Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türk İşaret Dili
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • es22
  • Ağustos

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Ağustos
  • Kutsal Yazıları Her Gün Araştırmak—2022
  • Altbaşlıklar
  • 1 Ağustos Pazartesi
  • 2 Ağustos Salı
  • 3 Ağustos Çarşamba
  • 4 Ağustos Perşembe
  • 5 Ağustos Cuma
  • 6 Ağustos Cumartesi
  • 7 Ağustos Pazar
  • 8 Ağustos Pazartesi
  • 9 Ağustos Salı
  • 10 Ağustos Çarşamba
  • 11 Ağustos Perşembe
  • 12 Ağustos Cuma
  • 13 Ağustos Cumartesi
  • 14 Ağustos Pazar
  • 15 Ağustos Pazartesi
  • 16 Ağustos Salı
  • 17 Ağustos Çarşamba
  • 18 Ağustos Perşembe
  • 19 Ağustos Cuma
  • 20 Ağustos Cumartesi
  • 21 Ağustos Pazar
  • 22 Ağustos Pazartesi
  • 23 Ağustos Salı
  • 24 Ağustos Çarşamba
  • 25 Ağustos Perşembe
  • 26 Ağustos Cuma
  • 27 Ağustos Cumartesi
  • 28 Ağustos Pazar
  • 29 Ağustos Pazartesi
  • 30 Ağustos Salı
  • 31 Ağustos Çarşamba
Kutsal Yazıları Her Gün Araştırmak—2022
es22

Ağustos

1 Ağustos Pazartesi

Bensiz hiçbir şey yapamazsınız (Yuhn. 15:5).

Yalnızca İsa’yla dost olan kişiler onun fidyesinden yararlanacak. İsa ‘dostları uğruna canını vereceğini’ söyledi (Yuhn. 15:13). İsa’dan önce yaşamış imanlı insanların onun hakkında bilgi alması ve onu sevmesi gerekecek. Doğru kişiler diriltilecek, fakat onların bile sonsuz yaşam kazanabilmesi için İsa’yla dostluk kurması gerekecek (Yuhn. 17:3; Elçi. 24:15; İbr. 11:8-12, 24-26, 31). İsa yeryüzündeyken öğretmendi; Krallığın iyi haberini duyurdu ve öğrenci yetiştirdi. Göğe dönmesinden itibaren, cemaatin başı olarak bu işi yönlendirmeye devam ediyor. İyi haberi duyururken ve öğrenci yetiştirirken İsa’yla birlikte çalışıyoruz ve bu bize sevinç veriyor. Olabildiğince çok kişi İsa’yı ve Babasını tanısın diye elimizden geleni yapıyoruz. İsa çabalarımızı görüyor ve buna çok değer veriyor. Gerçek şu ki, Yehova ve İsa’nın yardımı olmadan bu işi başaramayız (Yuhn. 15:4). w20.04 22 p. 7-8

2 Ağustos Salı

Bu iki krala gelince . . . . bir masada durmadan yalan söyleyecekler (Dan. 11:27).

“Kuzey kralı” ve “güney kralı” unvanları, başta İsrail topraklarının kuzeyindeki ve güneyindeki siyasi güçler için kullanıldı (Dan. 10:14). İsrail ulusu MS 33 yılının Pentekost gününe kadar Tanrı’nın halkıydı. Ancak o zamandan itibaren, Yehova İsa’nın sadık öğrencilerini Kendi halkı olarak gördüğünü açıkça gösterdi. Dolayısıyla Daniel’in 11. bölümünde kayıtlı peygamberlik sözünün büyük kısmı İsrail ulusuyla ilgili değil, Mesih’in takipçileriyle ilgilidir (Elçi. 2:1-4; Rom. 9:6-8; Gal. 6:15, 16). Kuzey kralının ve güney kralının kimliği zaman içinde değişti. Yine de, onlarla ilgili bazı etkenler aynı kaldı. İlk olarak, bu kralların Tanrı’nın toplumu üzerinde büyük etkisi oldu. İkincisi, Tanrı’nın toplumuna karşı davranışları onların gerçek Tanrı Yehova’dan nefret ettiğini gösterdi. Üçüncüsü, bu iki kral birbiriyle güç mücadelesi içindeydi. w20.05 3 p. 3-4

3 Ağustos Çarşamba

Ne Olmayı İstersem Ben O Olurum (Çık. 3:14).

Yehova amacının gerçekleşmesi için ne gerekiyorsa o olur. Yehova ayrıca, kusurlu kullarının da Kendisine hizmet etmesi ve amacını gerçekleştirebilmesi için ne gerekiyorsa o olmasını sağlayabilir (İşa. 64:8). Yehova bu yollarla isteğini gerçekleştirir. Hiçbir şey O’nu amaçlarını yerine getirmekten alıkoyamaz (İşa. 46:10, 11). Gökteki Babamızın yaptığı ve bizim başarmamızı mümkün kıldığı şeyler üzerinde derin düşünürsek, O’na olan takdirimiz daha da artar. Örneğin, yaratılış harikaları üzerinde düşündüğümüzde Yehova’nın başardığı, var olmasını sağladığı şeylere karşı yüreğimiz hayranlıkla dolar (Mezm. 8:3, 4). Ayrıca Yehova isteğini gerçekleştirebilmemiz için ne gerekiyorsa o olmamıza yardım ediyor; bunun üzerinde düşündüğümüzde de O’na derin bir saygı duyarız. Yehova ismi gerçekten de hayranlık uyandırır! Bu isim, Babamızın kişiliğinin her yönünü, yaptığı ve yapacağı her şeyi kapsar (Mezm. 89:7, 8). w20.06 9-10 p. 6-7

4 Ağustos Perşembe

‘Tanrı herkese hayat, nefes verendir’ (Elçi. 17:24, 25).

