6:7; 88:9).

16-22 HAZİRAN

TANRI’NIN SÖZÜNDEKİ HAZİNELER | ÖZDEYİŞLER 18

Kutsal Kitap’tan İnciler

it-2-E 271-272

Kura

Eski dönemlerde, bir konuda karar vermek için kura atmak bir âdetti. Şöyle bir yöntem izlenirdi: Çakıl taşları, küçük tahta parçaları ya da küçük taşlar bir giysinin kıvrımlarına, “kucağa” ya da testinin içine atılır ve sallanırdı. Kurada kimin taşı düşer ya da çekilirse kuranın seçileni o olurdu. Tıpkı ant etmek gibi kura atmak da bir nevi dua gibiydi. Tabii ek olarak da dua edilebilirdi. Yehova’dan müdahale etmesi istenir ve beklenirdi. Kura ile varılan sonuç Tanrı’nın görüşü olarak kabul edilirdi. Kura kelimesi (İbranice gohral) gerçek ya da mecaz olarak “pay” veya “hisse” anlamlarında kullanılırdı (Yş 15:1; Me 16:5; 125:3; İş 57:6; Yr 13:25).

Kullanımı. Özdeyişler 16:33 şöyle der: “Kura kucağa atılır, fakat onunla alınan her karar Yehova’dan gelir.” Eski İsrail’de, tartışmaları sona erdirmek için kura kullanılırdı: “Kura, çekişmeleri durdurur, güçlüleri birbirinden ayırır” (Öz 18:18). Spor, oyun ya da kumar için kullanılmazdı. Herhangi bir bahis, kazanç ya da kayıp söz konusu değildi. Mabedi ya da kâhinleri zenginleştirmek veya hayır işleri için kura atılmazdı. Fakat Mezmur 22:18’de önceden bildirildiği gibi, Romalı askerler İsa’nın giysileri için kura çektiğinde bunu bencil bir tutumla kazanç elde etmek için yapmışlardı (Mt 27:35).

23-29 HAZİRAN

TANRI’NIN SÖZÜNDEKİ HAZİNELER | ÖZDEYİŞLER 19

Kutsal Kitap’tan İnciler

it-1-E 515

Öğüt, Öğütçü

Yehova hikmetin tek sahibidir. Sadece O’nun öğüde ihtiyacı yoktur (İş 40:13; Ro 11:34). Oğlu da “Harika Öğütçü” olarak rehberlik ve yönlendirme sağlayabilir. Çünkü o, Babasından aldığı öğütleri uygular ve O’nun ruhuna sahiptir (İş 9:6; 11:2; Yhn 5:19, 30). Bu gerçek, bir öğüdün yararlı olması için mutlaka Yehova’nın düşünüşüyle ve amacıyla uyumlu olması gerektiğini gösterir. Yüceler Yücesine karşı olan her öğüt değersizdir. Hatta öğüt bile değildir (Öz 19:21; 21:30).

30 HAZİRAN–6 TEMMUZ

TANRI’NIN SÖZÜNDEKİ HAZİNELER | ÖZDEYİŞLER 20

Kutsal Kitap’tan İnciler

it-2-E 196 p. 7

Kandil

Özdeyişler 20:27’ye göre “İnsanın soluğu Yehova’nın kandilidir; onunla karnının en derinlerine kadar kişiyi araştırır.” Anlaşılan insanın soluğuyla kastedilen onun ağzından çıkan sözlerdir. Bu sözler iyi ya da kötü olsun onun içindeki insana, yani kişiliğine ışık tutar.