“Yaptıkları Feci Ve İğrenç Şeyleri Gör”

1-3. Yehova, Hezekiel’in Yeruşalim’deki mabette neyi görmesini istedi? Neden? (2. Kısmın giriş sözlerine ve resme bakın.)

BİR kâhinin oğlu olan Hezekiel, Musa Kanunu’nu iyi biliyordu. Dolayısıyla Yeruşalim’deki mabede ve orada Yehova’ya sunulması gereken ibadete yabancı değildi (Hez. 1:3; Mal. 2:7). Fakat MÖ 612 yılında Yehova’nın mabedinde olanlar, her sadık Yahudi gibi, Hezekiel’i de şaşkına çevirecek şeylerdi.

² Yehova, Hezekiel’in mabedin içler acısı durumunu görmesini istedi. Gördüklerini evinde toplanan ‘Yahuda ihtiyarlarına’ anlatacaktı (Hezekiel 8:1-4’ü okuyun; Hez. 11:24, 25; 20:1-3). Yehova, kutsal ruh aracılığıyla Hezekiel’i Babil’deki Kebar Irmağı’nın kenarında bulunan Tel-abib’deki evinden aldı. Onu bir görüntüde yüzlerce kilometre batıdaki Yeruşalim’e götürdü. Yehova Hezekiel’i mabede, iç avlunun kuzey kapısına getirdi. Oradan başlayarak, bir görüntü aracılığıyla ona mabedi gezdirdi.

³ Hezekiel’in bundan sonra gördüğü dört sahne gerçekten inanılmazdı. Bunlar İsrail milletinin yaşadığı büyük ruhi çöküşü gözler önüne seriyordu. Yehova’ya sunulan saf ve temiz ibadete ne olmuştu? Bu görüntü bugün bizim için ne anlama geliyor? Yaptığı gezintide Hezekiel’e katılalım. Ancak önce Yehova’nın Kendisine ibadet edenlerden haklı olarak ne beklediğini ele alalım.

“Ben . . . . Tam Bağlılık İsteyen Bir Tanrı’yım”

4. Yehova Kendisine ibadet edenlerden ne bekler?

⁴ Hezekiel’in günlerinden 900 yıl kadar önce, Yehova Kendisine ibadet edenlerden ne beklediğini açıkça belirtti. On Emrin ikincisinde İsrailoğullarına şöyle dedi:a “Ben, Tanrınız Yehova, tam bağlılık isteyen bir Tanrı’yım” (Çık. 20:5). “Tam bağlılık” ifadesiyle Yehova başka tanrılara ibadet edilmesini hoş görmeyeceğini gösterdi. Bu yayının 2. bölümünde gördüğümüz gibi, Yehova’nın onayladığı ibadetin ilk gereği, ibadetin sadece O’na sunulmasıdır. Yehova’ya ibadet edenler yaşamlarındaki ilk yeri O’na vermelidir (Çık. 20:3). Başka sözlerle, Yehova kullarından doğru ve sahte ibadeti birbirine karıştırmadan, ruhen temiz kalmalarını bekler. MÖ 1513’te İsrailoğulları kendi istekleriyle Yehova’yla bir ahit yaptılar. Bu şekilde onlar Yehova’ya tam bağlılık göstermeyi kabul ettiler (Çık. 24:3-8). Yehova ahdine sadıktır ve ahit yaptığı halkından da aynısını bekler (Tekr. 7:9, 10; 2. Sam. 22:26).

5, 6. Yehova, İsrailoğullarından tam bağlılık görmeyi neden hak ediyordu?

⁵ Yehova’nın İsrailoğullarından tam bağlılık istemesi yerinde miydi? Tabii ki evet. O, Her Şeye Gücü Yeten, Evrenin Egemeni ve hayatın kaynağı olan Tanrı’dır (Mezm. 36:9; Elçi. 17:28). Yehova aynı zamanda İsrailoğullarının Kurtarıcısıydı. On Emri verirken halkına şunu hatırlatmıştı: “Sizi Mısır’dan, köle olduğunuz ülkeden çıkaran Tanrınız Yehova Benim” (Çık. 20:2). Açıkça görüldüğü gibi, İsrailoğulları Yehova’ya yüreklerinde özel bir yer vermeliydi.

⁶ Yehova değişmez (Mal. 3:6). Tam bağlılık isteme konusundaki fikrini de hiçbir zaman değiştirmedi. O halde Hezekiel’e gösterdiği dört sarsıcı sahnenin O’nu ne kadar üzdüğünü hayal edebiliriz.