Oksijen insanların ve hayvanların hayatta kalması için şart olan bir gazdır. Tahminlere göre, canlılar bir yılda yüz milyar ton oksijen soluyor. Aynı canlılar havaya “atık” olarak karbondioksit gazı veriyor. Ancak asla bütün oksijen tükenmiyor, ayrıca atmosferde hiçbir zaman çok fazla karbondioksit bulunmuyor. Neden? Çünkü Yehova, devasa ağaçlardan küçücük alglere kadar çeşitli büyüklüklerde bitkiler yarattı ve bu organizmalar karbondioksit alıp oksijen veriyor. Oksijen döngüsü bugünün ayetindeki sözlerin kelimenin tam anlamıyla doğru olduğunu gösteriyor. Hayranlık uyandıran Dünyamıza ve bu gezegenin bizim için sağladığı her şeye takdirimizi nasıl geliştirebiliriz? (Mezm. 115:16). Örneğin, Yehova’nın yarattığı şeyler üzerinde derin düşünebiliriz. Bunu yaparsak bize verdiği güzel şeyler için Yehova’ya her gün teşekkür etmek isteyeceğiz. Ayrıca yaşadığımız yeri olabildiğince temiz tutarak da Dünya’ya değer verdiğimizi gösteririz. w20.05 22 p. 5, 7

5 Ağustos Cuma

Milletler arasında lekelenen . . . . yüce ismimin kutsallığını göstereceğim (Hez. 36:23).

Yehova Şeytan’ın ortaya attığı davayı hikmetle, sabırla ve adaletle ele aldı. Ayrıca sayısız yolla muazzam gücünü ortaya koydu. En önemlisi de, her davranışında sevgisini gösterdi (1. Yuhn. 4:8). Yehova, ismini kutsal kılmak için hiç durmadan çalıştı. Şeytan bugün hâlâ Tanrı’nın ismine iftira atıyor. İnsanların O’nun gücünden, adaletinden, hikmetinden ve sevgisinden şüphe etmesini sağlamaya çalışıyor. Örneğin, insanları Yehova’nın Yaratıcı olmadığına inandırmaya çalışıyor. Tanrı’nın varlığını kabul edenleri ise, O’nun ve standartlarının kısıtlayıcı ve adaletsiz olduğuna inandırmaya çalışıyor. Hatta Yehova’nın insanları cehennemde yakan zalim bir Tanrı olduğunu öğretiyor. Böyle iftiralara inanan kişilerin bir sonraki adımı atması, yani Tanrı’dan uzaklaşması daha kolay oluyor. Şeytan yok edilene dek sizi de hedef alacak. Peki başarılı olacak mı? w20.06 5 p. 13-15

6 Ağustos Cumartesi

Yunanlı ya da Yahudi, sünnetli ya da sünnetsiz, yabancı, İskit, köle veya özgür ayrımı yoktur; Mesih her şeydir ve hepsindedir (Kol. 3:11).

Cemaatlerimizde yeni bir dil öğrenmek için büyük gayret sarf eden kardeşlerimiz var. Düşüncelerini dile getirmek onlar için zor olabilir. Ama dilimizi nasıl konuştuklarına odaklanmazsak, Yehova’ya olan sevgilerini ve O’na hizmet etmeyi ne kadar çok istediklerini göreceğiz. Bu güzel niteliklerini fark ettiğimizde onlara çok değer vereceğiz ve içten bir saygı duyacağız. Sırf dilimizi akıcı şekilde konuşamadıkları için onlara “Sana ihtiyacım yok” demeyeceğiz (1. Kor. 12:21). Yehova bize cemaatinde bir yer verdi, bu harika bir ayrıcalıktır! Erkek veya kadın, bekâr veya evli, yaşlı veya genç olalım ya da bir dili iyi konuşalım ya da konuşmayalım, Yehova ve birbirimiz için çok değerliyiz (Rom. 12:4, 5; Kol. 3:10). Öyleyse, her zaman Yehova’nın cemaatinde hem kendi yerimize hem de başkalarının yerine değer verdiğimizi göstermenin yollarını arayalım. w20.08 31 p. 20-22

7 Ağustos Pazar

Bazıları onunla beraber gittiler ve iman ettiler (Elçi. 17:34).

Atina putperestlik, cinsel ahlaksızlık ve pagan felsefesiyle dolu bir şehir olsa da, Elçi Pavlus Atinalılardan ümidini kesmedi. Ona hakaret etmiş olsalar bile iyi haberi yılmadan duyurmaya devam etti. Pavlus geçmişte ‘küfreden, zulmeden küstah bir adam olduğu halde’ sonradan Hıristiyan olmuştu (1. Tim. 1:13). İsa nasıl Pavlus’u potansiyel bir öğrencisi olarak gördüyse, Pavlus da Atinalıları aynı şekilde gördü. Gerçekten de Pavlus’un güveni boşa çıkmadı (Elçi. 9:13-15). Birinci yüzyılda her tür insan İsa’nın öğrencisi olmuştu. Pavlus bir Yunan şehri olan Korintos’taki Hıristiyanlara yazdığı mektupta, o cemaatteki bazı kişilerin bir zamanlar suç işleyen veya iğrenç davranışlarda bulunan kişiler olduklarını söyledi. Sonra şunları ekledi: “Bazılarınız böyleydiniz, fakat yıkanıp temizlendiniz” (1. Kor. 6:9-11). O zaman yaşamış olsaydınız, bu insanları gelecekteki kardeşleriniz olarak görür müydünüz? w20.04 12 p. 15-16

8 Ağustos Pazartesi

Artık yeter! . . . . Canımı al (1. Kral. 19:4).

İhtiyarlar Yehova’ya hizmet etmenin yararlarını sorgulayan kişileri hemen yargılamamalı. Onları kınamak yerine, sözlerinin ve davranışlarının ardındaki nedenleri anlamaya çalışmalılar. İhtiyarlar kişiye ancak o zaman Kutsal Yazılardan ihtiyacı olan rehberliği sağlayabilir. İlya peygamber Kraliçe İzebel’den kaçıyordu (1. Kral. 19:1-3). O güne kadarki hizmetinin bir işe yaramadığını düşündü ve ölmek istedi (1. Kral. 19:10). Yehova İlya’yı kınamadı. Ona yalnız olmadığını, Tanrı’nın gücüne güvenebileceğini ve hâlâ yapacağı çok iş olduğunu gösterdi. İlya kaygılarını dile getirirken Yehova onu şefkatle dinledi ve ona yeni görevler verdi (1. Kral. 19:11-16, 18). Bundan ne ders alıyoruz? Hepimiz, özellikle de ihtiyarlar Yehova’nın koyunlarına şefkatle davranmalıdır. Bir kişi ister öfkesini dile getirsin isterse de kendini Yehova’nın merhametine layık görmediğini söylesin, içini dökerken ihtiyarlar onu dinleyecektir. Ardından bu kaybolmuş koyunun, Yehova için değerli olduğunu anlamasına yardım etmeye çalışacaklar. w20.06 21-22 p. 13-14

9 Ağustos Salı

Gerçek dost her zaman sever (Özd. 17:17).

Yehova bizi dostlarımızla ve aile fertlerimizle vakit geçirmekten zevk alacak şekilde yarattı (Mezm. 133:1). İsa’nın yakın dostları vardı (Yuhn. 15:15). Kutsal Kitap gerçek dostlara sahip olmanın yararlarından söz eder (Özd. 18:24). Ayrıca kendimizi insanlardan soyutlamanın bizim için iyi olmadığını söyler (Özd. 18:1). Birçok kişiye göre, sosyal medya çok sayıda arkadaş edinmenin ve yalnızlıktan kurtulmanın bir yoludur. Ancak sosyal medyayı kullanırken dikkatli olmalıyız. Araştırmalar, sosyal medyada paylaşılan resimlere ve yorumlara bakmaya çok zaman harcayan kişilerin kendini yalnız ve mutsuz hissedebileceğini ortaya koyuyor. Bunun olası bir nedeni, insanların genelde hayatlarındaki önemli anları yansıtan ve kendilerinin, arkadaşlarının, gittikleri ilgi çekici yerlerin en güzel fotoğraflarını paylaşmasıdır. Bu fotoğraflara bakan biri kendi hayatının sıradan, hatta sıkıcı olduğunu düşünebilir. w20.07 5-6 p. 12-13

10 Ağustos Çarşamba

Elçiler ve ihtiyarlar bu meseleyi ele almak için toplandı (Elçi. 15:6).

1 Ekim 1988 tarihli The Watchtower şöyle diyor: “İhtiyarlar Mesih’in, kutsal ruh aracılığıyla kuruldaki herhangi bir ihtiyarın zihnini yönlendirebileceğini ve böylece herhangi bir durumla başa çıkmak veya önemli bir karar vermek için gereken Kutsal Kitap ilkesini görmelerini sağlayabileceğini kabul edecekler (Elçi. 15:7-15). Kutsal ruh ihtiyarlar kurulundaki hiçbir ihtiyarın tekelinde değildir.” Diğer ihtiyarlara saygı duyan bir ihtiyar, kurul toplantılarında her zaman ilk kendisi konuşmaya çalışmaz. Müzakereye hâkim olmaz ve kendi fikrinin her zaman doğru olduğunu düşünmez. Bunun yerine, görüşünü alçakgönüllü ve haddini bilir şekilde dile getirir. Başkalarının yorumlarını dikkatle dinler. Daha da önemlisi, Kutsal Kitaptaki ilkelere başvurmaya ve ‘sadık ve sağgörülü hizmetkârın’ talimatlarına uymaya isteklidir (Mat. 24:45-47). İhtiyarlar meseleleri ele alırken birbirlerine sevgi ve saygı gösterdiğinde, Tanrı’nın kutsal ruhu onların yanında olur ve doğru kararlar vermelerine yardım eder (Yak. 3:17, 18). w20.08 27 p. 5-6

11 Ağustos Perşembe

Kötülüğe yenilme, onu her zaman iyilikle yen (Rom. 12:21).

Elçi Pavlus’un düşmanları ondan kat kat güçlüydü. Onu defalarca dövdüler ve zindana attılar. Ayrıca Pavlus dostu olması gereken kişilerden de kötülük gördü. Hatta cemaatten bazıları ona düşmanlık bile yaptı (2. Kor. 12:11; Filip. 3:18). Fakat Pavlus tüm bu kişilere karşı zafer kazandı. Nasıl? Muhalefete rağmen iyi haberi duyurmaya devam etti. İman kardeşleri onu hayal kırıklığına uğrattığında bile onlara vefalı kaldı. Ve hepsinden önemlisi, ömrünün sonuna dek Tanrı’ya sadakatini korudu (2. Tim. 4:8). Pavlus kendi gücüne değil, Yehova’ya güvendiği için dağ gibi engelleri aşabildi. Siz de hakaret ya da zulüm görüyor musunuz? Unutmayın ki, hedefimiz insanların Yehova ve Kutsal Kitap hakkında bilgi almasına yardım etmektir. Bunu nasıl başarabiliriz? İnsanların sorularını Kutsal Kitaptan cevaplayarak, bize kötü davranan kişilere saygılı ve nazik davranarak ve düşmanlarımız da dahil herkese iyilik yaparak bu hedefe ulaşabiliriz (Mat. 5:44; 1. Pet. 3:15-17). w20.07 17-18 p. 14-15

12 Ağustos Cuma

Alçakgönüllülüğünle beni yüceltirsin (2. Sam. 22:36).

Yehova’nın alçakgönüllü olduğunu söyleyebilir miyiz? Evet. Davut da bugünün ayetinde bunu dile getirdi (Mezm. 18:35). Davut bu sözleri söylerken, Samuel peygamberin İsrail’in gelecekteki kralını meshetmek üzere babasının evine geldiği günü düşünmüş olabilir. Davut sekiz kardeşin en küçüğü olmasına rağmen Yehova Kral Saul’un yerine onu seçmişti (1. Sam. 16:1, 10-13). Davut şüphesiz Yehova hakkında şu sözleri söyleyen mezmur yazarı gibi hissediyordu: ‘Göklere ve yere bakmak için eğilir, düşkünü topraktan kaldırır, yoksulu soyluların yanına oturtur’ (Mezm. 113:6-8). Yehova’nın kusurlu insanlara davranış tarzı O’nun ne kadar alçakgönüllü olduğunu gösterir. O, ibadetimizi kabul etmekle kalmaz aynı zamanda bizi dostları olarak görür (Mezm. 25:14). Yehova Kendisiyle dost olmamızı mümkün kılmak için ilk adımı attı ve Oğlunun günahlarımıza kefaret eden bir kurban olmasını sağladı. Yehova gerçekten de çok merhametli ve şefkatlidir! w20.08 8 p. 1-3

13 Ağustos Cumartesi

‘Yehova hiç kimsenin yok olmasını istemiyor ve herkesin tövbe etmesini istiyor’ (2. Pet. 3:9).

Yehova bu sistemin sonunu getireceği güne ve saate çoktan karar verdi (Mat. 24:36). Sabırsızca davranıp belirlediği zamandan önce harekete geçmeyecek. O, ölüleri diriltmeyi özlemle beklese de sabır gösteriyor (Eyüp 14:14, 15). Onları hayata geri döndürmek için doğru zamanı bekliyor (Yuhn. 5:28). Yehova’nın sabrına minnettar olabiliriz. Çünkü biz de dahil birçok insan, O sabırlı olduğu için “tövbe etme” fırsatı bulduk. Yehova mümkün olduğunca çok insanın sonsuz yaşam kazanmasını istiyor. Öyleyse O’nun sabrını takdir ettiğimizi gösterelim. Nasıl? “Sonsuz yaşama karşı doğru tutuma sahip olanları” bulmak için elimizden geleni yaparak ve onların Yehova’yı sevip O’na hizmet etmesine yardım ederek (Elçi. 13:48). O zaman onlar da bizim gibi Yehova’nın sabrından yararlanacaklar. w20.08 18 p. 17

14 Ağustos Pazar

Bana yollarını göster, ey Yehova, yollarını bana öğret (Mezm. 25:4).

Kutsal Kitabı inceleyen birinin tetkikte öğrendikleri sadece zihnine değil, yüreğine de hitap etmeli. Neden? Çünkü bizi harekete geçiren şey, arzularımızı ve duygularımızı içeren yüreğimizdir. İsa, onu dinleyenlerin zihnine hitap eden mantıklı şeyler söylüyordu. Fakat insanların onun öğrencisi olmasının nedeni sadece zihinlerinin değil, yüreklerinin de etkilenmiş olmasıydı (Luka 24:15, 27, 32). Birlikte inceleme yaptığınız kişinin Yehova’yı gerçek biri olarak görmesi gerekir. O’nu babası, Tanrısı ve dostu olarak görmeli (Mezm. 25:5). Tetkik sırasında Tanrımızı tanımasına yardım edin (Çık. 34:5, 6; 1. Pet. 5:6, 7). Hangi konuyu ele alırsanız alın, Yehova’nın kişiliğine dikkat çekin. Sevgisi, iyiliği ve şefkati gibi harika niteliklerini görmesine yardım edin. İsa ‘birinci ve en büyük emrin’ ‘Tanrımız Yehova’yı sevmek’ olduğunu söyledi (Mat. 22:37, 38). Kişinin yüreğine derin bir Tanrı sevgisi aşılamaya çalışın. w20.10 10 p. 12

15 Ağustos Pazartesi

İsa, Marta’yla kız kardeşini ve Lazar’ı severdi (Yuhn. 11:5).

İsa bütün kadınlara saygılı davrandı (Yuhn. 4:27). Ancak, Babasının isteğini yapan kadınlara özel bir saygı duyuyordu. Bu kadınlara “kız kardeşim” dedi ve hem erkekleri hem de kadınları ruhi ailesinin bir kısmı olarak gördü (Mat. 12:50). Onlar için gerçek bir dost oldu. Bekâr oldukları anlaşılan Meryem ve Marta’yla arkadaşlığını düşünelim (Luka 10:38-42). İsa sözleri ve davranışlarıyla belli ki onların rahat hissetmesini sağladı. Meryem geçmişte öğrencilerin yaptığı gibi, İsa’nın ayaklarının dibine oturmakta hiçbir sakınca görmedi. Marta da aklından geçenleri İsa’ya rahatlıkla söyledi ve Meryem’in kendisine yardım etmemesinden yakındı. O rahat ortamda İsa bu iki kadına da değerli dersler verdi. Ayrıca onları ve kardeşleri Lazar’ı başka zamanlarda da ziyaret ederek ilgisini gösterdi (Yuhn. 12:1-3). Dolayısıyla, Lazar ağır hastalandığında Meryem ve Marta İsa’dan rahatça yardım isteyebildi (Yuhn. 11:3). w20.09 20 p. 3; 21 p. 6

16 Ağustos Salı

Tanrı’nın krallığını hemen göreceklerini sanıyorlardı (Luka 19:11).

İsa’nın öğrencileri Tanrı’nın Krallığını ‘hemen görmeyi’ ve bu krallık sayesinde Roma’nın baskısından kurtulmayı bekliyordu. Biz de Tanrı’nın Krallığının kötülüğü ortadan kaldıracağı ve doğruluğu seven insanlarla dolu yeni bir dünya kuracağı günü görmeyi çok istiyoruz (2. Pet. 3:13). Ancak sabırlı olmalı ve Yehova’nın belirlediği zamanı beklemeliyiz. Yehova Nuh’a gemiyi yapması ve “doğruluk habercisi” olarak hizmet etmesi için yeterince zaman tanıdı (2. Pet. 2:5; 1. Pet. 3:20). Sodom ve Gomorra’da yaşayanları yok etme kararı hakkında İbrahim defalarca soru sorduğunda onu sabırla dinledi (Başl. 18:20-33). Yüzyıllar boyunca sadakatsiz İsrail ulusuna olağanüstü bir sabır gösterdi (Neh. 9:30, 31). Bugün de Kendisine çektiği herkese ‘tövbe etmeleri’ için zaman tanıyarak sabırlı olduğunu gösteriyor (2. Pet. 3:9; Yuhn. 6:44; 1. Tim. 2:3, 4). Yehova’nın tutumundan, duyuru ve öğrenci yetiştirme işine devam ederken sabırlı olmamız gerektiğini öğreniyoruz. w20.09 10 p. 8-9

17 Ağustos Çarşamba

Doğru olanlar da olmayanlar da diriltilecektir (Elçi. 24:15).

Yehova insanları dirilttiğinde, onlara hafızalarını ve bütün kişilik özelliklerini geri verecek. Bunun ne anlama geldiğini bir düşünün! Yehova sizi o kadar seviyor ki hayatınız boyunca düşündüğünüz, hissettiğiniz, söylediğiniz ve yaptığınız her şeyi yakından takip ediyor ve hatırlıyor. Dolayısıyla ölseniz bile, sizi dirilttiğinde anılarınızı ve kişilik özelliklerinizi size kolayca geri verebilir. Kral Davut Yehova’nın her birimizle ne kadar yakından ilgilendiğini biliyordu (Mezm. 139:1-4). Peki Yehova’nın hepimizi böylesine iyi tanıdığını bilmek bize ne hissettirmeli? Bunu düşündüğümüzde kaygılanmıyoruz. Neden? Çünkü Yehova zayıflıklarımıza odaklanmaz. Unutmayın ki, biz O’nun için çok önemliyiz. Yehova her birimizi eşsiz kılan özelliklerimize çok değer veriyor. Hayatımız boyunca yaşadığımız ve bizi biz yapan her şeyi hatırlıyor. Bunu bilmek çok rahatlatıcı, değil mi? Kendimizi asla yalnız hissetmemeliyiz. Her gün, her dakika Yehova yanı başımızda, bize yardım etmek için fırsat kolluyor (2. Tar. 16:9). w20.08 17 p. 13-14

18 Ağustos Perşembe

Sana anlayış vereceğim. . . . . Gideceğin yolda seni eğiteceğim (Mezm. 32:8).

Yehova toplumunu eğitmekten zevk alır. Onların Kendisini tanımasını, sevmesini ve sevgili çocukları olarak sonsuza dek yaşamalarını ister. Sağladığı eğitim olmasaydı bunların hiçbiri mümkün olmazdı (Yuhn. 17:3). Yehova birinci yüzyıldaki toplumunu eğitmek için Hıristiyan cemaatini kullanmıştı (Kol. 1:9, 10). Kutsal ruh, yani İsa’nın vaat ettiği “yardımcı” da bu eğitimde büyük bir rol oynadı (Yuhn. 14:16). Öğrencilerin Tanrı’nın Sözünü daha iyi anlamasına, İsa’nın söylediği ve yaptığı şeyleri hatırlamalarına yardım etti. Bu bilgilerin birçoğu sonradan İncillere kaydedildi. Tüm bunlar ilk Hıristiyanların imanını, Tanrı’ya, Oğluna ve birbirlerine olan sevgilerini güçlendirdi. Yehova “son günlerde” bütün milletlerden insanların O’nun yolunu öğrenmek için mecazi dağına akın edeceğini söylemişti (İşa. 2:2, 3). Çağımızda bu sözlerin gerçekleştiğine tanık oluyoruz. w20.10 24 p. 14-15

19 Ağustos Cuma

Anlayışlı adam sağlam rehberlik arayan kişidir (Özd. 1:5).

Birinin, sevgi dolu bir dostundan gelen öğüdü reddetmesine ne yol açabilir? Gurur. Gururlu kişiler “kulaklarına hoş gelen şeyleri duymak” ister. ‘Hakikat sözüne kulaklarını tıkarlar’ (2. Tim. 4:3, 4). Öğüde ihtiyaçları olmadığını, çünkü başkalarından daha akıllı ve önemli olduklarını düşünürler. Ancak Pavlus şöyle yazmıştı: “Aslında bir hiç olduğu halde kendini bir şey sanan kişi, kendini aldatır” (Gal. 6:3). Kral Süleyman’ın şu sözleri de bu konuyu çok güzel anlatıyor: “Yoksul ama hikmetli genç, yaşlı ama öğüde ihtiyaç duymayan akılsız kraldan iyidir” (Vaiz 4:13). Pavlus, Petrus’u başkalarının önünde uyardığında, Petrus’un nasıl bir tutum sergilediğine bakalım (Gal. 2:11-14). Petrus, Pavlus’un kendisini uyarma tarzına ve bunu başkalarının önünde yapmış olmasına odaklanarak bu öğüde içerleyebilirdi. Ancak Petrus hikmetli biriydi. Öğüdü kabul etti ve Pavlus’a küsmedi. Hatta daha sonra ondan “sevgili kardeşimiz” diye söz etti (2. Pet. 3:15). w20.11 21 p. 9, 11-12

20 Ağustos Cumartesi

İnsanları öğrencim olarak yetiştirin . . . . Size emrettiğim her şeye uymalarını onlara öğretin (Mat. 28:19, 20).

Kutsal Kitabı inceleyen kişilerin ruhen ilerlemesine en çok yardım eden şeylerden biri nedir? İbadetlere katılmak. Çünkü ibadetlerde verilen Kutsal Kitaba dayalı eğitim onların bilgilerini artırır, imanlarını güçlendirir ve Tanrı’ya olan sevgilerinin büyümesine yardım eder (Elçi. 15:30-32). Ayrıca bir müjdeci Kutsal Kitabı incelediği kişiye, Yehova’ya duyduğu sevgi arttıkça O’nun emirlerine uyma isteğinin de arttığını söyleyebilir (2. Kor. 7:1; Filip. 4:13). Kutsal Kitabı inceleyen biri farklı kardeşlerle tanıştığında da, onlardan Mesih’in, Tanrı’yı ve komşuyu sevme emrine uymanın ne demek olduğunu öğrenir (Yuhn. 13:35; 1. Tim. 4:12). Onların da kendi sıkıntılarına benzer sıkıntılarla mücadele ettiğini görür ve bu sayede Mesih’in öğrencisi olmak için gereken değişiklikleri yapabileceğini fark eder (Tekr. 30:11). Cemaatin her bir ferdi Kutsal Kitabı inceleyen kişilerin ruhen ilerlemesine çeşitli yollarla katkıda bulunabilir (Mat. 5:16). w20.11 5 p. 10-12

21 Ağustos Pazar

Efesos’ta vahşi hayvanlarla boğuş[tum] (1. Kor. 15:32).

Elçi Pavlus belki bu sözlerle, Efesos’taki bir arenada gerçek hayvanların önüne çıkarılmasından bahsediyordu (2. Kor. 1:8; 4:10; 11:23). Belki de, kendisine “vahşi hayvanlar” gibi düşmanca davranan Yahudilerin ve başka kişilerin muhalefetini kastediyordu (Elçi. 19:26-34; 1. Kor. 16:9). Durum ne olursa olsun, Pavlus ciddi tehlikeler yaşadı; ancak geleceğe ümitle bakmaya devam etti (1. Kor. 15:30, 31; 2. Kor. 4:16-18). Biz de tehlikelerle dolu bir dönemde yaşıyoruz. Bazı kardeşlerimiz suç mağduru oluyor. Bazıları ise savaş bölgelerinde yaşıyor ve kendilerini hiç güvende hissetmiyor. Başka kardeşlerimiz de duyuru işinin kısıtlandığı, hatta yasaklandığı yerlerde yaşıyorlar. Yehova’ya hizmet etmek onlar için hayatlarını veya özgürlüklerini tehlikeye atmak demek. Yine de tüm bu kardeşlerimiz Yehova’ya ibadet etmeye devam ediyorlar ve bizim için harika örnekler. Onlar korkmuyorlar, çünkü hayatlarını kaybetseler bile Yehova’nın onlara harika bir gelecek sağlayacağını biliyorlar. w20.12 9 p. 3-4

22 Ağustos Pazartesi

Biz Tanrı’nın iş arkadaşlarıyız. Sizler Tanrı’nın işlenen tarlası, Tanrı’nın binasısınız (1. Kor. 3:9).

Sahanız verimsiz gibi göründüğünde ya da çok az insanı evde bulduğunuzda, moralinizin bozulduğu oluyor mu? Böyle bir durumda sevincinizi korumak ya da artırmak için ne yapabilirsiniz? Hizmetimizle ilgili doğru bir görüşe sahip olmak önemlidir. Peki bu neler içerir? Şunu unutmayın: İyi haberi duyurmamızın başlıca nedeni, Tanrı’nın ismini ve Krallığını bildirmektir. İsa hayata giden yolu nispeten az sayıda kişinin bulacağını açıkça söyledi (Mat. 7:13, 14). Hizmetteyken Yehova, İsa ve meleklerle birlikte çalışma ayrıcalığına sahibiz (Mat. 28:19, 20; Vah. 14:6, 7). Yehova O’na hizmet etmek isteyen kişileri Kendisine çeker (Yuhn. 6:44). Dolayısıyla biri mesajımızı dinlemek istemezse cesaretimiz kırılmasın, belki bir sonraki sefer dinleyebilir. Debora isimli bir kardeşimiz “Cesaret kırıklığı Şeytan’ın kullandığı güçlü bir silahtır” diyor. Fakat Şeytan’ın silahları Yehova Tanrı’nın gücüyle boy ölçüşemez. w20.12 26-27 p. 18-19, 21

23 Ağustos Salı

Birbirimizi sevmeye devam edelim. Çünkü sevgi Tanrı’dandır (1. Yuhn. 4:7).

Birçok sadık kardeşimiz kendilerini ve ailelerini geçindirebilmek için tam zamanlı işlerde çalışmak zorunda. Yine de bu kardeşlerimiz ellerinden gelen her yolla Tanrı’nın teşkilatını vefayla destekliyorlar. Örneğin, bazıları afet yardım çalışmalarına katılıyor, bazıları inşaat projelerinde çalışıyor ve hepimiz dünya çapındaki faaliyeti bağışlarımızla destekleme fırsatına sahibiz. Tüm bunları Tanrı’yı ve insanları sevdiğimiz için yapıyoruz. İman kardeşlerimize duyduğumuz sevginin bir göstergesi olarak her hafta ibadetlere katılıyor, cevap veriyor ve görevler alıyoruz. Yorgun olsak bile ibadetlerimizi kaçırmıyoruz. Heyecanlansak da cevaplar veriyoruz. Ayrıca her birimizin kendi sorunları olsa da, ibadetlerden önce ve sonra kardeşlerimizi güçlendirmeye çalışıyoruz (İbr. 10:24, 25). İman kardeşlerimizin yaptığı onca şey için ne kadar minnettar olsak azdır! w21.01 10 p. 11

24 Ağustos Çarşamba

Kendini beğenmiş . . . . kişiler olmayalım (Gal. 5:26).

Gururlu kişiler başkalarını övmekte zorlanır ve kendileri övülsün isterler. Genellikle kendilerini başkalarıyla kıyaslarlar ve rekabete yol açarlar. Başkalarını eğitmek ve onlara sorumluluk vermek yerine şöyle düşünürler: “Bir işin doğru yapılmasını istiyorsan kendin yapacaksın.” Gururlu kişiler çoğunlukla hırslı ve kıskançtır. Kendimizde gururun belirtilerini görüyorsak, bu kötü niteliğin yüreğimize kök salmasını engellemek için Yehova’ya yürekten dua etmeli ve ‘zihnimizi yenilememize’ yardım etmesini dilemeliyiz (Rom. 12:2). Yehova alçakgönüllü olmak konusunda bize harika bir örnektir (Mezm. 18:35). Bu nedenle O’na minnettarız. O’nun alçakgönüllü tutumunu insanlara davranış tarzından görebiliyoruz ve O’nu örnek almak istiyoruz. Ayrıca, Kutsal Kitapta sözü edilen ve Tanrı’nın yolunda yürüme ayrıcalığına sahip olan haddini bilir kişileri de örnek almak istiyoruz. Tüm ihtişam ve yüceliğin Yehova’ya ait olduğunu asla unutmayalım ve daima O’nu yüceltelim (Vah. 4:11). w20.08 13 p. 19-20

25 Ağustos Perşembe

[Evliler] kendi içlerinde birtakım sıkıntılar yaşayacaktır (1. Kor. 7:28).

Evlilik Tanrı’nın verdiği kusursuz bir armağandır, fakat biz insanlar kusurluyuz (1. Yuhn. 1:8). Bu nedenle Tanrı’nın Sözü evli çiftleri “kendi içlerinde birtakım sıkıntılar” yaşayacakları konusunda uyarır. Yehova Hıristiyan kocalardan ailelerinin ruhi, duygusal ve maddi ihtiyaçlarını karşılamalarını bekler (1. Tim. 5:8). Ancak yine de evli hemşireler, yoğun programlarına rağmen her gün Tanrı’nın Sözünü okumaya, derin düşünmeye ve Yehova’ya yürekten dua etmeye zaman ayırmalıdır. Bu zor olabilir. Evli kadınların yapması gereken çok iş var, fakat bu ruhi faaliyetlere zaman ayırmaları çok önemlidir. Neden? Çünkü Yehova her birimizden Kendisiyle kişisel bir ilişki kurmamızı ve bu ilişkiyi korumamızı istiyor (Elçi. 17:27). Evli bir kadının kusurlu kocasına boyun eğebilmek için doğal olarak çok çaba harcaması gerekebilir. Ancak, Kutsal Yazılara göre kocasına neden boyun eğmesi gerektiğini anlarsa ve bu nedenleri kabul ederse, Yehova’nın verdiği görevi yerine getirmek ona daha kolay gelecektir. w21.02 8 p. 3; 9 p. 6-7

26 Ağustos Cuma

Bilin ki, bu şekilde sınanmış imanınız tahammül oluşturur (Yak. 1:3).

Sınavlar, çelik bir kılıcın sertleşmesi için uygulanan işleme benzetilebilir. Çelik önce ısıtılıp sonra soğutulduğunda daha güçlü hale gelir. Benzer şekilde, sınavlara tahammül ettiğimizde imanımız güçlenir. Yakup bu nedenle şunları yazdı: “Bırakın tahammül kendi işini tamamlasın; böylece . . . . tam ve her yönden sağlam kişiler olun” (Yak. 1:4). Sınavların imanımızı nasıl güçlendirdiğini gördüğümüzde, onlara sevinçle tahammül edebiliriz. Yakup, mektubunda sevincimizi kaybetmemize yol açabilecek bazı zorluklardan da bahsetti. Bu zorluklar nelerdir? Onlarla nasıl başa çıkabiliriz? Bir zorluk ne yapacağımızı bilememektir. Bir sınav yaşarken, Yehova’yı memnun edecek, iman kardeşlerimizi güçlendirecek ve sadakatimizi korumamızı sağlayacak seçimler yapmak istiyoruz (Yer. 10:23). Nasıl davranmamız gerektiğini ve bize muhalefet edenlere ne söylememiz gerektiğini bilmek için hikmete ihtiyacımız var. Ne yapacağımızı bilmezsek, kendimizi içinde bulunduğumuz koşulların kurbanı gibi hissedebiliriz ve sevincimizi çabucak kaybedebiliriz. w21.02 28 p. 7-9

27 Ağustos Cumartesi

Birbirinize karşı yürekten gelen güçlü bir sevgiye sahip ol[un] (1. Pet. 1:22).

Yehova güçlü bir sevgi duymak konuda bize örnektir. Bize sevgisi öyle güçlüdür ki, O’na vefalı olursak hiçbir şey bu bağı koparamaz (Rom. 8:38, 39). 1. Petrus 1:22’de “güçlü” olarak tercüme edilen Yunanca sözcük ileri doğru uzanmak, hatta gerilmek fikrini taşır. Yani, bir iman kardeşimize sıcak bir sevgi gösterebilmek için bazen çok çaba harcamamız gerekebilir. Başkaları bizi üzdüğünde ‘birbirimize sevgiden dolayı katlanmaya devam etmeliyiz.’ Böylece ‘barışın birleştirici bağı içinde, ruhun sağladığı birliği korumaya içtenlikle çaba göstermiş’ oluruz (Efes. 4:1-3). Kardeşlerimizin hatalarına odaklanmayız ve onları Yehova’nın gördüğü gibi görebilmek için elimizden geleni yaparız (1. Sam. 16:7; Mezm. 130:3). Kardeşlerimize sıcak bir sevgi göstermek her zaman kolay değildir, özellikle de hatalarının farkındaysak. Anlaşılan birinci yüzyılda yaşamış bazı Hıristiyanlar da bu konuda zorlandı. Örneğin Evodiya ve Sintihi bu durumdaydı. Bu yüzden Pavlus onlara “Rab yolunda düşünce birliği içinde olmalarını” tembih etti (Filip. 4:2, 3). w21.01 22-23 p. 10-11

28 Ağustos Pazar

Gençler size yazıyorum, çünkü siz güçlüsünüz, Tanrı’nın sözü içinizdedir ve kötü olanı yendiniz (1. Yuhn. 2:14).

Cemaatteki kardeşler, Yehova’ya onlarla birlikte “omuz omuza” hizmet eden siz genç biraderlere çok değer veriyor (Tsef. 3:9). Gayretinizi ve size verilen işleri canla başla yerine getirdiğinizi görmek onları mutlu ediyor. Onlar sizinle gurur duyuyor. Genç biraderler, Yehova’nın sizi sevdiğini ve size güvendiğini asla unutmayın. Yehova son günler sırasında, bir ordu kadar çok gencin kendini gönüllü olarak sunacağını söylemişti (Mezm. 110:1-3). Yehova, O’nu sevdiğinizi ve elinizden gelen en iyi şekilde O’na hizmet etmek istediğinizi biliyor. Dolayısıyla hem başkalarına hem de kendinize karşı sabırlı olun. Hatalar yaptığınızda size verilen öğütleri ve terbiyeyi kabul edin. Bunların Yehova’dan geldiğinin farkında olun (İbr. 12:6). Aldığınız her tür görevi özenle yerine getirin. Ve hepsinden önemlisi, yaptığınız her şeyle gökteki Babanızın yüreğini sevindirin (Özd. 27:11). w21.03 7 p. 17-18

29 Ağustos Pazartesi

Sıkıntılı günde cesaretin mi kırıldı? O zaman gücün de olmaz (Özd. 24:10).

Birçok şey cesaretimizi kırabilir. Bunlar bizimle ilgili şeyler olabilir ya da dış etkenlerden kaynaklanabilir. Kendimizi kötü hissetmemize yol açan şey kusurlarımız, zayıflıklarımız veya sağlık sorunlarımız olabilir. Çok istediğimiz bir hizmet ayrıcalığı bize verilmeyebilir ya da sahamızdaki insanların çoğu iyi haberi dinlemek istemiyor olabilir. Kusurlarımız ve zayıflıklarımız hakkında kolayca dengesiz bir bakış açısı geliştirebiliriz. Ve bunlar yüzünden Yehova’nın bizi yeni dünyaya asla kabul etmeyeceğine inanabiliriz. Fakat böyle bir düşünce tarzı çok tehlikelidir. Kutsal Kitap İsa Mesih dışında bütün insanların ‘günah işlediğini’ açıklar (Rom. 3:23). Ancak Kutsal Kitabı yazdıran Yehova kusur arayan ya da mükemmeliyetçi biri değildir. Tersine O, bize yardım etmek isteyen sevgi dolu babamızdır. Ayrıca çok sabırlıdır. Zayıflıklarımızla ve kendimizle ilgili dengesiz bir bakış açısıyla nasıl mücadele ettiğimizin farkındadır (Rom. 7:18, 19). Dolayısıyla daima bize yardım etmeye hazırdır. w20.12 22 p. 1-3

30 Ağustos Salı

Sonuç olarak kardeşler, hep sevinçli olun, yolunuzu düzeltmeye . . . . devam edin (2. Kor. 13:11).

Hepimiz bir yolculuktayız. Hedefimiz Yehova’nın sevgi dolu yönetimi altında yeni dünyada yaşamak. Her gün hayata giden yolda ilerlemeye çalışıyoruz. Ancak İsa’nın söylediği gibi, bu yol sıkışık ve zaman zaman yürümesi zor (Mat. 7:13, 14). Kusurlu olduğumuz için bu yoldan sapmamız kolaydır (Gal. 6:1). Hayata giden sıkışık yolda ilerlemeye devam etmek istiyorsak, düşünce tarzımızda, tutumumuzda ve davranışlarımızda değişiklik yapmaya istekli olmalıyız. Elçi Pavlus bizi ‘yolumuzu düzeltmeye’ teşvik ediyor. Ancak düşüncelerimizi ve duygularımızı analiz etmeye çalıştığımızda bir sorunla karşılaşırız: Yüreğimiz haindir ve bizi nereye götürdüğünü kestirmek zor olabilir (Yer. 17:9). “Yanlış bir düşünüşle” kendimizi kandırmamız çok kolay olabilir (Yak. 1:22). Bu nedenle kendimizi Tanrı’nın Sözünü kullanarak incelemeliyiz. Tanrı’nın Sözü gerçekte nasıl biri olduğumuzu, yüreğimizdeki en derin “niyetleri ve düşünceleri” ortaya çıkarır (İbr. 4:12, 13). w20.11 18 p. 1-3

31 Ağustos Çarşamba

Birbirinize saygı göstermekte siz önce davranın (Rom. 12:10).

Alçakgönüllü ve haddini bilir kişiler genelde daha mutludur. Neden? Çünkü sınırlarımızın farkında olursak, başkalarından gördüğümüz her yardım bizi mutlu eder ve minnettar oluruz. Örneğin İsa on cüzamlıyı iyileştirdiğinde ne olduğunu düşünelim. Onlardan sadece biri geri dönüp kendisini bu korkunç hastalıktan kurtardığı için İsa’ya teşekkür etti. Bu alçakgönüllü ve haddini bilen adam kendi kendine iyileşemeyeceğinin farkındaydı, dolayısıyla İsa’ya minnettardı ve Tanrı’yı yüceltti (Luka 17:11-19). Alçakgönüllü ve haddini bilir kişiler genelde başkalarıyla iyi geçinir ve daha kolay dost edinirler. Çünkü başkalarının iyi niteliklere sahip olduğunu seve seve kabul ederler ve onlara güvenirler. Biri herhangi bir görevi güzel bir şekilde yerine getirdiğinde mutlu olurlar ve onu hemen överler. w20.08 12-13 p. 17-18

    Türk İşaret Dili Yayınları (2007-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türk İşaret Dili
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Gizlilik İlkesi
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş