Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • fl böl. 11 s. 144-158
  • Fikir Alışverişinin Sürdürülmesini Sağlamak

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Fikir Alışverişinin Sürdürülmesini Sağlamak
  • Mutlu Bir Aile Hayatı
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • UZUN VADELİ PLANLAR YAPMAK
  • ÇOCUĞUNUZU KONUŞMAYA TEŞVİK EDİN
  • GEÇİŞ YILLARI
  • ERİNLİK ÇAĞINDAKİLERİN İHTİYAÇLARINI ANLAMAK
  • ÇOCUKLARA ÖĞÜT VERMEK VE YOLLARINI DOĞRULTMAK
  • KİŞİSEL DEĞER DUYGUSU
  • MUKADDES KİTABIN AHLAK STANDARDI—BİR KORUNMADIR
  • Ailede Sevgi Yansıtan Bir İletişim
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2013
  • Ana Babalar, Çocuklarınızı Sevgiyle Eğitin
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2007
  • Çocuğunuzu Bebeklikten Başlayarak Eğitin
    Aile Mutluluğunun Sırrı
  • Ana-Babanın Yüreğini Sevindir
    Mutlu Bir Aile Hayatı
Daha Fazla
Mutlu Bir Aile Hayatı
fl böl. 11 s. 144-158

Bölüm 11

Fikir Alışverişinin Sürdürülmesini Sağlamak

1, 2. Fikir alışverişi nedir? Neden önemlidir?

FİKİR alışverişi sadece konuşmaktan daha fazla şey ifade eder. Resul Pavlus’un dile getirdiği gibi, eğer dinleyen söylenenleri anlamazsa: “Havaya söz söyliyenler olursunuz.” (I. Korintoslular 14:9) Çocuklarınız onlara söylediğiniz şeyleri anlıyorlar mı? Ve siz onların size neler söylemek istediğini gerçekten anlıyor musunuz?

2 Gerçek fikir alışverişi karşılıklı olarak fikir, görüş ve duygular hakkında konuşmayı gerektirir. Eğer sevgi mutlu bir aile yaşamının yüreği olarak adlandırılabilirse, fikir alışverişine de bu hayatın kanı denilebilir. Eşler arasında fikir alışverişi kesilirse güçlükler başgösterebilir; eğer ana-babalarla çocuklar, birbirleriyle konuşmazlarsa durum aynı ölçüde, hatta daha da ciddidir.

UZUN VADELİ PLANLAR YAPMAK

3. Ana-babalar çocuğun hayatının hangi devresinde fikir alışverişi konusunda sorunlar beklemeli?

3 Ana-babalar ile çocuklar arasındaki fikir alışverişi çocuğun ilk yıllarında değil, gelişme yılları süresince kesilebilir. Ana-babalar kendilerini bunun için daha önceden hazırlamalı. Çocukların ilk yılları bir ölçüde sorunsuz geçtiğinden sonraki yılların da böyle olacağını beklemek gerçek dışıdır. Sorunlar muhakkak başgösterecektir. Fakat bu, iyi bir fikir alışverişi sayesinde çözümlenebilir veya azaltılabilir. Bunun farkında olan ana-babalar bu nedenle ileri bakıp gerekli şeyleri önceden düşünmeli zira “bir şeyin sonu başlangıcından iyidir.”—Vaiz 7:8.

4. Ailedeki her tür fikir alışverişi sohbet şeklinde mi olmalı? Açıklayın.

4 Ailede fikir alışverişini sağlayıp sürdürmek için çok şey gereklidir. Karı-koca yıllar geçtikçe öylesine derin bir güven ve karşılıklı anlayış geliştirebilirler ki, konuşmadan bile fikirlerini iletebilirler; bir bakış, bir gülümseme veya bir dokunma onlar için çok şey ifade edebilir. Onlar çocuklarıyla konuşurken de aynı şekilde kuvvetli bir temel yaratmaya çalışmalılar. Bir bebek söylenen sözleri henüz anlamasa da, ana-babası ona güven ve sevgi duygusu verir. Sonra çocuklar büyüyünce aile birlikte çalışır, eğlenir ve daha da önemlisi Tanrı’ya tapınırsa iyi bir fikir alışverişi sağlanabilir. Fakat bunu sürdürebilmek için gerçek çaba ve hikmet gereklidir.