Birinci Sahne: Yehova’yı Kızdıran Put

7. (a) Hakikat yolundan sapmış Yahudiler, mabedin kuzey kapısında ne yapıyordu? Yehova buna nasıl tepki gösterdi? (Bölümün başındaki resme bakın.) (b) Yehova neden kıskançlık ve kızgınlık duydu? (2. dipnota bakın.)

⁷ Hezekiel 8:5, 6’yı okuyun. Hezekiel çok sarsılmış olmalı. Hakikat yolundan sapmış Yahudiler mabedin kuzey kapısında bir puta tapınıyordu. Muhtemelen bu, sahte tanrıça Aşera’yı temsil eden kutsal bir direkti. Kenanlılar Aşera’nın Baal’in eşi olduğuna inanırdı. Bu put neyi temsil ederse etsin, putperest İsrailoğulları ona tapınarak Yehova’yla yaptıkları ahdi bozmuş oldular. Sadece Yehova’nın hak ettiği bağlılığı bir puta gösteriyorlardı. Böylece Tanrı’yı kıskandırdılar ve O’nu kızdırdılarb (Tekr. 32:16; Hez. 5:13). Şunu düşünün: 400 yıldan uzun zamandır mabet Yehova’nın bulunduğu yer olarak kabul edilmişti (1. Kral. 8:10-13). Fakat şimdi mabede putperestliği soktukları için Yehova’nın ‘kutsal mekânından uzaklaşmasına’ neden oldular.

8. Hezekiel’in gördüğü putun günlerimiz için nasıl bir anlamı var?

⁸ Hezekiel’in gördüğü bu putun günlerimiz için nasıl bir anlamı var? Aslında hakikat yolundan sapmış Yahuda halkı bize Hıristiyan Âlemini hatırlatıyor. Hıristiyan Âleminin kiliselerinde putperestlik oldukça yaygındır. Bu nedenle Tanrı onların ibadetini kabul etmiyor. Yehova değişmediğine göre, tıpkı hakikat yolundan sapmış Yahuda gibi, Hıristiyan Âleminin de O’nu kızdırdığına şüphe yoktur (Yak. 1:17). Yehova Tanrı Hıristiyan Âleminden kesinlikle çok uzaktır.

9, 10. Mabette yapılan putperestlikten hangi dersi alabiliriz?

⁹ Mabette yapılan putperestlikten hangi dersi alabiliriz? Yehova’ya tam bağlılık göstermek için ‘putperestlikten uzak durmalıyız’ (1. Kor. 10:14). Belki şöyle düşünebiliriz: “Ben Yehova’ya ibadet ederken asla semboller veya putlar kullanmam.” Ancak putperestliğin farklı türleri vardır ve bazıları çok sinsidir. Kutsal Kitap’la ilgili bir kaynak şöyle diyor: “Putperestlik aslında Tanrı’ya ibadetimizin önüne geçen her şeyi temsil edebilir. Bu değerli, pahalı veya etkili herhangi bir şey olabilir.” O halde, mal mülk, para, cinsellik, eğlence ve aslında hayatımızda ilk yeri alan ve Yehova’ya tam bağlılık göstermemize engel olan her şey bir tür puttur (Mat. 6:19-21, 24; Efes. 5:5; Kol. 3:5). Putperestliğin her türüne karşı tetikte olmalıyız. Çünkü sadece Yehova’ya ibadet etmeliyiz ve yüreğimiz O’na ait olmalı (1. Yuhn. 5:21).

¹⁰ Yehova’nın Hezekiel’e gösterdiği ilk sahnede ‘korkunç ve iğrenç şeyler’ vardı. Fakat Yehova ona şöyle dedi: “Bunlardan daha korkunç başka iğrenç şeyler de göreceksin.” Mabette Yehova’yı kıskandıran o puta tapınmaktan daha korkunç ne olabilirdi?

İkinci Sahne: Sahte Tanrılara Buhur Sunan 70 İhtiyar

11. Hezekiel sunağın bulunduğu iç avluya girince hangi iğrenç şeyleri gördü?

¹¹ Hezekiel 8:7-12’yi okuyun. Hezekiel duvarda bir oyuk açtı. Sunağın bulunduğu iç avluya girdi ve duvarın her yanında ‘sürünen canlıların, iğrenç hayvanların ve bütün tiksindirici putların’ resimlerini gördü.c Duvara kazınmış bu resimler sahte tanrıları temsil ediyordu. Hezekiel’in daha sonra gördükleri daha da iğrençti. “İsrail ihtiyarlarından 70 kişi” karanlıkta durmuş sahte tanrılara buhur sunuyordu. Musa Kanunu’na uygun şekilde hazırlanmış hoş kokulu buhur imanlı kişilerin yaptığı duaları temsil ederdi (Mezm. 141:2). Fakat bu 70 ihtiyarın sahte tanrılara sunduğu buhur Yehova için iğrenç bir kokuydu. Onların duaları da Yehova için iğrençti (Özd. 15:8). Bu ihtiyarlar, “Yehova bizi görmüyor” diyerek kendilerini aldatıyordu. Oysa Yehova onları görüyordu ve Hezekiel’e de Kendi mabedinde neler yaptıklarını açıkça gösterdi.

12. Neden “karanlıkta” bile sadık kalmalıyız? Bu konuda özellikle kimler örnek olmalı?

¹² Sahte tanrılara buhur sunan 70 ihtiyarla ilgili kayıttan neler öğrenebiliriz? Yehova’nın dualarımızı ve ibadetimizi kabul etmesi için “karanlıkta” yani tek başınayken bile O’na sadık kalmalıyız (Özd. 15:29). Yehova’nın yaptığımız her şeyi görebildiğini unutmayalım. Yehova bizim için gerçekse, yalnızken bile O’nu üzecek şeyler yapmayız (İbr. 4:13). Özellikle cemaatteki ihtiyarlar Yehova’yı memnun eden bir yaşam sürmek konusunda örnek olmalı (1. Pet. 5:2, 3). Onlar ibadetlerde öğretim verdiğinden ve cemaate önderlik ettiğinden “karanlıkta” yani onları kimse görmediğinde bile, Kutsal Kitap ilkelerine uygun yaşamalıdır. Cemaatteki kişiler onlardan bunu bekler (Mezm. 101:2, 3).

Üçüncü Sahne: ‘Tanrı Tammuz İçin Ağlayan’ Kadınlar

13. Hezekiel, bazı kadınların mabet kapılarından birinde ne yaptığını gördü?

¹³ Hezekiel 8:13, 14’ü okuyun. İğrenç şeylerin yer aldığı ilk iki sahneden sonra, Yehova Hezekiel’e şöyle dedi: “Bu yaptıklarından daha korkunç başka iğrenç şeyler de göreceksin.” Peki Hezekiel daha sonra neler gördü? ‘Yehova’nın mabedinin kuzey kapısının girişinde oturan kadınlar tanrı Tammuz için ağlıyorlardı.’ Tammuz bir Mezopotamya tanrısıdır ve Sümer yazıtlarında Dumuzi olarak adlandırılır. Onun bereket tanrıçası İştar’ın sevgilisi olduğuna inanılır.d Anlaşılan bu kadınların ağlaması, Tammuz tanrısının ölümü için yapılan dinsel bir törenle bağlantılıydı. Onlar Yehova’ya sunulan ibadetin merkezinde putperest bir ayin yapıyorlardı. Sırf Tanrı’nın mabedinde gerçekleştiriliyor diye sahte dine ait bu uygulama kutsal sayılamazdı. Yehova’nın gözünde hakikat yolundan sapmış bu kadınların yaptıkları gerçekten iğrençti.

14. Hakikat yolundan sapmış kadınların yaptıklarıyla ilgili Yehova’nın görüşünden ne öğrenebiliriz?

¹⁴ Bu kadınların yaptıklarıyla ilgili Yehova’nın görüşünden neler öğrenebiliriz? İbadetimizin saf ve temiz kalması için ona asla putperest uygulamaları dahil etmemeliyiz. Bu nedenle, kökeni putperestliğe dayanan kutlamalara asla katılmamalıyız. Peki köken gerçekten önemli mi? Evet. Bugün Paskalya, yılbaşı veya doğum günü kutlamalarıyla bağlantılı bazı âdetler bize zararsız görünebilir. Fakat şunu unutmayalım: Bugün yapılan birçok kutlamanın bir zamanlar putperest ayinlerin bir kısmı olduğunu Yehova bizzat gördü. Bu putperest uygulamalar Yehova’nın gözünde hâlâ çok iğrençtir. Üzerinden zaman geçmesi veya doğru ibadetin bir kısmıymış gibi gösterilmesi durumu değiştirmez (2. Kor. 6:17; Vah. 18:2, 4).

Dördüncü Sahne: ‘Güneşe Doğru Yere Kapanan’ 25 Adam

15, 16. 25 adam mabedin iç avlusunda ne yapıyordu? Onların yaptıkları Yehova’yı neden çok üzmüştü?

¹⁵ Hezekiel 8:15-18’i okuyun. Yehova, Hezekiel’e dördüncü ve son sahneyi göstermeden önce şu tanıdık sözleri söyledi: “Bunlardan daha korkunç başka iğrenç şeyler de göreceksin.” Belki de Hezekiel şöyle düşündü: “Şimdiye kadar gördüklerimden daha korkunç ne olabilir?” Hezekiel o anda mabedin iç avlusundaydı. Orada mabedin girişinde 25 adam gördü. Onlar güneşe tapınmak için ‘doğuya doğru’ yere kapanıyorlardı. Bu Yehova’ya yapılabilecek en büyük hakaretti. Neden?

¹⁶ Şunu düşünün: Mabet, girişi doğuya bakacak şekilde inşa edilmişti. Oraya ibadet etmek için gelenlerin yüzü batıya ve sırtları doğuya, yani doğan güneşe dönük olurdu. Fakat bu 25 adam güneşe tapınabilmek için yüzünü doğuya dönmüştü. Yani ‘sırtları mabede dönüktü.’ Aslında bunu yapmakla Yehova’ya sırt çeviriyorlardı. Çünkü mabet Yehova’nın eviydi (1. Kral. 8:10-13). Bu 25 adam gerçekten de hakikate isyan etmişti. Onlar Yehova’yı hiçe saydı ve Tekrar 4:15-19 ayetlerinde kayıtlı emri çiğnedi. Tam bağlılığı hak eden Tanrı’yı gerçekten çok üzdüler.

17, 18. (a) Mabette güneşe tapan insanlarla ilgili kayıttan ne öğrenebiliriz? (b) Hakikate isyan eden İsrailoğullarının kimlerle ilişkisi zarar gördü? Nasıl?

¹⁷ Güneşe tapan bu kişilerle ilgili kayıttan ne öğrenebiliriz? İbadetimizin saf ve temiz kalması için ruhi aydınlanmayı sadece Yehova’dan beklemeliyiz. Unutmayalım ki “Yehova Tanrı güneştir” ve O’nun Sözü ‘yolumuzu aydınlatır’ (Mezm. 84:11; 119:105). Sözü ve teşkilatının hazırladığı yayınlar aracılığıyla Yehova yüreğimizi ve zihnimizi aydınlatır. Bize doğru yolda yürümeyi öğretir. Böylece şimdi mutlu bir yaşamımız olur ve gelecekte sonsuz hayata erişebiliriz. Fakat yaşamla ilgili rehberlik için bu dünyaya yönelirsek Yehova’ya sırtımızı dönmüş oluruz. Bu O’nu çok üzer ve yüreğine büyük bir acı verir. Tanrımızı asla incitmeyi istemeyiz. Hezekiel’in gördüğü görüntü aynı zamanda bizi şu konuda uyarır: Hakikate isyan etmiş, yani Yehova’ya sırtını dönmüş kişilerden uzak durmalıyız (Özd. 11:9).

¹⁸ Hezekiel dört sarsıcı sahne görmüştü. Putperestlik ve sahte tapınmayla dolu bu sahneler, hakikate sırt çeviren Yahuda halkının ruhi çöküşünü tam olarak ortaya koydu. Orada yaşayanlar kendilerini ruhen kirletmiş olduklarından Tanrı’yla ilişkileri bozuldu. Bunun sonucunda ahlaksal bir çöküş yaşadılar. Bu nedenle hakikate isyan etmiş halkın her tür kötülüğü yapmalarına şaşmamak gerek. Onların sadece Tanrı’yla değil, diğer insanlarla olan ilişkileri de zarar gördü. Şimdi Hezekiel Peygamber’in hakikate isyan etmiş Yahuda halkının ahlaksal çöküşünü Tanrı ilhamıyla nasıl tarif ettiğine bakalım.

Ahlaksal Çöküş: “Utanmazca Davranışlar”

19. Hezekiel, Yehova’yla ahit yapmış halkın ahlaksal çöküşünü nasıl anlattı?

¹⁹ Hezekiel 22:3-12’yi okuyun. İsrail milletinde yöneticilerden sıradan halka kadar herkes ahlaksal bir yozlaşma içindeydi. “İsrail önderleri” yetkilerini masum kanı dökmek için kullandılar. Anlaşılan, sıradan halk da önderlerinin peşinden gitti ve Tanrı’nın Kanunu’na saygısızlık etti. Aile içinde çocuklar ana babalarını ‘aşağılıyordu’ ve ensest ilişki çok yaygındı. Memleketteki isyankâr İsrailoğulları, yabancıyı dolandırıyor, yetime ve dula kötü davranıyordu. Erkekler komşularının karılarına göz dikerek onları kirletiyordu. Halk son derece açgözlü olduğundan rüşvetçilik inanılmaz boyutlardaydı, insanlardan zorla para alıyor ve tefecilik yapıyorlardı. Ahit yaptığı halkın Kanunu çiğnediğini görmek Yehova’yı çok üzmüş olmalı. Onlar kanunların temelindeki sevgiyi de görmezden geldiler. Halkın yaşadığı bu ahlaksal çöküşü Yehova Kendisine yapılmış bir saygısızlık olarak gördü. Hezekiel aracılığıyla bu ahlaksız halka şöyle dedi: “Beni büsbütün unuttun.”

20. Yahuda halkının ahlaksızlığıyla ilgili Hezekiel’in yazdığı sözler bugün bizi neden ilgilendiriyor?

²⁰ Yahuda halkının ahlaksızlığıyla ilgili Hezekiel’in yazdığı sözler bugün bizi neden ilgilendiriyor? Hakikat yolundan sapan Yahuda gibi bugünkü dünya da ahlaki değerlerini tamamen kaybetmiştir. Siyasi yöneticiler yetkilerini kötüye kullanıyor ve halka baskı yapıyor. Dinsel liderler, özellikle de Hıristiyan Âleminin din adamları, milyonlarca insanın hayatına mal olan savaşları kutsuyor. Din adamları, Kutsal Kitap’ın cinsel ahlak konusundaki temiz ve açık ilkelerini sulandırıyor. Sonuç olarak yaşadığımız dünyanın ahlak değerleri günden güne bozuluyor. Şüphesiz Yehova, hakikat yolundan sapmış Yahuda’ya söylediği sözleri bugünkü Hıristiyan Âlemine de söylerdi: “Beni büsbütün unuttun.”

21. Eski Yahuda’nın ahlaksal yozlaşmasından ne ders alabiliriz?

²¹ Yehova’nın toplumu olarak eski Yahuda’nın ahlaksal yozlaşmasından ne ders alabiliriz? Yehova’ya O’nun onayladığı şekilde ibadet edebilmek için davranışlarımız her açıdan temiz olmalı. Tabii, ahlaksal açıdan tamamen yozlaşmış bu dünyada bunu başarmak hiç de kolay değil (2. Tim. 3:1-5). Ancak Yehova’nın ahlaksızlığın her türü hakkında neler hissettiğini çok iyi biliyoruz (1. Kor. 6:9, 10). Yehova’yı ve kanunlarını sevdiğimiz için O’nun ahlaksal ilkelerine itaat ederiz (Mezm. 119:97; 1. Yuhn. 5:3). Aslında ahlaksızlık yaparsak kutsal ve temiz Tanrımızı sevmediğimizi göstermiş oluruz. Yehova’nın bizim için de “Beni büsbütün unuttun” demesini asla istemeyiz.

22. (a) Eski Yahuda’da olanları gözden geçirmek sizi nasıl etkiledi? (b) Sonraki bölümde neyi ele alacağız?

²² Yehova eski Yahuda’nın ruhi ve ahlaksal çöküşünü açığa vurdu. Bunu incelerken çok değerli dersler aldık. Yehova’ya tam bağlılık gösterme kararlılığımız arttı. O bunu kesinlikle hak eder. O halde kendimizi her türlü putperestlikten korumalı ve ahlaksal açıdan temiz kalmalıyız. Yehova, sadakatsiz halkına nasıl tepki verdi? Hezekiel’in mabetteki gezintisinin sonunda Yehova ona açıkça şöyle dedi: “Ben de öfkemi göstereceğim” (Hez. 8:17, 18). Yehova’nın sadakatsiz Yahuda halkına neler yaptığını öğrenmemiz çok önemli. Çünkü O, bugünkü kötü dünyaya da benzer bir hüküm verecek. Sonraki bölümde Yehova’nın Yahuda’ya verdiği hükmün nasıl yerine geldiğini göreceğiz.