ÇOCUĞUNUZU KONUŞMAYA TEŞVİK EDİN

5-7. (a) Ana-babalar çocuklarının sözünü kesmek konusunda neden dikkatli olmalıdırlar? (b) Ana-babalar çocuklarına nasıl nezaket öğretebilirler?

5 Bazı ülkelerde bilinen bir atasözü “çocuklar görülmeli fakat işitilmemeli” der. Bu sadece bazı zamanlar için doğrudur. Çocuklar Tanrı’nın Sözünün söylediği gibi “susmanın vakti var, ve söylemenin vakti var” olduğunu öğrenmelidirler. (Vaiz 3:7) Çocukların ilgiye ihtiyaçları vardır, bu yüzden ana-babalar, çocuklarının düşünmeden, doğaçtan konuşmalarını susturmaktan sakınmalıdırlar. Küçük bir çocuğun, olayları bir büyük gibi karşılamasını beklemeyin. Büyükler tek bir olayı yaşamın ancak çok küçük bir kısmı olarak görürler. Oysa bir çocuk, o anda ilgisini çeken bir olay yüzünden çok heyecanlanabilir ve ona kendini hemen her şeyi unutturacak kadar kaptırabilir. Küçük bir çocuk odaya koşarak girip baba ve annesine heyecanla bir şeyler anlatmaya çalışabilir. Eğer ana-baba çocuğun sözünü kesip, sinirlenerek: “Sussana!” derlerse veya başka öfkeli bir şey söylerlerse çocuğun coşkusu yok olabilir. Çocuksu konuşmalar görünüşte çok şey ifade etmeyebilir. Fakat çocuklarınızı içtenlikle konuşmaya teşvik ederseniz, onların, daha sonraki yaşamlarında bilmek istediğiniz ve bilmeniz gereken şeyleri gizlemelerini önleyebilirsiniz.

6 Nezaket ve kibarlığın iyi bir fikir alışverişine katkısı olur. Çocuklar nazik olmayı öğrenmeli ve ana-babaları onlara bu konuda ve başka yönlerde iyi bir örnek olmalıdırlar. Tedip gereklidir ve gerekirse şiddetle de verilmelidir. (Süleymanın Meselleri 3:11, 12; 15:31, 32; Titus 1:14) Fakat eğer ana-babalar çocuklarının sözlerini her seferinde keserler, onları hep düzeltirler veya daha da kötüsü onlarla alay ederlerse herhalde onlar çekinecekler—veya konuşmak istediklerinde başka birini arayacaklar. Oğlunuz veya kızınız büyüdükçe bu daha da belirgin olacak. Neden şunu yapmayasınız—günün sonunda bir an durup oğlunuz veya kızınızla neler konuştuğunuzu gözden geçirip kendi kendinize: Çocuğuma kaç kez bir şey için teşekkür ettim, onu teşvik ettim veya övdüm? Öte yandan kaç kez ona karşı memnuniyetsizlik, içerleme ve öfke ifade edip onu kırdım veya olumsuz bir şeyler söyledim? diye sorun. Kendi kendinizi bu konuda bir kere denerseniz belki de hayrete düşersiniz.—Süleymanın Meselleri 12:18.

7 Ana-babanın çoğu kez sabır ve zaptınefsi deneniyor. Çocuklar tez canlıdır. Akıllarından geçen bir şeyi beklemeden söyleyip bununla belki büyüklerin sohbetini kesebilirler. Bir ana-baba çocuğunu bu yüzden azarlayabilir. Fakat bazen nezaketle dinleyerek zaptınefs göstermekte bir örnek bırakmak ve kısa bir cevap verdikten sonra çocuğa nazik ve düşünceli olması gerektiğini hatırlatmak hikmetli bir davranış olur. Burada yine: “İşitmekte çabuk, söylemekte ağır, gazapta ağır” olma öğüdü gerekli olabilir.—Yakub 1:19.

8. Ana-babalar çocuklarını rehberlik için kendilerine danışmaya nasıl teşvik edebilirler?

8 Çocuklarınızın sorunlarla karşılaştıklarında size danışmalarını istiyorsanız, onları, sizin de hayatınızda rehberliğe muhtaç olduğunuzu ve sizin de başkasına tabi olmanız gerektiğini göstererek teşvik edebilirsiniz. Bir baba, çocukları henüz küçükken iyi bir fikir alışverişini nasıl sağladığını şöyle belirtti:

“Yatma vakti gelince hemen hemen her akşam çocuklarımla dua ediyorum. Onlar o zaman genellikle yatakta olurlar, yataklarının yanına diz çöküp onları kucaklıyorum. Ben dua ediyorum ve çoğu kez onlar da sonra dua ediyorlar. Beni öpüp ‛Babacığım seni seviyorum’ deyip sonra bana yüreklerindeki bir şeyi açmaları ender bir olay değildir. Yataklarının sıcaklığında ve babalarıyla kucaklaşmaları sayesinde duydukları güven içinde ya yardım istedikleri özel bir sorunu anlatıyorlar veya sadece sevgilerini dile getiriyorlar.”

Yemek vaktinde ve başka zamanlardaki dualarınız alışılagelen sözlerle yapılmayıp anlam dolu olur ve yürekten gelirse, semavi Babanıza ve Yaratıcınıza karşı gerçek kişisel bir ilişki yansıtırsa, çocuklarınızla kuracağınız iyi ilişkiye muazzam bir katkıda bulunabilirsiniz.—I. Yuhanna 3:21; 4:17, 18.

GEÇİŞ YILLARI

9. Çocuğunkine oranla erinlik çağındaki bir gencin sorun ve ihtiyaçları için ne denilebilir?

9 Erinlik, oğul veya kızınızın artık çocuk değil, ancak henüz bir büyük de olmadığı bir geçiş devresi veya vaktidir. O dönemdeki bir gencin vücudunda değişiklikler olur ve bunlar duygularını etkiler. Onun sorunları ve ihtiyaçları bir çocuğunkinden farklıdır. Bu nedenle ana-babalar böyle sorunları ele aldıkları zaman yöntemlerini değiştirmeli, zira bir çocuğa yarayan şey erinlik çağındaki bir gence her zaman yararlı olmayacak. O daha çok nedenler isteyecek ve bu durum fikir alışverişini azaltmayı değil, çoğaltmayı gerekecek.

10. (a) Cinsel sorunlarla ilgili basit açıklamalar erinlik çağındaki gençler için neden yetersizdir? (b) Ana-babalar seks konusunu nasıl açabilirler?

10 Küçük çocuğunuza, örneğin seks hakkında verdiğiniz basit açıklamalar erinlik çağındaki gençler için artık yeterli olmayacak. Onlar cinsel arzu duyarlar, fakat çoğu kez utandıklarından baba veya annelerine sormaktan çekinirler. Bu nedenle ana-babalar inisiyatif kullanmalı ve özellikle çalışırken veya oynarken çocuklarının yakın arkadaşları olarak iyi bir fikir alışverişi kurup sürdürmezlerse bu kolay olmaz. Erkek çocukta meninin akması veya kızın âdet görmesi gibi durumlar, önceden açıklandıysa daha az tedirginlik yaratır. (Levililer 15:16, 17; 18:19) Belki bir baba, oğluyla gezerken kendi kendini tatmin meselesini açabilir. Gençlerin çoğunun bununla ilgili bir sorunu olduğunu söyleyip: ‛Sen bu konuda ne düşünüyorsun?’ veya ‛bu acaba senin için de bir sorun mu?’ diye sorabilir. Ailece yapılan sohbetlerde de erinlikle ilgili sorunlar ele alınabilir; anne veya baba bu konuda rahat ama açık bir şekilde bazı şeyler söyleyebilirler.

ERİNLİK ÇAĞINDAKİLERİN İHTİYAÇLARINI ANLAMAK

11. Gençler büyüklerden nasıl farklıdır?

11 “Hikmet kazan; bütün kazandıklarınla beraber anlayış kazan.” (Süleymanın Meselleri 4:7) Ana-babalar gençlere karşı davranışınızda hikmetli olun; duygularına anlayış gösterin. Gençlik halinizi unutmayın. Aynı zamanda her büyüğün bir zaman için genç olduğunu ve genç olmanın ne demek olduğunu bildiğini, fakat hiç bir gencin bir büyük olmanın ne demek olduğunu bilmediğini hatırlayın. Büyüyen bir genç kendisine artık çocuk gibi davranılmasını istemez, fakat yine de bir büyük değildir ve onun henüz büyüklerin olduğu kadar ilgi alanları yoktur. Oynamak arzusu çok belirgindir ve oynamak için vakti olmalıdır.

12. Erinlik çağındaki gençler, ana-babalarının onlara karşı nasıl davranmalarını istiyorlar?

12 Gençlerin bu yaşlarda ana-babalarından istedikleri belirli şeyler vardır. Anlaşılmak isterler; kendilerine herhangi bir zamandan daha çok bir kişi olarak davranılmasını isterler; yol gösterici kurallara ve ilerleyen yaşlarını hesaba katacak tutarlı bir rehberliğe ihtiyaçları vardır; arzu ve takdir edilen biri olmak isterler.

13. Gençler ana-babalarının koyduğu sınırlamalara karşı nasıl bir tepki gösterebilirler? Neden?

13 Erinlik çağındakiler, konan sınırları belirli ölçüde çiğnemeye başlarlarsa, ana-babaları buna hayret etmemelidirler. Bu gençler bağımsızlık yolunda ilerliyor ve daha çok hareket ve karar verme özgürlüğüne sahip olmak istiyorlar. Aciz durumdaki bebeklerin sürekli ana-babalarının kendilerine özen göstermesine, çocukların da dikkatli bir korunmaya ihtiyaçları vardır. Fakat çocuklar büyüdükçe faaliyet alanları genişler. Ailenin dışındaki kişilerle olan ilişkileri artıp kuvvet kazanır. Bir oğul veya kızın bağımsızlığa erişme çabası yüzünden doğru davranması güç olabilir. Ana-babalar bizzat çocuklarının iyiliği için otoritelerinin görmezlikten gelinmesine veya reddedilmesine izin veremezler. Fakat tedirgin edici olabilen bu davranışa nelerin yol açtığını göz önünde bulundururlarsa, hikmetli davranıp çocuklarıyla fikir alışverişini sürdürebilirler.

14. Çocuk daha fazla bağımsızlık istiyorsa, ana-babalar nasıl davranabilirler?

14 Ana-babalar oğul veya kızlarından gelen daha fazla bağımsızlık arzusu ile karşı karşıya kaldıklarında ne yapsınlar? Bu arzu bir kimsenin elinde tuttuğu, bastırılan bir yay gibidir. Eğen aniden serbest bırakılırsa kontrolden çıkıp belli olmayan bir yöne fırlar. Eğer fazla uzun süre gerili tutulursa hem onu tutan yorulur, hem de yay zayıflar. Fakat eğer onu azar azar kontrol altında bulundurarak serbest bırakırsa uygun yerde duracaktır.

15. İsa’nın ana-babasının rehberliği altında büyüdüğünü gösteren nedir?

15 Bağımsızlık için kontrollü bir gelişmeyi İsa’nın büyümesinde görebiliyoruz. Çocukluk yılları hakkında Luka 2:40’taki tarihsel kayıtta şunları okuyoruz: “Çocuk büyüyor, kuvvetleniyor, ve hikmetle doluyordu; Allahın inayeti de onun üzerinde idi.” Ana-babası şüphesiz onun gelişmesinde büyük rol oynadılar, zira kâmil olmakla beraber hikmetini kendiliğinden kazanmadı. Onlar, kaydın devamen gösterdiği gibi İsa’nın yetişmesi için gerekli olan ruhi ortamı yarattılar. On iki yaşındaki İsa, ailesi Fısıh bayramı için Yeruşalim’de iken mabede gitti ve oradaki din öğretmenleriyle sohbet etti. Herhalde ana-babası on iki yaşındaki oğullarına bu kadar hareket etme özgürlüğü tanımıştı. Onlar kendisinin orada kaldığının farkına varmaksızın Yeruşalim’den hareket edip yola çıktılar, belki de onun yerlerine dönen dost ve akrabalarıyla birlikte olduğunu zannetiler. Üç gün sonra onu mabette ihtiyarlara öğretirken değil, onları dinlerken ve sorular sorarken buldular. Annesi onun için çok kaygı çektiklerini söyledi ve İsa cevap olarak saygılı şekilde, hareket etmeye hazır olunca kendisini nerede bulabileceklerinden emin olduklarını zannettiğini söyledi. Her ne kadar İsa, belirli ölçüde hareket etme özgürlüğünden yararlandıysa da, kayıt onun “onlara itaatli ol”maya devam ettiğini ve bir genç olarak koydukları kural ve sınırlamalara uyduğunu gösteriyor. Kendisi “hikmette ve kamette (bedensel büyümede), Allah ve insanlar indinde inayette terakki ediyordu.”—Luka 2:41-52.

16. Ana-babaların erinlik çağındaki bir gençle sorunları olunca neleri düşünmelidirler?

16 Ana-babaların benzer şekilde erinlik çağındaki oğul ve kızlarına belirli ölçülerde özgürlük tanımaları gerekir ve bunu onların yaşları büyüdükçe daha da genişletmelidirler. Onların kendi rehberlikleri ve nezaretleri altında gittikçe daha çok kişisel kararlar vermelerine izin vermelidirler. Güçlükler ortaya çıkınca ve ana-babalar bunların nedenini anladıklarında, küçük şeyleri büyük davalar haline getirmekten kaçınacaklar. Büyüyen gençler çoğu kez ana-babalarına bile bile isyan etmezler. Onlar, sadece belirli ölçüde bağımsızlığa kavuşmak ister, fakat bunu nasıl yapmaları gerektiğini bilemezler. Böylece ana-babalar yanlış şeyleri dava haline getirerek hataya düşebilirler. Eğer bir mesele fazla önemli değilse onu görmezlikten gelin. Fakat eğer ciddi ise kararlı olun. Ne ‛sineği süzün’ ne de ‛deveyi yutun.’—Matta 23:24.

17. Ana-babalar büyüyen çocukları için sınırlamalar koyarken hangi etkenleri göz önünde bulundurmalıdırlar?

17 Ana-babalar büyüyen oğul ve kızlarına sınırlamalar koyarken dengeli olup, onlarla iyi bir ilişkinin sürdürülmesine katkıda bulunabilirler. “Yukarıdan olan hikmet”in gerçi “evvela saf” fakat aynı zamanda “mülayim (makul)” “merhametle . . . . dolu” ve “riyasız” olduğunu hatırlayın. (Yakub 3:17) Mukaddes Kitap hırsızlık, fuhuş, putperestlik ve benzeri ağır suçların tamamıyla yanlış olduğunu gösterir. (I. Korintoslular 6:9, 10) Birçok diğer şeyin doğru veya yanlış oluşu bir kimsenin onda ne kadar ileri gittiğine bağlı olabilir. Yemek iyidir, fakat eğer fazla yersek obur oluruz. Benzer şekilde dans etmek, oyunlar oynamak, partiler yapmak gibi belirli dinlenme şekilleri veya benzeri faaliyetlerle ilgili durum da aynıdır. Çoğu kez ne yapıldığı değil, nasıl yapıldığı ve kimlerle arkadaşlık edilerek yapıldığı önemlidir. Böylece tıpkı aslında oburluğu kasttettiğimiz zaman yemek yemeyi mahkûm etmediğimiz gibi, ana-babalar da aşırı şekilde ve ölçüde veya arzu edilmeyen tarzda başgösterebilecek belirli durumlara itiraz etmek isterlerse gençlerin yapmak istedikleri her şeyi toptan reddetmemelidirler.—Koloseliler 2:23 ile karşılaştır.

18. Ana-babalar çocuklarını arkadaşları konusunda nasıl uyarabilirler?

18 Tüm gençler arkadaş edinmek ister. Gerçi sadece az kişi “ideal” arkadaş olarak nitelendirilebilir, ama herhalde sizin çocuklarınızın da zayıflıkları vardır. Çocuklarınızın belirli gençlerle arkadaşlıklarını zararlı diye sınırlamak isteyebilirsiniz. (Süleymanın Meselleri 13:20; II. Selânikliler 3:13, 14; II. Timoteos 2:20, 21) Başka gençlerde hoşunuza giden ve gitmeyen bazı şeyler fark edebilirsiniz. Fakat çocuğunuzun bazılarıyla olan arkadaşlığını sadece onların belirli zayıflıkları nedeniyle tamamıyla yasaklamaktansa, arkadaşlarının bazı iyi niteliklerini takdir ettiğinizi söyleyebilir, fakat aynı zamanda arkadaşlarının zayıf yönlerine de dikkati çekebilirsiniz. Bu alanlarda oğul veya kızınızı onların iyilikleri için çalışmaya teşvik edebilirsiniz ve bu, arkadaşlarının da sürekli yararına olabilir.

19. Ana-babalar çocuklarının Luka 12:48’deki prensiple uyumlu olarak özgürlük hakkında doğru görüşe sahip olmalarına nasıl yardım edebilirler?

19 Büyüyen oğul veya kızınıza özgürlüğünün artmasıyla ilgili doğru tutum kazandırmak istiyorsanız daha büyük özgürlüğün, beraberinde daha büyük sorumluluklar getirdiğini gösterebilirsiniz. “Kime çok verilmişse, ondan çok istenecektir.” (Luka 12:48) Çocuklar ne kadar çok sorumluluk duygusuna sahip olurlarsa ana-babalar onlara o kadar çok güvenebilirler.—Galatyalılar 5:13; I. Petrus 2:15.

ÇOCUKLARA ÖĞÜT VERMEK VE YOLLARINI DOĞRULTMAK

20. Fikir alışverişinin sona ermesini önlemek üzere zor ve yetki kullanmaktan başka ne gereklidir?

20 Eğer bir kimse size durumunuzu anlamaksızın nasihat verirse bu öğüdün gerçek dışı olduğunu hissedersiniz. Onun taleplerine uymanızı sağlama yetkisi varsa, bunun haksızlık olduğunu düşünüp, içerleyebilirsiniz. Ana-babalar ‛anlayışlı bir yüreğin bilgi aradığını’ ve ‛bilgili bir adamın kuvvet artırdığını’ hatırlamalı. (Süleymanın Meselleri 15:14; 24:5) Çocuklarınıza istediğinizi yaptırabilecek durumda olabilirsiniz, fakat bu durumunuz bilgi ve anlayışla desteklenirse onlarla daha kolay fikir alışverişi yapabileceksiniz. Gençlerin yollarını doğrulturken anlayış göstermezseniz, “nesil anlaşmazlığı”na ve fikir alışverişinin sona ermesine yol açabilirsiniz.

21. Ana-babalar ağır bir suç işlemiş olan çocuklarına nasıl davranmalı?

21 Çocuğunuzun başı derde girerse, büyük bir hata yaparsa veya sizi şaşırtan bir suç işlerse ne yapacaksınız? Suçu asla görmezlikten gelmemelisiniz. (İşaya 5:20; Malaki 2:17) Fakat oğlunuzun veya kızınızın şimdi, herhangi bir zamandan daha fazla anlayış dolu yardıma ve sağlam öğütlere ihtiyacı olduğunu fark edin. Siz bir bakıma Yehova’nın söylediği gibi, ‛şimdi gelin de meseleleri düzeltelim; durum ciddi fakat hiç ümitsiz değildir’ diyebilirsiniz. (İşaya 1:18) Öfke nöbetleri veya sert mahkûmiyet sözleri fikir alışverişini yok edebilir. Yanlış yola sapmış olan birçok genç daha sonra: ‛Ana-babamla konuşamıyordum-bana çok kızacaklardı’ dediler. Efesoslular 4:26’da şunları okuyoruz: “Eğer kızarsan, öfkenin seni günaha sevk etmesine izin verme.” (New English Bible) Oğlunuzun veya kızınızın size anlatacağı şeyleri dinlerken duygularınıza hâkim olun. Dinlerken göstereceğiniz şefkat, yolunu düzeltmenizi daha kolay şekilde kabul etmesini sağlayacaktır.

22. Ana-babalar çocuklarından ümitlerini kestikleri izlenimini neden asla uyandırmamalıdırlar?

22 Belki sadece bir tek olay değil, uzun süreden beri gelişen güçlükleri veya arzu edilmeyen bir huyu belirten bir davranış biçimi söz konusudur. Bu durumda disiplin şart olduğu halde, ana-babalar çocuklarının asla ıslah olmaz olduğu izlenimini vermemelidirler. Tahammülünüz sevginizin ne kadar büyük olduğunu gösterecek. (I. Korintoslular 13:4) Kötülüğe karşı kötülükle karşılık vermeyin, fakat kötülüğü iyilikle yenin. (Romalılar 12:21) Eğer bir çocuk başkalarının önünde “tembel” “isyankâr” “bir işe yaramaz” veya “asla değişmeyen” olarak nitelenerek alçaltılırsa, bununla ona ancak zarar verilir. Sevgi ümit etmekten vazgeçmez. (I. Korintoslular 13:7) Bir genç bir suçlu haline gelebilir, hatta evi bile terk edebilir, ana-babası böyle bir davranışı asla onaylamasalar da dönüş yolunu açık tutabilirler. Nasıl? Kendisine onu değil, davranışlarını reddettiklerini göstererek, ona bazı iyi niteliklere sahip olduğunu, bu niteliklerin baskın olacağını ümit ettiklerini söyleyebilirler. Eğer böyle olursa kendisi İsa’nın verdiği meseldeki müsrif oğul gibi eve dönebilecek ve tövbekâr bir dönüş yaptığı zaman sert veya soğuk karşılanmayacağını bilecektir.—Luka 15:11-32.

KİŞİSEL DEĞER DUYGUSU

23. Erinlik çağındaki gençlerin, ailenin değerli üyeleri oldukları duygusunu taşımaları neden önemlidir?

23 Bütün insanlar tanınmak, kabul edilmek, tasvip edilmek ve bir gruba dahil olduklarını hissetmek isterler. Gayet tabii başkaları tarafından kabul edilmek için bir kimse aşırı bağımsız olmamalı. Kişi, mensubu olduğu grubun tasvip ettiği davranış kuralları içinde hareket etmeli. Erinlik çağındaki gençler de bir aileye ait olma ihtiyacı duyarlar. Onlara ailenin değerli kişileri oldukları, ailenin mutluluğuna, bazı plan ve kararlarına katkıları olabileceği duygusunu verin.

24. Ana-babalar bir çocuğun başka bir çocuğu kıskanmaması için hangi şeyden sakınmalıdır?

24 Resul Pavlus “birbirimize meydan okuyarak, birbirimize haset ederek, boş yere övünenler olmıyalım” der. (Galatyalılar 5:26) Eğer ana-babalar çocuklarını yaptıkları iyi şeyler için överlerse, böyle bir ruh durumu başgöstermeyecek; fakat onları örnek gösterdikleri başka gençlerle olumsuz şekilde karşılaştırırlarsa çoğu kez kıskançlık veya içerleme başgösterecektir. Resul Pavlus şöyle dedi: “Herkes kendi işini temyiz etsin, ve o zaman başkası için değil, ancak kendisi için övünmesi olur.” (Galatyalılar 6:4) Bir genç kim ve ne olduğu için ve yetenekleri yüzünden ana-babası tarafından kabul edilip sevilmek ister.

25. Ana-babalar çocuklarının değer duygusu geliştirmesine nasıl yardım edebilirler?

25 Ana-babalar oğul ve kızlarını hayatın her alanında sorumluluk taşıyacak şekilde yetiştirerek, değer duygusu kazandırabilirler. Çocuklarını küçüklüklerinden beri dürüst, samimi ve başkalarına karşı doğru davranmak üzere yetiştirirlerse, daha önce konulan bu temel üzerine bina edip onlara bu nitelikleri toplumda nasıl uygulayabileceklerini gösterebilirler. Bu aynı zamanda çocukların sorumluluk taşımayı, güvenilir olmayı öğrenmelerini de kapsar. İsa bir genç olarak ‛hikmette ilerlerken’ herhalde üvey babası Yusuf’un yanında bir sanat öğrendi, zira otuz yaşına gelip gökteki Krallık işine alenen başladığı zaman insanlar onu “dülger” olarak nitelediler. (Markos 6:3) Özellikle erinlik çağında çalışmak, bir işvereni veya müşteriyi, sadece getir götür işleri gibi, basit işler söz konusu olsa bile memnun etmeyi öğrenmelidirler. Onlar, çalışkan, ciddi ve güvenilir işçiler olmakla öz saygıyı ve başkalarının hürmet ve takdirini kazanabileceklerini; bununla sadece ana-babalarına ve ailelerine şeref kazandırmakla kalmayıp aynı zamanda “kurtarıcımız Allahın talimini süsle”diklerini de bileceklerdir.—Titus 2:6-10.

26. Eski zamandaki hangi âdet, bir kızın, ailesinin değerli bir ferdi olduğunu gösteriyor?

26 Kızlar da ev işlerini öğrenerek takdir ve övgü kazanabilirler. Mukaddes kitabın yazıldığı zamanlarda, bir kızın ailesindeki değeri, evlenirken istenecek başlık parasıyla ölçülürdü. Bu şüphesiz ki kızın, ailesine verdiği hizmete karşılık bir tazminat sayılıyordu.—Tekvin 34:11, 12; Çıkış 22:16.

27. Öğretmek üzere doğan fırsatlar neden iyi değerlendirilmelidir?

27 Çocukları hayatta karşılaşacakları güç koşulları karşılamaya hazırlamak için fırsatlar iyi değerlendirilmeli. Resul Pavlus’un: “Bizimkiler de semeresiz olmasınlar diye, zaruri ihtiyaçları için iyi işlerle meşgul olmağı öğrensinler” tembihi, bu durumda olan gençler için de geçerlidir.—Titus 3:14.

MUKADDES KİTABIN AHLAK STANDARDI—BİR KORUNMADIR

28, 29. (a) Mukaddes Kitap arkadaşlık konusunda hangi öğüdü verir? (b) Ana-babalar çocuklarının bu öğüde uymasına nasıl yardım edebilirler?

28 Ana-babalar çocuklarının bulundukları ortamda örneğin okulda, suç işleyen ve kendilerine zarar veren gençlerle bir arada bulunmak zorunda olduklarından, endişe duyabilirler. Onlar, Mukaddes Kitabın, “kötü arkadaşlıklar yararlı alışkanlıkları bozar” ifadesinin doğruluğunun farkında olabilirler. Bu nedenle çocuğun: “Herkes onu yapıyor, ben neden yapmayayım” şeklindeki yakarmasını kabul edemezler. Üstelik herkes onu yapamaz. Fakat böyle olsa bile bu bir çocuğun yanlış veya hikmetsiz bir şeyi yapması için yeterli bir neden değildir. “Şerir adamlara [veya çocuklara] imrenme; ve onlarla beraber olmağa arzu çekme; çünkü onların yürekleri zorbalık tasarlar, ve dudakları kötülük söylerler. Hikmetle ev yapılır, ve anlayışla pekiştirilir.”—I. Korintoslular 15:33; Süleymanın Meselleri 24:1-3.

29 Çocuklarınızı okul süresince veya ömrü boyunca dizginleyerek yürütemezsiniz. Fakat ev halkını hikmetle bina ederek onlara yolları için iyi bir ahlak standardı ve rehberlik için doğru prensipler verebilirsiniz. “Hikmetlilerin sözleri üğendireler gibidir.” (Vaiz 12:11) Üğendireler uzun, sivri, ince sopalardı ve hayvanları doğru yönde yürütmek için kullanılırdı. Tanrı’nın hikmet dolu sözleri, doğru yolda kalmamızı ve eğer doğru yoldan saparsak vicdanımızın bizi rahatsız edip yolumuzu değiştirmemizi sağlayacaktır. Çocuklarınızın ebedi iyiliği için bu hikmeti verin, onu hem sözle hem de örneğinizle onlara benimsetin. Onlara doğru değerler kazandırın, sonuçta çocuklar bunları arkadaş olarak seçtikleri kişilerde de arayacaklardır.—Mezmur 119:9, 63.

30. Ana-babalar çocuklarına nasıl Tanrısal bir ahlak standardı verebilirler?

30 Bütün bunlarla ilgili olarak evde bu prensiplere saygı gösteriliyorsa ve bunlara uygun davranılan bir ortam varsa ahlaksal değerlerin çocuklara daha kolay benimsetilebileceğini unutmayın. Çocuklarınızın göstermelerini istediğiniz tutumu siz de gösterin. Çocuklarınızın evde ve aile çevresinde, büyüklerin gösterdiği anlayış, sevgi, bağışlama, güvenli ölçüde özgürlük ve bağımsızlık, adalet ve doğrulukla birlikte muhtaç oldukları kabul edilme ve ait olma duygusunu bulduklarından emin olun. Bu şekilde onlara ailelerinin dışında da uygulayabilecekleri Tanrısal bir ahlak standardı verebilirsiniz. Onlara bundan daha iyi bir miras bırakamazsınız.—Süleymanın Meselleri 20:7.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş